Rüşvet ise rüşvet, imar yolsuzluğu ise yolsuzluk, parayla parlamenterlik satın alınması dahil tekmili birden ilerliyoruz... Kısacası eteğimizdeki tüm taşları eğmeden bükmeden cesurca ve mertçe dökeceğiz yazımızda. Konumuz imar rantı ile gelen servet ve Türk parlamenter hayatının şekillenmesi...

Mevcut siyasi partiler ve ortaya koydukları duruşu beğenmeyenlerin oranında gözle görülür bir artış olduğu malumunuz. Naçizanem de aynı fikirdedir ve sağlam gerekçelere sahiptir. Benzer görüşte olan fikirdaşlarıma bu yolda hiç de haksız olmadıklarını, doğru yolda olduklarını kanıtlamak bu fakir muhabire düştü. Bu haberimizi iki bölümde huzurunuza sunacağız. İlk bölümü kaçak inşat ve belediyelerin körlüğü konulu olacak.

İkinci bölümümüzde kaçak inşaat+rant+siyaset üçgenine sert bir giriş yapacağız.

HA TEKSAS HA ESENYURT
Rüşvet ise rüşvet, imar yolsuzluğu ise yolsuzluk, parayla parlementerlik satın alınması  dahil tekmili birden ilerliyoruz...

Kısacası eteğimizdeki tüm taşları eğmeden bükmeden cesurca ve mertçe dökeceğiz yazımızda.

Konumuz imar rantı ile gelen servet ve Türk parlamenter hayatının şekillenmesi...

İlçe: Esenyurt!..

Bildim bileli Esenyurt Belediyesi yolsuzlukla anılan, nasıl desem bilemiyorum ne kanunun ne nizamın hüküm sürmediği güzide bir bölgemizdi.

Esenyurt’un hikayesi Büyükçekmece Sağlık Ocağı Pratisyen Hekimi Dr. Gürbüz Çapan ile başlıyordu... CHP’li Çapan Esenylurt’u adeta babasının çiftliği gibi 15 yıl yönetti. Çapan’ı hem devletimiz, hem medyamız hayranlıkla seyretti.

DEMOGRAFİK YAPI KURNAZLIĞI
İlçe, 2004 yılında AK Parti’nin işbaşına gelmesiyle farklı bir rotaya evrildi. AK Parti üst yönetimi, İstanbul’da bir değişimin farkına varıyordu:

"Kürt seçmen fazlalığı ile İstanbul’un iki ilçesinde HDP yerel seçimleri kazanabilir!"

Bu iki ilçemiz Eminnönü ile Esenyurt olarak belirleniyordu. AK Parti, önce Eminönü ile Fatih ilçelerini Fatih Belediye çatısı altında birleştirdi. Sıra Esenyurt’a geldiğinde benzer bir birleştirmeye değil, daha farklı bir cinliğe başvuruldu: Demografik yapıyı değiştirme!

Yani, yerli yönetime "bırakın imar planlarını kime ne isterse özel imar planları geliştirin" deniliyordu. Böylece Esenyurt’a ekonomik durumu daha iyi olan insanları çekme stratejisi uygulanmaya başlanıyordu. Emanet AK Partili Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu’na veriliyor ve kendisi de hakkını teslim ediyordu.

GÖKDELEN FURYASI BÖYLE BAŞLADI
Bugünlerde kafanızı şöyle bir kaldırıp Esenyurt’ta semaya bakarsanız gökdelen şehri tanımına tıpa tıp uyduğunu görebilirsiniz.

Bu ilçede imara uygun tek bir gökdelen yoktur, iddialıyız. Yani, tamamı kaçaktır ve göz göre göre semaya yükselmiştir.

“Devlet AK Parti mi ulan?” derseniz gereksiz bir soru sormuş olursunuz.

Lütfen kendinizi yormayın!

Siz imar hakkınızın 10, hatta 20 katı daha fazla lüks konut üreteceksiniz ve size çakallar sırtlanlar musallat olmayacak, öyle mi?

Bu mümkün mü?

Yavaş yavaş sadete geliyoruz. Naçizane Rumeli Şeytan Üçgeni olarak adlandırdığım Büyükçekmece-Esenyurt-Beylikdüzü Belediyeleri imar kirliliğinin kaleleridir. Biz şimdilik Esenyurt’u ele alacağız.

2019 yılındaki yerel seçimlerde beklenen olmuş ve uçkur derdine düşen AK Partili başkanımız Necmi Kadıoğlu görevden alınmıştı. İbrenin Esenyurt’ta tekrar CHP lehine döndüğü hissediliyordu ve öyle oldu. İpi, CHP’li Kemal Deniz Bozkurt göğüsledi. “Ha AK Parti, ha CHP... Yoktur birbirimizden farkımız” konulu hikayemiz böyle başlıyor!..

Kaçak Gökdelen: Delta Tower

Takvimler 2019’u gösterirken Esenyurt Akevler Mahallesi 1394 ada 3 parselde inşaat faaliyetleri başlıyordu. İmar Planlara göre arsa 20 bin 500 metrekare büyüklüğünde ve emsal 2,5 olarak tescil ediliyordu.

Yapı, 7 bağımsız birimden oluşuyordu.

Rezidans, hastane, AVM, kolej ve otelden oluşan yapı, körler ve sağırlar şehrinde adım adım göğe yükseliyordu. İmar planlarına göre arsanın toplam inşaat alanı 51 bin metrekare idi. Ama gelgellim çıplak gözle dahi buradaki olması gereken yapı stokunun en az 10 kat fazlası vardı...

Hayalet gibi göğe yükselen yapıları Esenyurt Belediyesi görmüyor, Ana arterdeki yapılaşmadan sorumlu olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri nedendir bilinmez bir türlü fark edemiyordu. Özetle, imar durumuna göre 7 bloklu yapı kompleksinin sadece ve sadece 2 blok rezidans harici tamamı kaçaktı.

Paranız bolsa belediyelerin saha mühendisleri-zabıta ekiplerinin gözleri kamaşıyor, geçici körlüğe neden oluyordu.

RANT 10 MİLYAR TL
Toplam 51 bin metrekare inşaat iznine sahip olan inşaatta kaçak olarak tamamlanma aşamasında olan yelken mimari tarzındaki bölümün pazarlama aşamasına geçildiği ve uluslararası otelcilik kuruluşu Radisson Otel’in tabelasının asıldığı görülüyor. Yine aynı inşaat kompleksinde bulunan hastane için de aynı durum söz konusuydu ve kaçaktı. Kaçaklar bununla da sınırlı değildi ve kolej için ayrılan yapı bloğu, AVM ve home ofis bloku da kaçaklar arasında yer alıyordu. Ve şu an bu gökdelende daire fiyatlarının metrekaresi 80 ile 100 bin TL olarak satışa çıkıyordu…

Kısacası Delta Tower’da imar kanununa uygun bir unsurdan söz etmek imkansızdan öteydi. Peki Esenyurt Belediyesi'nin imara aykırı yükselen bu yapıya yönelik ne gibi yaptırımları olmuştu?

CİMER’E KENDİNİ SİPER ETTİ
Delta Tower’daki aleni imara aykırı yapılaşma üzerine Esenyurt Belediyesi’nin bilgilerine başvurduk. CİMER üzerinden sorduğumuz soru şöyleydi:

Esenyurt Belediye Başkanlığı
İlçeniz sınırlarında yapımı tamamlanarak iskana açılan (F21D24C1D Pafta, 1394 Ada 3 Parseldeki Dubai Tower yapı kompleksi TAKS 0,4 E: 2,50 olduğu resmi kaynaklarınızda bildirilmektedir.
Dubai Tower'ın toplam inşaat alanı ne kadardır?”

Şu ibretlik yanıtla karşılık veriliyordu: “İlgili yazıda bahsi geçen Esenyurt ilçesi, Akevler Mahallesi, 1394 ada 3 parsel sayılı yerin özel mülkiyet olmasından dolayı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu gereğince yapı ile ilgili talep edilen bilgiler 3. kişiler ile paylaşılamamaktadır.

Evet, inşaat özel hayatın gizliliği kapsamındaymış ve bir yaşımıza daha giriyorduk. Bunun üzerine basın danışmanlığı ile temasa geçerek “Bu yanıt açıkça suç teşkil ediyor. İlgili makam sorumuzu lütfen tekrar okuyup yanıtlasın” talebinde bulunduk. Bu sefer daha mantıklı bir dönüş geliyordu:

 “İlgi evrağa istinaden müdürlüğümüz uhdesinde kalan konularla ilgili olarak belediyemiz imar arşiv dosyasında yapılan incelemede; Akevler Mahallesi, 1394 ada, 3 parsel sayılı yere herhangi bir yapı kullanma izin belgesinin düzenlenmediği görülmüştür.

Evet, bu güzel bir haberdi ve kaçak yapılar için iskân verilmemişti.

İKİNCİ BÖLÜMDE: RANT VE SİYASİ ETKİ
Sayın Başkan Kemal Deniz Bozkurt ve ekibi, Sayın çiçeği burnunda İYİ Parti Milletvekili Seyithan İzsiz, bu yapıyı ve iskân durumunu yakından takip ediyoruz. İmar Kanunu’nun 184. Maddesi bu suçlar için yapana ve yaptırana 5 yıl hapis cezasını hükmettiğini hatırlatırız.

Size sağlıklı ve huzurlu bir gün diliyorum.

İkinci bölümde tekrar buluşma dileğimizle…

Bir sonraki bölümümüzde “Milletvekilliği için kaç para ödenir?” sorusuna yanıt vereceğiz…