“Borsa ne olacak?” diye soranlara…
Bu koşullar devam ederse, çok yakında Borsada 10 binli seviyeleri konuşmaya başlarız.
Çünkü;
Mehmet Şimşek ve ekibinin uyguladığı politikalar gösteriyor ki; dolar gerçek değeri olan 38- 40 lira aralığına doğru birkaç ay içerisinde ulaşacak. Gerçek değerle kastımız “makro ekonomik” risklerin konu dışı bırakıldığı enflasyon karşılığı olan dolar değeri.
Bu rakam yakalandığında Merkez Bankası politika faizi konusunda daha agresifleşecek ve faizi enflasyonun üzerindeki pozitif değere taşıyacak. Nitekim Merkez Bankası'nın faiz kararı sonrasında yaptığı açıklamalar bu tezimizi destekliyor.
Peki ne demişti Merkez Bankası;
1- YAKIN DÖNEME İLİŞKİN GÖSTERGELER ENFLASYONUN ANA EĞİLİMİNDE YÜKSELİŞİN SÜRDÜĞÜNE İŞARET EDİYOR
2 - ENFLASYON GÖRÜNÜMÜNDE BELİRGİN İYİLEŞME SAĞLANANA KADAR PARASAL SIKILAŞTIRMA GEREKTİĞİ ZAMANDA VE GEREKTİĞİ ÖLÇÜDE KADEMELİ OLARAK GÜÇLENDİRİLECEK
3 - FİYATLAMA DAVRANIŞLARINDAKİ BOZULMANIN KONTROL ALTINA ALINMASI İÇİN PARASAL SIKILAŞTIRMA SÜRECİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ
Yani meali şu;
Dolar enflasyonun üzerine çıkana kadar aşırı faiz artışı beklemeyin.
Dolar değerine geldiğinde de pozitif reel faizin altında bir politika faizi beklemeyin.
Gördüğüm kadarıyla Merkez Bankası’nın bu yaklaşımı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından da destekleniyor. Ayrıca para politikalarındaki gerçekçi yaklaşımların yakın zamanda reel ekonomi politikaları ile destekleneceği, Orta Vadeli Program’ın (OVP) Özel Sektör bileşenleri ile birlikte yapılacağı, üretim ve ihracatın öncelikli meseleler olduğu her iki isim tarafından da vurgulanıyor.
Umarım bu yaklaşımlar popülist siyasi yaklaşımlara yenik düşmez ve söylenenler yapılarak orta ve uzun vadede meyveleri toplanır.
Çünkü söylenenler yapılabilirse; çok yüksek ihtimalle piyasalarda dengelenme, CDS yani risk priminde geriye çekilme, hatta kredi puanlarında bir düzelme görülmeye başlanacaktır. Tüm bu gelişmeler Türkiye'yi yatırım yapılabilir bir ülke haline getirebilir.
Tabii bir de işin dünya tarafı var…
FED FAİZ ARTIMINDA SONA GELİYOR!
Amerika ufak ufak faiz indirim sürecine doğru ilerliyor. Gelen enflasyon, ISM, PMI ve işgücü verileri gösteriyor ki, faiz artırımı sürecinin ufak ufak sonuna geliyoruz. Yumuşak iniş gerçekleşiyor yani. Çok yüksek ihtimal FED temmuz ayında 25 baz puanlık bir faiz artırımı daha yapacak ama ikinci faiz artırımı büyük bir bilmece haline gelmeye başladı.
İkinci faiz artırımını yapılsa bile yılın üçüncü maksimum dördüncü çeyreğinde faiz indirimi beklentileri gündeme oturacak.
DÜNYA BORSALARINDA YÜKSELİŞ Mİ OLACAK?
Amerika’da başta swap piyasaları olmak üzere 2024'ün ilk çeyreği maksimum ikinci çeyreği ile ilgili faiz indirimlerini fiyatlanmaya başladı.
Bu da eşittir dünya borsalarında yükseliş eğilimi hızlanacak demek.
Keza Altın Ons fiyatları rekora doğru giderken, Kripto paralarda da enteresan ataklar görebiliriz. Kripto para meselesini önümüzdeki yazılarda daha ayrıntılı konuşacağız. Çünkü orada gerçek anlamda büyük fırsatlar görüyorum.
Neyse biz borsaya dönersek; yurt dışında hisse senedi piyasalarındaki yükselişler Türkiye'yi de etkileyecek. Borsa çifte etkiyle yükseliş trendine girecek. Özellikle yılın son çeyreğinde borsada 10 bin seviyelerini konuşmaya başlayabiliriz.
Son bir not…
Her ne kadar Avrupa ve İngiltere yakın dönemde faiz artırımları devam etse de öyle ya da böyle 2024’ün ikinci yarısından itibaren bu bölgelerde de faiz indirimleri konuşulmaya başlanacak.
TÜRKİYE POZİTİF AYRIŞABİLİR!
O döneme Türkiye'nin hazırlıklı olması ve faizleri artırması, dezavantajını avantaja çevirmesi anlamına gelecektir. Bütün dünyada gevşek para politikalarına gidilirken, bizde sıkı para politikasına geçilmesi, stabil kur ortamında yüksek faiz verilmesi Türkiye'yi cazibe merkezi haline getirebilir.
Tüm bunların toplamı Türkiye'ye para girişinin hızlanması anlamına geliyor. Girecek o paranın önemli bir kısmı faiz dışında borsaya yönelecek. özellikle sağlam şirket hisselerinde, yani endeks hisselerinde ciddi hareketler gözlenebilir.
Ama tam burada şerhimizi koyalım…
Eğer bundan 3-4 ay sonra seçim uğruna gerçekçi para ve ekonomi politikalarından uzaklaşılır, yakın geçmişte yapılan hatalar tekrarlanırsa işte o zaman tüm bu söylediklerimiz boşa çıkar.
Ve öyle bir hata sadece borsayı değil Türkiye ekonomisini de büyük bir çıkmaza sürükler.
NE DİYELİM İZLEYİP GÖRECEĞİZ…