‘Bir Boru Nasıl Patlatılır?’: Elephant’ın Safdie usulü eko-gerilim ardılı

FİLMİN NOTU: 5.5

8-18 Eylül 2022 arasında düzenlenen 47. Toronto Film Festivali’nde Platform Yarışması’nda yer alan “Bir Boru Nasıl Patlatılır?”, 30 Haziran’da ülkemizde vizyona girdi. Neon’un festivalden haklarını aldığı film şirketin eserleri arasında ilk 20’ye bile girmeyi beceremiyor. Dört başı mamur eko-gerilim, ‘teknolojik’ olmadan ‘çevreci direnişçiler’i hedef alan bir natüralizm sunuyor.

WhatsApp Image 2023-06-30 at 10.20.53

WELLES’DEN NAKASHIMA’YA UZANAN EYLEM PLANI

“Yurttaş Kane”de (“Citizen Kane”, 1941) Orson Welles, ‘whodunit filmi’nin çatısını modernize ederken bir şirket patronunu topa tutmuştu. Orada Amerika’nin içyüzüne dair çarpıcı bir vizyon görmüştük. Bu formülün 1950’de “Rashomon”la beraber aslında farklı bakış açılarından ilerleyen bir Kurosawa klasiğine malzeme olduğuna da tanıklık ettik sonrasında.

Gus Van Sant, 2003’te “Fil” (“Elephant”) ile bu modelin üzerine giderken, kaydırılan kameranın aldığı plan sekanslar eşliğinde rahatsız edici bir gençlik filmi başyapıtı çıkarmıştı. Sonrasında bu formülün “Afterschool”dan (2008) “Paranoid Park”a (2007) kadar çok fazla temsilcisi oldu. Hatta 2010’da “İtiraflar” (“Confessions”) ile Japon Yeni Dalgası, 2006’da “2.37”de Murali K. Thalluri imzalı ilk filmle Avustralya Yeni Dalgası’na tazelik katılmıştı. 

‘FİL’İN EKO-GERİLİM ARDILI OLMAK NE DEMEK?

“Bir Boru Nasıl Patlatılır?” (“How to Blow Up A Pipeline”), “Fil”in eko-gerilim ardılına dönüşüyor. Daniel Goldhaber “Cam”de (2018) gerçekçilik üzerinden giden cinsellikte sınırları zorlayan teknolojik bir cesaret sunmuştu. Burada ikinci yönetmenlik deneyiminde yine o yolu izliyor. 2021 tarihli Andreas Malm kitabının uyarlamasına tanıklık ediyoruz. Gerçek bir olayla sarsıyor öncelikle.

İklim terörüyle başlayan filmin farklı karakterlerin bakış açısından ses-görüntü-müzik-kurgu birlikteliğiyle bir tutarlılık salgıladığı muhakkak. Bu damar üzerinden de ‘boru patlatma’ eyleminin sonuçlarını, bize farklı bakış açılarıyla anlatmak aslında niyet. Bu duruma gerilimli bir yaklaşım katma gerçekleşiyor. Bu da seyirciye doğrudan işleyen, ‘özdeşleştirme’ hamlesini devreye sokuyor.

İZLANDA SİNEMASININ EN İYİLERİNDEN BİRİYLE REKABETE GİRİYOR MU?

Besteci Gavin Brivik’in eko-gerilim damarı işliyor. Ancak bu omurganın 104 dakikaya uzadıkça eylem planının iddiasını kaybettiğini görüyoruz. Bu sayede de “Afterschool”dan ziyade “Night Moves” (2013) gibi Reichardt’ın en olmamış filmlerinden birinin seviyesine yaklaşma gerçekleşiyor.

“Woman at War” (2018) gibi bir eko-gerilim başarısı canlanmıyor. Sasha Lane samimi oynamış. Ama ‘Neon’un o kadar da patlatacak bir şey sunmadığı muhakkak. Özgünlük çıtasını çok aşağıya çekme gerçekleşiyor burada.

SAFDIE SIRADANLIĞINI KENDİ SEÇİYOR

Üstüne üstlük ‘whodunit filmi’ damarından sayısız film izledik. Burada direnmek isteyen çevrecilere dışında bu ‘çevreci direniş’e hayran kalan da çıkmaz. Bu durum “Bir Boru Hattı Nasıl Patlatılır?”ı Van Sant’ten ziyade Safdie Kardeşler sıradanlığına taşıyor büyük oranda.

Teknolojik bir eylemden ziyade ‘eko-gerilim’i kökleyen bir natüralizm arayışı var. Biraderlerin kariyerlerinin başlarındaki ‘görüntü yönetmeni-kurgucu’ koltuğuna da imece usulü oturma hamlesine benzer bir ekip kullanımı var. Yönetmen her şeyi kendi üstlenecek gibi bir his bırakıyor.

‘CASSAVETES’ KAYNAĞINDAN İLERLEYİP SES-MÜZİK UYUMUYLA ÖNE ÇIKIYOR

Goldbhaber, Amerikan bağımsız sinemasında bir gelenek izliyor. Ama bunun damarı Cassavetes’in docudrama eylemine uzandığı muhakkak olsa da kalıcı bir şekilde ‘yönetmenlik’ servis ettiği söylenebilir. Buradaki oyuncular da tek tük bir samimiyet içeriyorlar.

Finalde birkaç yönetmenin imece usulü bağlamasını görünce ise ‘hantallık’ problemine şaşırmıyoruz. Böylesi önemli bir terör olayının daha ‘iddialı’ ve ‘teknolojik’ olmasını beklerken asla bu durumla yüzleşmiyoruz. Ama ses-müzik birlikteliğiyle kalıcı olmayı yönetmen kendi seçiyor.