MERT SAYAN – HABER MERKEZİ
Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’ndeki Grand Kartal Otel’de 21 Ocak’ta sabaha karşı çıkan yangının nedeni, güvenlik zafiyetleri ve ihmaller zinciriyle ilgili ortaya atılan iddialar, otel yetkilileri, Turizm Bakanlığı ve Bolu Belediyesi arasındaki sorumluluk paylaşımını tartışmaya açtı.
Okulların yarıyıl tatiline girmesiyle birlikte kayak merkezinde tatil yapmak için gelen 78 vatandaşımız, gece saatlerinde çıkan yangında hayatını kaybetmişti. Yetkililer, otelin yangın anında yüzde 80 dolu olduğunu ve 238 kayıtlı misafir bulunduğunu açıklamıştı.
Yangın, kısa sürede yalnızca bölgedeki turizmi değil, aynı zamanda kamuoyunu ve yerel yöneticileri de derin bir soruşturma girdabına soktu.
Peki, bu yangına neden olan ihmaller zincirinin sorumlusu kim? Otelin yangına müdahale konusunda eksiklikleri neden göz ardı edildi? Samimi Haber, ortaya atılan bu iddiaları sizin için derledi.
YETERSİZLİKLER TESPİT EDİLMİŞTİ
Yangın faciası öncesi, Grand Kartal Oteli’nin yangın güvenliği konusunda ciddi eksiklikler barındırdığına dair yeni belgeler ortaya çıkmış durumda. Otel yönetimi 12 Aralık 2024 tarihinde, yangın güvenliği uygunluk raporu almak için Bolu Belediyesi’ne başvurdu. 16 Aralık’ta gerçekleştirilen denetimde, belediye yangın güvenliği açısından yedi büyük yetersizlik tespit etti.
Bunlar arasında, acil çıkış kapılarının uygun olmaması, yangın kapılarının işlevsizliği ve yangın alarm sisteminin çalışmaması gibi ciddi güvenlik zafiyetleri yer alıyordu.
İMZA ‘DAYIOĞLU’NDAN
İtfaiye tarafından yapılan bu tespitlerin ardından, dikkat çeken bir gelişme yaşandı. 2 Ocak 2025’te, aynı otelin kafe restoranına, 1 hafta önce yangın güvenliği açısından yetersiz olduğu belirlenen aynı yapıya, bu kez “yangına karşı yeterlidir” raporu verildi. Şaşırtıcı bir şekilde, bu belgenin altında Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın dayısının oğlu, Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener’in imzası yer alıyordu. Bu durum, otelin yangın güvenliği konusundaki denetim süreçlerini ve belediyenin tutumunu sorgulatıyor.
Yangın sonrası kamuoyunda geniş yankı uyandıran bu belgeler, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın açıklamalarına da zemin hazırladı. Halk TV’de, Kürşat Oğuz’un sunduğu “Rota” programına katılarak, yangının sorumluluğunun belediyeye ait olup olmadığına dair tartışmalara cevap veren Özcan, yangın güvenliği belgelerinin verilmesindeki süreci şöyle özetledi:
“Bolu Belediyesi dışında, yangın güvenliği belgesi düzenleyecek yeterliliğe sahip başka bir belediye yoktur. Diğer belediyeler bu tür belgeleri düzenlemeyi bilmedikleri için bizden başvuruldu”.
“MALİYETTEN KAÇINDILAR”
Yangın güvenliği denetimlerinin nasıl işlediğini de açıklayan Özcan, 12 Aralık’taki başvuru sonrası 16 Aralık’ta gerçekleştirilen denetimde, oteldeki sekiz önemli eksikliğin tespit edildiğini belirtti. Daha önce konuyla ilgili olarak, 16 Aralık’taki denetimde yedi eksik bulunduğu açıklanmışken, Özcan ise, tespit edilen eksik sayısının sekiz kalem olduğunu ifade etti.
Belediye, otelin bu eksiklikleri gidermesi için 15 gün süre tanımıştı. Ancak 24 Aralık’ta otel yönetimi, düzeltmeleri yapma adına başvuruyu geri çekmişti. Özcan, bu durumu, otel yönetiminin yangın güvenliği önlemleri için gereken maliyetleri karşılamak istememesiyle ilişkilendirerek; “Muhtemelen bu düzeltmeler maliyetli olduğu için başvuruyu geri çektiler” dedi.
Özcan, belediyenin bu süreçte şikâyet etme yetkisine sahip olmadığını, çünkü başvurunun talep üzerine alındığını ve otelin bu başvuruyu geri çektiğini söyledi.
İHMALLERİN SORUMLUSU KİM?
Bolu Belediyesi’nin verdiği belgelerin ardından, güvenlik eksikliklerinin düzeltilip düzeltilmediği ve bu eksikliklerin yangının büyümesine sebep olup olmadığı sorusu yanıt bekliyor. Belediyenin yangın güvenliği denetimleri sırasında tespit ettiği yetersizliklerin, yangının başlamasının önüne geçilebileceği ihtimalini güçlendiriyor. Ancak, onay verilen alanla yangının meydana geldiği alanın farklı olduğu ve yangın güvenliği belgesinin yalnızca otelin başka bir bölgesine verildiği iddiaları, olayın karmaşıklığını daha da artırıyor.
Bu gelişmeler, otel yönetimi ve Bolu Belediyesi arasındaki sorumluluk paylaşımını sorgulatırken, daha geniş bir denetim sürecine ihtiyaç duyulduğunu gözler önüne seriyor. Otel ve belediye yetkilileri arasındaki iletişim eksiklikleri ve yangın güvenliği konusundaki zayıf denetimler, benzer faciaların önüne geçilmesi adına önemli dersler veriyor. Yangınla ilgili soruşturmanın ilerleyen aşamalarında, sorumluların belirlenmesi ve gerekli adımların atılması bekleniyor.
YANGIN ALARMI ÇALMADI, ÇÜNKÜ…
Öte yandan, bir dizi iddiaya göre gece saatlerinde mutfakta patates kızartılması nedeniyle yangın çıkmış ve yetkililer, yangın büyümeden kendi çabalarıyla müdahale etmiş. Yangının yayılmasını önlemek için elektrik sistemini kapatmışlar ve bu yüzden yangın alarmı devre dışı kalmış.
Ayrıca, otel yetkililerinin, onlarca kişilik personeli, odalardaki konukları uyarmak yerine, otoparkta bulunan araçları çıkarmaya yönlendirdiği şeklinde vahim iddialar da bulunuyor. Yangın faciasında kim ya da kimlerin, ne derecede ihmali bulunduğu bilirkişi raporundan sonra ortaya çıkacak.
