MERT SAYAN – HABER MERKEZİ
Yeni Aile Hekimliği Yönetmeliği, hekimlerin hastalara yönelik tedavi ve ilaç yazma tutumunu değiştirdiği iddialarına yol açtı.
Hekimler yönetmeliğin hastalara gereksiz ilaç kullanımını azaltma hedeflediğini ancak bu durumun hekimleri hedef haline getirdiğini söylüyor. Yönetmelik hem hekimler hem de hastalar üzerinde baskı oluşturduğu için gündemdeki yerini koruyor.
Birlik ve Dayanışma Sendikası Başkanı Dr. Derya Mengücük, yayınlanan Aile Hekimliği Yönetmeliği’ne göre hiçbir şekilde hastalara karşı tedavi ve ilaç konusundaki tutumunu değiştirmediğini belirtti. Diğer hekim arkadaşlarının da aynı tutumu izlediğini ifade eden Mengücük, hiçbir doktorun yönetmeliğe konulan bir madde için hastaların ihtiyaçlarına etki edecek bir hekim olmadığını vurguladı.
Mengücük, bu tutumdan dolayı zarar göreceğini belirterek; “Tabi ki bu bana ücretimde bir mağduriyet olarak dönecek ama bu işimizin doğru ve olması gerektiği gibi yapmamızı engellemeyecek. Ama neden mağdur olalım kısmındaki mücadelemiz de devam edecek tabi ki” dedi.
“YENİ YÖNETMELİK REÇETEYE MÜDAHALE EDİYOR”
Mengücük, yeni yönetmeliği reçeteye müdahale olarak gördüğünü ifade etti. İlaç yazmanın da direkt hekim görevi olduğunun altını çizen Mengücük; “Hem mide koruyucular hem kuvvetli ağrı kesiciler, özellikle böyle romatizman hastalıklarla kullanılan kuvvetli ağrı kesiciler bu gruba dahil. Yine tabii ki antibiyotikle ilgili doğrudan yazma demeyen ama getirdikleri kısıtlamalarla hekimlerin yazmaktan çekinmesine neden olan bir görüntü var” diye konuştu.
“EK ÖDEME DÜŞÜNMEK İSTEMİYORUZ”
Hastaları tedavi ederken yönetmeliği düşünmeden tedavi etmek istediklerini belirten Mengücük, diğer hekim arkadaşlarının da bunu yapmak istediğini dile getirdi. Ancak, ilaç seçimlerinde hekimlerin kendi geçimlerini düşünmek zorunda bırakıldığına dikkat çeken Mengücük, şöyle devam etti:
“Diyelim ki bir ay boyunca kış dönemlerinde de antibiyotik kullanımı artıyor, komplike enfeksiyonlar olabiliyor, antibiyotik yazma ihtiyacı daha çok oluyor. Ay sonuna geldiğimizde yine antibiyotik gerektiren hastalarda şöyle düşünmek istemiyoruz. Bu ay acaba bu oranın üstüne çok mu çıktım? Acaba ek ödemeyi alabilecek miyim, alamayacak mıyım gibi bir tercih durumunda kalmak ya da seçim durumunda kalmak kesinlikle istemiyoruz”.
Mengücük, yeni aile hekimliği yönetmeliğine göre, ilacı az yazan hekimlere ek ödeme alacakları bir kriter eklendiğini söyledi. Ancak, ilaç konusuna gelmeden önce yönetmeliğe göre hekim ücretlerinde birçok kesinti yapıldığını ifade eden Mengücük, hekimlerin daha önce aldıkları ücreti almak için ilaç yazma konusundaki oranı tutturmaya mecbur bırakıldığına dikkat çekti.
Bu konunun reçeteye dolaylı olarak bir müdahale olduğunu belirten Mengücük, bunun aslında hastaya bir kısıtlama getirilmek istendiğine dikkat çekti. Bu yönetmeliğin bu kısıtlamayı doğrudan hastaya söylenmediğini dile getiren Mengücük, şu şekilde konuştu:
“İşte yönetmelik burada ben size bir kutudan fazla ödemiyorum ya da ağrı kesici bir kutudan fazla ödemiyorum veya hiç ödemiyorum demek istemiyor. Araya hekimleri aracı gibi koymuş oluyor. Bu kontrolü hekimler aracılığıyla sağlamak istiyor. Bu da kabul edilebilir bir şey değil. Biz hekim olarak hasta için ne gerekiyorsa ne kadar gerekiyorsa onu özgür bir şekilde hiçbir kriteri düşünmeden, hiçbir oranı düşünmeden tedavisini vermek istiyoruz”.
“DAHA GERÇEKÇİ ÇÖZÜMLER GEREKİYOR”
Birlik ve Dayanışma Sendikası Başkanı Dr. Derya Mengücük, meslek hayatı boyunca hastalarına gereksiz antibiyotik kullanımı konusunda uyarılarda bulunduğunu söyledi. Özellikle viral enfeksiyonlarda antibiyotik kullanıma gerek olmadığının altını çizen Mengücük, hastalarını hep bu konuda ikna etmeye çalıştığını dile getirdi. Hastaların sağlık bilinci ve sağlık okuryazarlığının eksik olması nedeniyle böyle taleplerinin olduğunu dikkat çeken Mengücük; “Biz zaten bunların önüne geçmeye çalışıyorduk. Hatta şöyle de söyleyebilirim. Antibiyotik yazmadık diye, gerekmediği için yazmadık diye soruşturma geçirdiğimiz, şikâyet edildiğimiz de çok oldu. Sağlık Bakanlığı bunu akıllı ilaç kullanımı meselesi olarak anlatıyor. Biz zaten buna dikkat ediyoruz. Toplum sağlığı açısından, daha sonraki antibiyotik direnci açısından zaten dikkat ettiğimiz noktalarda bunu böyle ücretlere bağlantılı bir şekilde kısıtlamaya çalışmak doğru bir yöntem değil. Bunun yerine hastaların, kişilerin, toplumun sağlık bilinci, sağlık okulu yazarlığı, sağlık konusundaki bilgisine artırılacak yöntemlere başvurulmalı. O kısmı zaten daha uzun vadeli ve daha gerçekçi bir çözüm olur. Bu şekilde hekimler üzerinde baskı oluşturarak, ücretlerle tesis ederek daha uzun vadeli ve daha gerçekçi bir çözüm olmaz” şeklinde konuştu.