Hemen her futbolsever kafasında maçtan bir gece önce Beşiktaş-Dinamo Kiev maçını oynamıştır. Rakip genç bir takım ve başında kurt bir hoca var. İlk maçta Masuaku'nun sakatlanması beklentiyi oldukça düşürdü. Tam, "1-0 olsun bizim olsun" hatta beraberlik yeterli diye düşündü herkes. Hakem düdüğünü çaldığında ise sahada bambaşka bir Beşiktaş vardı. Takıma Şenol Güneş dokunmuştu.

Lucescu'nun ilk  maçtan sonra yaptığı, "Beşiktaş'a değil Afrika milli takımına yenildik" açıklamasının başta Aboubakar olmak üzxere takımın Afrikalı oyuncularını ekstra motive egttiği bir gerçek. Hatta Aboubakar ve Omar Colley gol sonrası Kiev yedek kulübesi önünde giderek sevinç ve protesto gösterisi yaptı. Maça dönecek olursak tribün desteğini alan Salih Uçan iyi oynadı. Milot Rashica ve Roiser ters kanatlarda rakibin hızlı ataklarını bile kesecek kadar motiveydi. 

Beşiktaş çok iyi oynadı. Takım, oyun planına sadık kaldı. Girenler, çıkanlar hepsi iyiydi. Lucescu bile maç içerisinde genç takım oldukları için bazı bölümlerde ezildiklerini hatta Beşiktaş'ın farkı kaçırdığını söyledi. Rebiç taraftarı umutlandırırken performansı Şenol Güneş'i sevindirdi. Muleka iyiydi ama şanssızdı. Aboubakar yer çekimsiz ortam golü attı. Pas hataları fazlaydı.

Onur gösterdiği performansla övgüyü hak ederkrn Necip için ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Stoper olarak oynadığı müddetç artık seviyesi bir tık üste çıkıyor. Bence milli takımı hak eden performans sergiliyor.

Dolmabahçe'deki sıcak ve nemli gecede UEFA Konferans Ligi'ne 6'da 6 yaparak giden Beşiktaş taraftarı hem sevindirdi hem gelecek için umutlandırdı.

Galiba orta sahası güçlü pres, seviyesi yüksek, oyundan düşmeyen yeni bir Şenol Güneş takımı doğuyor.