İsrail, tarihinin en hareketli günlerini yaşıyor. Mesele özet ile şu: Netanyahu Yüksek Mahkeme’nin yetkilerini kısıtlayacak yasayı Knesset’ten (İsrail Meclisi) geçirdi. Anayasa Mahkemesi’nin yetkileri kısıldı. Yasa değişikliğine karşı olan halk uzun zamandır gösteriler yapıyordu.
Hikaye 2023 Ocak ayında başladı. Önce Netanyahu hükümetini biraz anlatalım.

İsrail son yıllarda koalisyon hükümetleri tarafından yönetiliyordu. Koalisyon hükümetlerindeki anlaşmazlıklar nedeni ile hükümetler sürekli bozuluyor ve erken seçime gidiliyordu. 2018 – 2022 arasında tam beş kez erken seçime gidildi ve şu andaki hükümet Aralık 2022’de göreve geldi.

Bu hükümet İsrail tarihinin en sağcı hükümeti olarak nitelendiriliyor. Örneğin Koalisyonda bulunan Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) partisi lideri Itamar Ben-Gvir, Arap karşıtı açıklamalarıyla tanınıyor.

Ben – Gvir Daha önce "ırkçılığa tahrik" ve "bir terör örgütünü desteklemek" suçlarından yargılanıp hüküm giymiş. Yani tescilli Filistinli düşmanı ve bunu gizleme ihtiyacı hissetmiyor.

Ben-Gvir, İsrail ve Batı Şeria'da polis üzerinde yetkiye sahip Ulusal Güvenlik Bakanı.

Bu hükümette yer alan diğer parti ve isimler Ben Gvir ile aynı ya da benzer düşünceleri paylaşan isimler. Hoş, bu isimler olmasa bile Netanyahu’nun bizatihi kendisi yeterince “sağcı” bir isim olarak görülüyor.

Bu hükümet daha iş başı yapmadan zaten hem İsrail’de hem de Ortadoğu genelinde gerginliklerin artması bekleniyordu- ki öyle de oldu.

Mesele sadece Filistin değil. Hükümet “icraatlarının önünde daima engel çıkaran” Anayasa Mahkemesi’nin yetkilerinin kısıtlanması taraftarıydı ve bu planını iş başı yapar yapmaz açıkladı, hemen ardından (Ocak 2023) kitlesel gösteriler başladı.

Netanyahu yasa düzenlemesine “reform” halk ve muhalefet partileri ise “darbe” diyordu.

İŞTE O TARTIŞMALI TASARI
Tasarı özetle şunları içeriyordu:

İsrail’de Anayasa Mahkemesi’nin Knesset’ten (Meclis’ten) geçen yasa maddelerini “kamu çıkarına hizmet etmeyeceği” gerekçesi ile “mantık dışı olduğuna” karar vererek iptal edebiliyordu. Bu yetki kaldırıldı. Ayrıca Bakanlıklardaki hukuki danışmanların bir konuda verdikleri raporların bağlayıcılığı bulunuyordu, bu bağlayıcılık kaldırıldı. Diğer yandan yüksek yargı mensuplarının atanmasında hükümetin alanı genişletildi. Bu da yargının siyasi otoritenin etkisi altına girmesi demek. 

HALK TASARIYA KARŞI SOKAKLARDAYDI!
Halk haftalar boyunca Netanyahu hükümetinin tasarıyı yasalaştırmasının önüne geçebilmek için gösteriler düzenliyordu ancak hükümet tasarıyı Meclis’ten geçirdi ve yasalaştırdı. 

İSRAİL YARGISINA DARBE, HALKI KAMPLAŞTIRDI!
Netanyahu böylece aylardır kendisine karşı çıkan milyonları dinlemedi ve yargı darbesini gerçekleştirdi. İsrail’de bazı analistler bu gelişme ile İsrail kamuoyunun ve halkının kamplaştığını ve asıl “mücadelenin” bundan sonra başlayacağını ifade ediyorlar. Filistin meselesi nedeni ile zaten zor zamanlar yaşayan Netanyahu bakalım bu kez bu dalganın önünde durabilecek mi?