GALATASARAY'ın şampiyonluğu kutlu olsun. Yönetim olarak Teknik Direktör Okan Buruk ve ekibine inananlar kazandı. "Eskiye rağbet olsaydı bit pazarına nur yağardı" sözünden yola çıkan yönetim Teknik Direktör Okan Buruk ve ekibinin hazırladığı transfer listesini noktasından virgülüne kadar hazırlayınca başarı ve kupa kaçınılmaz oldu. Kısaca çalışan daha doğrusu genç Türk teknik adamlara inananlar kazandı.
Fenerbahçe'yi ise Dünyanın tanıdığı başarılı teknik adam Jesus ekibi sezona çok iyi başladı. Dünya Kupası arası olunca tüm oyuncularda düşüş başladı. İyi maçlar çıkarmasına rağmen istikrarı yakalayamadı.
Beşiktaş'ta güçlü kadro olmasına rağmen sezona Valerian Ismael'in getirilmesi ve üçlü sistemde ısrarcı olarak devam etmesi siyah beyazlı takımı hedeflerinden uzaklaştırdı. Teknik Direktör Şenol Güneş özellikle ikinci yarıda takımı toparlamasına ve derbi maçlarını kazanması taraftarları umutlandırdı ama gönüllerde başarılı futbolları ve golleriyle alkışlandı.
Beşiktaş'ın en kötü döneminde gelen ve 13 kişilik kadro ile 2 kupa kazandıran Teknik Direktör Sergen Yalçın'ın yaşadıkları unutulmamalı. Sergen Yalçın ülkede bir Türk teknik adamın imkansızlıklarda neler başarabileceğini ortaya koyarak örnek oldu.
Bir sezon iyisiyle şeytani düzenin hakemleriyle geldi geçti. Birçok hakem hataları birçok takımın kaderini etkilemesine rağmen lig mutlu sonla bitti.
Süper Lig ve futbol bir sevdadır. Yarışa katılanların hedefleri olmalı. Giresunspor, Ümraniyespor Süper Ligin havasını koklamak için girmişler. Ne yaptıkları transfer transfer ne ne oyunları. Yazık boşuna harcanan paralara.
Türk takımlarını her zaman söylüyorum alt yapılar kurtarır. Bakın Fenerbahçe'de Arda sergilediği futbol ve performansı ile gençlerin yolunu açtı. Bırakın hurdalık milyonlarca ödenen oyuncuları, alt yapıya dönün ve geçmişteki gibi yabancı sayısına kriter getirin. Aksi takdirde kulüpleri yönetenler zengin oluyor kulüpler batıyor!