Sevgili okurlar CHP’yi benden takip etmeniz gerektiğini yavaş yavaş anlamışsınızdır. Partinin DNA’sına hakim olduğum için hücre savaşlarına bile vakıf oluyorum haliyle.
Kendimi bu kadar övdüğüm yeter şimdi günün iki olayını analiz edeyim ki CHP’deki karışıklığı ve Kılıçdaroğlu’nun geçmeyin öfkesini öğrenin.
Pençe Kilit operasyonunda hayatını kaybeden şehitlerin ardından CHP’nin ortak bildiriye imza atmayız çıkışı büyük bir çarkla sonuçlandı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, grup konuşmasında esti gürledi ama aradan birkaç saat geçmeden Genel Kurul’da Meclis Başkanlığı’nın sunduğu bildiri tartışmasız kabul edildi.
Bu çarkın iki sebebi var. Birincisi CHP’li bazı milletvekillerinin ortak bildiriye imza atılması gerektiği yönünde baskı yapması, ikincisi ise ‘vatan hainliğine’ varan suçlamalara direnememeleri. CHP tarihinde böyle çark görülmedi desek yeridir…
Bugün Meclis Genel Kurulu’nda “Terörle Mücadelede Türkiye Büyük Millet Meclisinin Tavizsiz Desteğine Dair Tezkere” ‘Tartışmasız’ kabul edildi.
GRUPTA ESTİ GÜRLEDİ
Daha birkaç saat önce CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in bağıra bağıra yaptığı konuşması tamamen havada kaldı. Özel grup toplantısında, “…sorumluluğunuzu sizinle paylaşmayız, bu sorulara cevap verilmeden sorumlular ile aynı A4'te buluşmayız dedik ve itiraz ettik. Bugün Meclis Başkanlığına CHP bildirgesini de sunuyoruz” demişti.
Özel konuşmasında parti içi tartışmaya yönelik olarak çok önemli bir ayrıntıya daha yer verdi ve “Bazı bizim içimizdeki arkadaşlar: "Ya keşke ayrılmasaydık, keşke o imzayı atsaydık; ya ben gideyim onlarla imza atayım..." Kardeşim; sen durduğun yerde dur, Atatürk'ün çizgisinde dur, baba evinde dur, CHP’de dur, gör bak nasıl zaman seni yine haklı çıkaracak. "Tayyip Bey'in peşine takılmadık, acaba yanlış mı yaptık?" Takılmayacağız, birlikte olacağız, haklı çıkacağız ve sonunda biz başaracağız, siz başaracaksınız” dedi.
Burada içtüzük kurallarının detaylarına girip canınızı sıkmak istemem. Ama özetle şöyle; partiler kendi bildirilerini Meclis Başkanlığı’na sunup Genel Kurul’da oylatamazlar! Böyle bir yol, yöntem yok. Ama yıllarca grup başkanvekilliği sonrasında grup başkanlığı yapmış olan Özel bu ayrıntıyı atlamış gibi gözüküyor.
Peki CHP’nin hazırlığı günlerdir tartışmalara sebep olan bildirisi ne oldu? Sadece bilgilendirme amacıyla kamuoyuna duyurulmakla kaldı.
Bu geri adım atılmasaydı ne olurdu? Özel, parti içindeki bazı milletvekillerinin tek tek bildiriye gidip imza atması ile karşı karşıya kalacak, büyük bir krize kapı aralanmış olacaktı.
Şehit cenazelerinde çelenkleri bile parçalanan Özel’in yerel seçim kampanyasını yürütmesi daha da zora girecekti. Neyse Meclis Başkanlığı’nın bildirisi formülünü kim düşündüyse iyi düşünmüş. CHP’yi büyük bir krizden kurtarmış oldu.
KILIÇDAROĞLU BU KEZ KESİP KOYDU
Dün ki yazımda eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “asla affetmem” dediği isim olan Ali Mahir Başarır’ın CHP İstanbul Milletvekili Engin Altay’ın babasının cenaze töreninde ‘barışmak’ için girdiği çabayı anlatmıştım. Bugün de CHP Ankara Milletvekili Semra Dinçer’in annesi Saime Dinçer’in cenazesinde maalesef aynı manzara yaşanmış. Başarır yine Kılıçdaroğlu’nu yakın markaja almış ama yine konuşmayı başaramamış.
Kılıçdaroğlu sosyal medyada cenaze fotoğrafını Başarır’ı keserek koydu. Özel’e yakın isimlerden CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba da topluluk tarafından pek hoş karşılanmamış. Cenazeye CHP Genel Başkanı Özgür Özel de katıldı. Kılıçdaroğlu’na gösterilen ihtimam gözlerden kaçmadı ve Özel ile sadece bir tokalaşma yaşandı. Kılıçdaroğlu’nun önceki gün attığı tweette “Hiç kimse yalnızlığımdan cesaret almasın” sözlerinin aksi yaşandı ve “yalnız değilsin” mesajı verildi.