İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya büyük bir kamuoyu desteği ile göreve başladı ama olası kabine değişikliğinde "başarısız!" damgasını yemesi kuvvetle muhtemel. Bakanın gideceğinden neredeyse emin olan teşkilatlar ise karışık durumda. Emniyet teşkilatı "köstebek" avında, jandarma teşkilatı ise hala Ağustos kararnamesi ve TUSAŞ eyleminin gölgesinde. İşte kulislere yansıyan son bilgiler...
Emniyet Genel Müdürü Mahmut Demirtaş'ın teşkilatla kan uyuşmazlığını yazmıştım. Hatta Demirtaş'a "görevden affını istemesinin" uygun olacağı iletilmiş ama o kabul etmemiş. Genel müdürün resmi kıyafet dayatması çok tepki çekti. Dışarıya yansımayan kavgalar yaşanıyor. Son olay adeta bardağı taşıran damla. Demirtaş iki hafta önce pazartesi günü il emniyet müdürü ve daire başkanlarıyla video konferans toplantısı yaptı. Bu toplantıda personel yönetmeliğindeki değişiklik hazırlıkları masaya yatırıldı. Sunum yapıldı. Ancak toplantıda alınan ekran görüntüleri sosyal medyaya sızdı. Hatta bilgilerin meslekten ihraç bir polisin sosyal medya hesabından paylaşılması gerilime neden oldu. Araştırmalar sonrası iki il emniyet müdürlüğü "köstebek" incelemesinin hedefi oldu. Yazı yayına hazırlandığı saatlerde köstebek ya da köstebekler hala bulunabilmiş değildi.
Birinci köstebek şoku atlatılamadan bu kez bakan-emniyet müdürleri WhatsApp grubundan yapılan bir paylaşım sızdı. "Makama arz" bilgi notunun sızmış olması olayın vahametini gözler önüne serdi. Emniyetteki diğer polemik konularını bir önceki yazımda aktarmıştım. Ama eskilerin deyimiyle herkes kulağının üstüne yattı. https://www.samimihaber.com/kabinede-13-bakan-degisiyor-emniyetin-tepesine-istifa-mesaji Açıklama yapılmamış olması ise iddiaların kabulü olarak niteleniyor.
TUSAŞ saldırısı unutturuldu
PKK terör örgütü teröristleri tarafından 23 Ekim 2024 tarihinde Ankara'nın Kahramankazan ilçesindeki TUSAŞ Merkez Yerleşkesine silahlı saldırı düzenlendi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturması sürüyor. Teröristlerin şimdilik para motorla ülkeye giriş yaptığı konuşuluyor. Ama saldırının gerçekleşmiş olmasındaki ihmaller zinciri hiç konuşulmuyor.
TUSAŞ bilindiği gibi "milli" savunma sanayiinin gözbebeği. Yani her ihtimal ve iddia titizlikle araştırılmalı ve önlem alınmalı. Peki bu yapılmış mı? İşte burası tartışmalı. TUSAŞ'ın "hedef" olduğuyla ilgili ilk bilgi Mardin Emniyet Müdürlüğü'nce ortaya çıkarılmış. Bir çalışanın içerden resimleri örgüte aktardığı saptanmış. Operasyonla yakalanan örgüt üyesi tutuklanmış. İkinci bilgi Şırnak merkezli. Ağustos ayında paramotorla ülkeye girmeye çalışan teröristler öldürülür ve üzerlerinde TUSAŞ'ın krokileri çıkar. Bu bilgiler Jandarma Genel Komutanlığı'na iletilir. Saldırı ihtimalini kuvvetlendiren iki ciddi bulgu söz konusu. Son olarak Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı TUSAŞ'a saldırı ihtimaline dikkat çekip önlem alınmasını ister. Ancak maalesef hain saldırı gerçekleşir. Tarihin en kanlı saldırılarından biri olabilecek eylemde örgüt hedefine ulaşır.
Herkes bunda sorumlu
Eylem sonrası ihmaller zinciri çok tartışıldı. Ortada ciddi bilgiler olmasına rağmen önlem alınamadığı görülüyor. Durumu üst düzey bir güvenlik şefine sordum. Yorumları şöyle: Burada büyük bir zafiyet söz konusu. Jandarma Genel Komutanı, Jandarma İstihbarat Başkanı ve Ankara İl Jandarma Komutanı verileri ciddi şekilde değerlendirmeliydi. Plaka Tanıma Sistemi kurulmuş olması yetersiz bir önlem. Olay yerinde hiç bir işin doğru olmadığı ortaya çıktı zaten. Bu kadar öncelikli bir kurum bu kadar kötü korunmaz. Kademeli güvenlik önlemleri alınmalı ve sık sık denetlenmeliydi. Bu tarz olası muhtemel hedefler rutin şekilde denetlenmelidir. Müfettişlerin raporunu görmek lazım. Bulgulardan sonra ihmaller zinciriyle ilgili adli soruşturma yapılabilir.
Ağustos kararnamesi mercek altında
Jandarma Genel Komutanlığı Ağustos kararnamesi ve yapılan işlemler mercek altına alındı. Kulislere yansıyan bilgilere göre bu adımın atılmasında emekli edilen bazı komutanlarla yapılan görüşmeler etkili olmuş. Terfi-atama-emeklilik durumundaki bazı personelle ilgili "yanlış" bilgi aktarıldığı iddiaları ciddi bulunmuş. Özellikle emekli edilen bazı isimler kendileriyle ilgili durumu araştırınca bazı bilgiler ortaya çıkmış. İltisaklı kurumlara bu yönde belge ve bilgi yağdığı kaydediliyor. Olası kabine değişikliği sonrası bu yaz jandarma teşkilatını sürpriz günlerin beklediği konuşuluyor. Bu konuda eski yazılara bir göz atmak isteyebilirsiniz.
https://www.samimihaber.com/jandarmada-ortulu-tasfiye-ve-dejavu-hissi
https://www.samimihaber.com/jandarmada-ortulu-tasfiye
Kendimden bir not: Benimle görüşüp görüşmemek muhataplarımın kişisel kararıdır. Ancak makam-mevki-şimşekleri üstüne çekmemek için benimle "baz vermekten-HTS takibine düşmekten" korkanları sadece ayıplayabilirim. Benimle görüşmekten kaçmak yerine kayıtlarımı izleyen meslektaşlarına "Yaptığınız ayıp" uyarısı yapmalarını beklerdim. 40 yıllık gazeteciyim sonuçta.
