Amerika Birleşik Devletleri’nde, bir ay sonra, tam tarihi ile 10 Ekim günü bir kitap yayınlanacak.

Bu yıl Kennedy suikastinin 60’ıncı yılı…

Olayın üzerinden tam 60 yıl geçti ve ‘O adam’ konuşmaya karar verdi.

VE İLK İŞARETİ DÜN VERDİ

Adı Paul Landis…

Kitabında ne diyeceğinin ilk işareti de dün New York Times Gazetesi’nden geldi…

Adamın söylediği  iki cümle, 60 yıldan beri Kennedy Suikastinin en esrarengiz olayı olan “Sihirli tek mermi” efsanesini çökertecek mi…

Dünden itibaren bu tartışılmaya başlandı.

SUİKAST SIRASINDA BAŞKAN KENNEDY’NİN 2 ADIM ÖNÜNDEYDİ

Baştan alayım…

Paul Landis,

ABD Başkanı Kennedy 22 Kasım 1963 günü Teksas’ın Dallas kentinde vurulup öldürüldüğü gün, başkanın iki adım önündeydi.

Asıl görevi Başkanın eşini  korumaktı, ancak First Lady  üstü açık arabada başkanın yanında oturduğu için o da iki üç adım önündeydi.

Paul Landis 60 yıl boyunca neredeyse hiç konuşmadı.

Ama belli ki 60 yıl boyunca bazı şüpheler içini kemirdiği için, sonunda o gün gördüklerini anlatmaya karar verdi.

“Benim amacım şu veya bu komplo teorisini desteklemek veya karşı çıkmak değil. Ben sadece o gün gördüğüm şeyleri anlatacağım. İsteyen istediği gibi değerlendirsin” diyor.

DÜN NEW YORK TIMES’E ÖYLE BİR ŞEY SÖYLEDİ Kİ

Ama, daha kitabı yayınlanmadan, dün New York Times’a öyle bir şey söyledi ki; bu suikastla ilgili devletin resmi raporuna geçmiş en önemli noktayı berhava edecek bir tartışmayı başlattı.

‘Sihirli tek kurşun teorisini…’

Ne dediğini anlatmadan önce, konuyu bilmeyenler için Cinayette asıl öldürücü etkiyi yapan üçüncü mermi le ilgili teoriyi özetleyeyim.

1963'te Başkan John F. Kennedy'nin öldürülmesinden bu yana onlarca komplo teorisi ortaya atıldı. Ama bunlardan biri çok tartışıldı: Tek kurşun teorisi.

Bu teori, Kennedy'nin suikastının araştırıldığı Warren Komisyonu tarafından da kabul gördü ve resmi kayıtlara girdi.

SİHİRLİ KURŞUNUN HALA TARTIŞILAN TUHAFLIKLARI

Buna göre Başkan Kennedy’i öldüren üç mermi de aynı silahtan atıldı ve asıl öldürücü etkiyi üçüncü mermi yaptı. Ancak bu üçüncü merminin hala tartışılan çok tuhaf bir durumu vardı.

Başkan,  içinde bulunduğu araç Dallas’taki ‘Texas Okul Kitapları’ Deposu'ndan geçerken vuruldu. Vuran kişi Lee Harvey Oswald adlı biriydi. Binanın altıncı katından ‘Mannlicher-Carcano’ marka bir tüfekle ateş etmişti.

Tuhaf olan şey, merminin izlediği yoldu. Oswald'ın tüfeğinden çıkan mermi, Önce Kennedy’nin takım elbisesini delmiş,  vücudunu omurgasının sağına doğru delmeden önce arkadan Kennedy'nin takım elbisesini delmiş, oradan vücudunu delerek, adem elmasının altından boynundan çıkmıştı.  Asıl tuhaflık bundan sonra başlıyordu.

İKİ VÜCUT GEÇTİ, 2 KEMİK KIRDI, 15 FARKLI ELBİSE KATMANI DELDİ

Kennedy’nin boynundan çıkan mermi, aynı arabadaki Dallas Valisi Connally’nin sırtını delmiş, daha sonra beşinci sağ kaburga kemiğini kırıp,göğsünden çıktıktan sonra , sağ bileğinin içinden geçerek, sol baldırının derisinin altına gömülmeden önce bileğindeki kemiklerini kırmıştı.

İzlerken siz de benim gibi şaşırmışsınızdır sanırım. Herhalde hiç birimiz böyle bir mermi güzergahı görmemiştik.

Düşünebiliyor musunuz, tek mermi iki yetişkin erkeğin bedenlerinden geçiyor,  iki kemiği kırıyor,  15 farklı giysi katmanını deliyor…

BİLDİĞİMİZ ŞU; SİHİRLİ KURŞUN VALİNİN SEDYESİNİN KENARINDA BULUNMUŞTU

Olay buydu ve ABD Devletinin bu cinayeti aydınlatmak için kurduğu Warren Raporu’na da aynen böyle geçti.

Bugüne kadar mermi ile ilgili bulduğumuz şey şuydu: Hastanede Teksas Valisi Connally’nin sedyesinde bulunmuştu…

Oysa 60 yıl sonra konuşmaya karar veren yakın koruma Paul Landis dün öyle bir şey söyledi ki, bu teori altüst oldu.

Çünkü Landis “O mermiyi ben buldum” diyordu…

ARKA KOLTUĞUN KANLA KAPLI DİKİŞ YERİNDE BULDUM

Landis sihirli kurşunu nasıl bulduğunu şöyle anlatıyor:

“İlk kurşun sesinde o tarafa baktım, başkanın kolunu havaya kaydırdığını gördüm. Sonra ikinci bir ses geldi. Ancak asıl öldürücüsü üçüncüsüydü. Başkanın başını parçaladı. Başkan hastaneye alındıktan sonra  arabanın arka koltuğunda iki ayrı mermi parçası buldum. Sonra koltuğun kanla kaplı dikiş yerine baktığımda bütün halde bir başka mermi çekirdeği daha bulunduğu gördüm ve alıp cebime koydum…”

SİHİRLİ KURŞUNU ALIP CEBİNE KOYMUŞ

Bu, CSI filmi manyağı olmuş bizler için ne kadar yanlış bir hareket değil mi? Olay yeri incelemeciler için çok önemli bir bilgi olabilecek bu mermi yerinden alınmış.

Neden böyle yaptı derseniz, “Landis “Bilmiyorum. Üzerinden çok zaman geçti. Belki de üstlerime veririm diye düşündüm” diyor.

Bir gizli servis elemanı için hiç te inandırıcı bir açıklama değil.

EN YAKIN KORUMANIN İKİNCİ TUHAF HAREKETİ

Landis anlatmaya devam ediyor ve anlaşılması güç ikinci bir hareket daha yaptığını söylüyor:

“Mermiyi Başkanı taşıdıkları sedyenin kenarına koydum…”

Neden?

Yine bilmiyor. “Belki olay yeriz araştırmacılarının işine yarar” diye düşünmüş. Peki, o mermi oradan Vali Connally’nin sedyesine nasıl gitti? Veya kim alıp oraya koydu?

Landis, “Tahminim başkanın taşındığı sedye valininkine çarptı ve çarpmanın etkisiyle mermi de öteki sedyeye düşmüş olabilir” diyor.

HASTANE MÜHENDİSİ: ‘BAŞKANIN CESEDİNİ SEDYEDEN DİREK TABUTA KOYDUK’

Ancak Kennedy’nin götürüldüğü hastanen bir mühendisi kesin bir dille şunu söylüyor::
“O gün başkanı koyduğumuz sedye başka hiçbir sedye ile çarpışmadı ve başkan da, ölümü kesinleşip tabuta konuncaya kadar bu sedyeden kımıldatılmadı…”

Landis’in söyledikleri neden önemli?

Çünkü bugün artık, Başkan Kennedy’i öldüren katilin tek kişi olduğu ve ikinci bir yerden de ateş edilmediği  tezi kesinlik kazanmış gibiydi.

Landis, “Yakın zamana kadar ben de öyle düşünüyordum am o gün gördüklerim içime ikinci bir kişinin de bulunabileceği şüphesini düşürdü” diyor.

Çünkü öldürücü vuruş için gelen sese baktığında, ilk iki kurşundan sonra, mermiyi tekrar namluya sürmesi için yeterli zamanının olmadığını düşünüyor.

İKİ ADIM ÖTEDEKİ İNSANDIM BENİ ÇAĞIRIP DİNLEMEDİLER

Olay şimdilik, Landis’in şu son sözü ile noktalanıyor:

“O gün başkana en yakın koruma bendim. Ama nedense Warren Komisyonundan kimse beni çağırıp “ne gördüğümü sormadı. Bütün bunları 60 yıldır içimde tuttum. Ama artık konuşmaya karar verdim.”

Kitap bir ay sonra 10 Ekim günü çıkıyor.

Sanıyorum Kennedy cinayeti yeniden konuşulmaya başlanacak.

BU KONUYU EN İYİ BİLENLERDEN BİRİ ÜNLÜ BİR FENERBAHÇELİ

Dünyada bu cinayet dosyasını en iyi bilenlerden biri ünlü bir Türk. Resim sanatçımız ve Fenerbahçeli Bedri Baykam.

Bu konuyu araştırmak için Dallas’a gitti. Silahın ateşlendiği binanın altıncı katına çıktı. Orada insanlarla konuştu, yüzlerce kitap, belge okudu, video ve film seyretti.

YARIN O FENERBAHÇELİ’YE SORUP O NE DİYOR ÖĞRENECEĞİM

Sonra bunun kitabını yazdı.

Ayrıca geçtiğimiz yıllarda Piramid Sanat Galerisi’nde bunun bir de sergisini yaptı.

Çok ilginç bir sergiydi.

Dün bu konuyu sormak için kendisini aradım. Ama ulaşamadım.

Ulaştığımda ne düşündüğünü soracağım. Eminim ilginç görüşleri vardır.