MERT SAYAN – HABER MERKEZİ
İlk günlerini yaşadığımız 2025’te yatırım araçlarının nasıl bir seyir izleyeceğine ilişkin uzmanlar görece farklı öngörülerde bulunsalar da, benzer noktalara dikkat çekiyor.
Altının iç ve dış gelişmelerden nasıl etkileneceği merak edilirken, kripto paraların yıl içinde yatırımcılar için ne tür fırsatlar sunacağı da net değil. Ancak konunun uzmanı Ekonomist Bora Yargıç, 2025 için net yol haritası çiziyor.
Samimi Haber’e özel açıklamalarda bulunan Yargıç, 2025 yılında Merkez Bankası Para Piyasası Kurulu’nun toplanacağına dikkat çekti ve 2025 yılının yatırım araçları performansının yanı sıra, faiz indiriminin enflasyona ve büyümeye olan etkilerinin de değerlendirileceğini vurguladı.
“VADELİ MEVDUAT FAİZLERİ DÜŞECEK”
Merkez Bankası tarafından iki kez üst üste politika faizinin önce 47.5’a ardından 45’e indirilmesine dikkat çeken Yargıç; “TL mevduat faizlerini de etkileyecek. Bu durum, yatırımcılar için TL mevduatlarını cazip kılmaktan çıkaracak, çünkü banka mevduat faizleri de düşük olacak” dedi.
2024’ün en değerli yatırım araçlarından biri olan TL mevduatının faiz oranlarındaki düşüşün, yatırımcıları başka alternatif araçlara yönlendireceğine değinen Yargıç; “Mevduat faizindeki düşüş, diğer yatırım araçlarına yansıyacak. Bu durum TL mevduatına olan ilgiyi azaltabilir” ifadelerini kullandı.
“ALTIN CAZİBESİNİ KORUYACAK”
Yargıç, 2025 yılında küresel gelişmelerin ve jeopolitik dinamiklerin altın fiyatları üzerinde etkili olacağını belirtti. Yargıç, özellikle jeopolitik risklerden ve dünya genelindeki gelişmelerden faydalanarak ivme kazanan altının, 2025’te de cazibesini koruyacağını vurguladı.
Trump’ın 20 Ocak’ta göreve gelirken Make America Great Again hedefiyle yola çıktığını hatırlatan Yargıç, şunları söyledi: “Büyük Amerika hedefini yeniden yaratmak için agresif bir şekilde uluslararası piyasayı ve küresel ticareti etkileyecek söylemlerle geldi. Örneğin, evrensel hukuk ilkelerinin uygulanması, Dünya Ticaret Örgütü’nden çekilme, rüzgâr enerjisi projelerinin durdurulması ve elektrikli araçları bir kenara bırakıp otomotiv sektörünü canlandırma gibi hamleler yaptı”.
Yargıç, küresel gelişmelerin olumsuz bir yönde ilerlemesi durumunda altının cazibesinin artacağını ifade ederek; “Eğer dünyadaki küresel gelişmeler ve olumsuzluklar devam ederse, altın cazibesini koruyacak ve enflasyon karşısında bir getiri sağlamaya devam edecek. Ancak, dünyada jeopolitik veya ekonomik olumsuzluklar yaşanmazsa, altının büyük bir yükseliş göstereceğini düşünmüyorum” diye konuştu.
“BİTCOİN 150-200 BİN DOLAR OLABİLİR”
Yargıç, kripto paralar ve Bitcoin’in de önemli bir nokta olduğunun altını çizerek, şunları belirtti: “Bitcoin, Donald Trump’ın başkanlık seçimini kazanmasının ardından oldukça popülerleşti. Bunun nedeni, Trump’ın kabinesinde Elon Musk’ın yer alması ve Musk’ın kripto paralarla ilgili açıklamaları, vaatleri ve beklentileriydi”.
Yargıç, Bitcoin’in 100 bin doları aşmasının bu gelişmelerle paralel olduğunu dile getirerek; “Şu an ise Bitcoin’in yıl sonunda 150-200 bin dolar seviyelerine çıkabileceğini düşünüyorum. Bu yönde beklentiler de var” dedi.
Ancak Yargıç, bir ayrıntıya da dikkat çekti: “Jeopolitik riskler, savaş, gerginlik gibi küresel sorunlar devreye girerse, altının cazibesi devam eder”.
“TL MEVDUATI GETİRİ SAĞLIYOR, ANCAK…”
Yargıç, şu an para piyasası fonlarının, özellikle TL mevduatının biraz üzerinde bir getiri sağladığını ve bu nedenle en cazip yatırım araçlarından biri olmaya devam ettiğini belirtti. Para piyasası fonlarının yatırım fonları arasında cazibesini sürdürdüğünü vurgulayarak, 2024’te ise enflasyon düzeyindeki artışla birlikte altının önemli bir yatırım aracı olarak öne çıktığını söyledi. Ancak, 2025 için faiz oranlarının düşmesiyle birlikte TL’deki vadeli mevduat faizlerinin de inebileceğini belirten Yargıç, bunun yanında borsanın gidişatının da önemli olabileceğini düşündüğünü ifade etti.
Ekonomist Bora Yargıç, yatırımcının risk algısının burada çok kritik olduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamladı:
“Riski seven bir yatırımcı, kripto paralara ve Bitcoin’e yönelebilir ya da hisse senetleri ve borsada yatırım yapabilir. Ancak, riski sevmeyen, daha garantici bir yaklaşım tercih eden yatırımcılar için, yatırım fonları, altın ve kıymetli madenlerin cazip seçenekler olur. 2025’te TL’nin ve TL mevduat faizinin 2024’teki kadar cazip olmayacağını düşünüyorum. Merkez Bankası’nın politika faizini indirmesiyle birlikte, bankaların da vadeli mevduat faizlerini düşürebilir. Bu durumun TL mevduatının cazibesini kaybetmesine yol açabilir. Artık TL mevduat faizi birkaç ay süreyle cazip olabilir, ancak bu cazibe azaldıktan sonra yatırımcıların, yatırım fonları ve kıymetli madenler gibi yeni yatırım araçlarına yönelmelerinde fayda olduğunu düşünüyorum”.