Yaşam

Sosyal medyanın bağımlılığı hızından geliyor!

Günümüz dünyasında sosyal medya, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Ancak hızla dönen bu dijital dünya, yalnızca faydalar değil, aynı zamanda ciddi bağımlılık risklerini de beraberinde getiriyor. Uzmanlar, özellikle çocukların sosyal medya ve internet kullanımının kontrol altına alınması gerektiği konusunda aileleri uyarıyor.

Abone Ol

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, sosyal medyanın bağımlılık yapıcı etkileri hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. “Bir şey ne kadar hızlı ise o kadar bağımlılık yapıcıdır,” diyen Prof. Dr. Dilbaz, sosyal medyanın hızlı temposunun kumar bağımlılığına benzer bir etki yarattığını belirtti.

“Sosyal medyada insanlar en güzel anlarını paylaşıyor. Ancak bu durum, diğer kullanıcılar üzerinde ‘ben mutsuz muyum?’ algısını yaratabiliyor. Bu algı, mutsuzluk, kaygı ve depresyon gibi sorunlara yol açabiliyor. Herkesin sosyal medyada yalnızca mutlu anlarını paylaştığını unutmamak gerekiyor.”

ÇOCUKLARI SOSYAL MEDYADAN KORUMANIN YOLLARI

Çocukların interneti kontrollü kullanmasının önemine değinen Prof. Dr. Dilbaz, sosyal medyanın potansiyel tehlikelerine dikkat çekti. “Çocuğunuz eline bir telefon ya da tablet aldığında, aslında hiç tanımadığı insanları odasına almış oluyorsunuz,” diyen uzman, ailelere şu önerilerde bulundu:

Kontrollü Kullanım: Çocuklara cihazları tamamen yasaklamak yerine, ebeveyn kontrolünde ve sınırlı sürelerde kullanım sağlanmalı.
Sosyal Medya Kısıtlamaları: Özellikle TikTok gibi uygulamalara erişim sınırlandırılmalı.
Ortak Zamanlar: Çocukların telefon ve tabletleri yalnız başına kullanmaması, ebeveynlerin yanında internet kullanması teşvik edilmeli.

BAĞIMLILIK VE YALNIZLIK

Sosyal medyanın bağımlılık yapıcı etkilerinin yalnızlık hissini artırdığına dikkat çeken Prof. Dr. Dilbaz, “Telefon elimizde olmadığında yalnız hissediyoruz. Aynı masada oturuyoruz ama kimse birbirine bakmıyor, herkes telefonuyla meşgul,” dedi. Pandemi döneminde artan yalnızlık duygusunun da sosyal medyaya bağımlılığı artırdığını belirtti.

Prof. Dr. Dilbaz, sosyal medyanın yalnızlığı gidermekte yetersiz kaldığını ve dokunmanın, yüz yüze iletişimin yerini tutamayacağını vurguladı.

Sosyal medya, hayatımıza hız ve kolaylık katarken, bağımlılık ve yalnızlık gibi olumsuz etkilerle de bizi baş başa bırakıyor. Özellikle çocukların interneti kontrollü kullanmasını sağlamak ve aile içi iletişimi artırmak, bu olumsuz etkileri en aza indirmenin yollarından biri olabilir.