Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) genel başkanlığı kaybettikten sonra parti içi muhalefet hareketi başlayan Kemal Kılıçdaroğlu, katıldığı bir televizyon programında ilginç açıklamalar yaptı, Genel Başkan Özgür Özel’e yüklendi.
“SÜKUT İKRARDAN GELİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın; "Şaibeli bir kurultayla Bay Kemal'i partiden tehcir ettiler" sözlerini yorumlayan Kılıçdaroğlu, bu söz üzerinden CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i hedef aldı. Özel’e çağrıda bulunarak; “Derhal açıklama yapmaları gerekiyor. Sükut ikrardan gelir" dedi.
“BU BENİ RAHATSIZ EDİYOR”
KRT’de canlı yayın konuğu olan Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın “şaibeli kurultay” iddiasıyla ilgili olarak, Özel yönetimine yüklendi. Erdoğan’ın iddiaları karşısında CHP yönetiminin sessizliğinin kendisini rahatsız ettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Neden sessizler bilmiyorum. Bu beni rahatsız ediyor. Partinin yöneticilerini de rahatsız etmesi lazım… İlk kez, 4-5 kez söylenmesine karşı yönetim sessiz kalıyor. Bunun dillendirilmesine karşı parti yönetimin sessizliği beni derinden üzüyor. Derhal çıkıp açıklama yapmaları gerekiyor. Derhal, beklemeden".
“CHP KİRLİLİKTEN ARINMALI”
CHP yönetiminin bu konudaki suskunluğunu eleştiren Kılıçdaroğlu, Özel’in açık ve net bir açıklama yapması gerektiğini belirterek; “Yapmıyorsanız, sükut ikrardan gelir o zaman başka bir şey var demektir burada. Bir şey varsa, kesinlikle partinin kirlilikten arınması gerekir" ifadelerini kullandı.
“ADAY OLMAK İSTEMEDİM, ADAY YAPTILAR”
Kaybettiği cumhurbaşkanlığı seçimine değinen Kılıçdaroğlu, aday olmak istemediğini, çevresinin kendisini adaylığa zorladığını anlattı. “Adaylığınız hata mıydı?” sorusuna; “Hayır, hata değildi” diye yanıt verdi.
Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili şunları söyledi: “Ben hiçbir zaman çıkıp, ‘Ben Cumhurbaşkanı adayı olacağım’ demedim. Biz önce şöyle karar aldık: Altılı Masa'da iktidar olursak neyi yapacağız, millete neyi vadedeceğiz, önce buna karar verdik. Masada tüm kararlar oy birliğiyle alındı. Karar alındı, ben cumhurbaşkanı adayı oldum o kadar. MYK'da görev yapan arkadaşlarım, ‘Siz olmazsanız olmaz, sizin mutlaka olmanız lazım’ riye defalarca söylediler. Ben de her seferinde, ‘Arkadaşlar yapmayın, etmeyin, Altılı Masa var, orada karar vereceğiz’ dedim. Şimdi vay efendim, oldun. Ben istemedim ki, illa aday olacağım demedim ki. Altılı Masa'nın içinden bir aday çıkması kadar doğal olan ne var? MYK'daki arkadaşların tamamının görüşü, ‘Mutlaka sizin olmanız lazım’ diyeydi. Ben her seferinde biraz fren koyuyordum, onlar, ‘Olun’ diyordu. Altılı Masa karar verdi, aday olduk. Çalıştık, hiç kimse bana, ‘Şurada eksik çalıştın, sağlıklı eleştiri yapmadın, iktidar olduğunda ne yapacaktın’ diyemez. Hepsi vardı. Eksik olan, Altılı Masa'nın kendi yapılanması içerisinde bir genel başkanın kısa süre de olsa süren farklı davranışıydı. Geride kalanları tartışmak istemem".
