Workmonitor tarihinde ilk kez iş-yaşam dengesi (%83), maaşın (%82) önüne geçerek çalışanlar için en önemli faktör haline geldi. Özellikle Türkiye’de bu oran %90’a %88 ile global ortalamanın üzerinde gerçekleşti.
Çalışanların %44'ü toksik bir çalışma ortamından dolayı işten ayrıldığını belirtirken, bu oran geçen yıla göre %33 oranında artış gösterdi. Çalışanlar, kendilerine uygun çalışma koşulları sağlanmadığı takdirde harekete geçmeye hazır olduklarını belirtiyor.
ESNEKLİ OLMAZSA AYRILIYORLAR
Rapor, çalışanların esnek çalışma taleplerinin göz ardı edilmesini kabul etmediğini ortaya koyuyor. Türkiye’deki çalışanların %42’si esneklik taleplerine yanıt almadıkları için işlerinden ayrılmış durumda. Ayrıca, katılımcıların %48’i şirketin sosyal ve çevresel değerleriyle uyumlu olmaması durumunda işi kabul etmeyeceklerini ifade ederken, Türkiye’de bu oran %63 gibi çarpıcı bir seviyeye ulaşıyor.
AİDİYET DUYGUSU ARTIK DAHA ÖNEMLİ
Bireyselliğin artışına rağmen, çalışanlar topluluk hissine de büyük önem veriyor. Globalde çalışanların %83'ü, Türkiye’de ise %88’i şirketlerinin onlara bir topluluk duygusu sunmasını bekliyor. Şirket içinde arkadaşlık ilişkileri kuran çalışanların %50'si, daha az maaş almaları halinde bile bu durumu kabul edebileceklerini belirtiyor.
Rapor, beceri geliştirme fırsatlarının çalışanlar için vazgeçilmez bir unsur haline geldiğini ortaya koyuyor. Türkiye’deki çalışanların %53'ü, kendilerine gelişim fırsatları sunulmazsa işlerinden ayrılacaklarını söylüyor. Yapay zeka, en çok talep edilen öğrenme alanı olurken, bunu BT okuryazarlığı ve liderlik becerileri takip ediyor.
Ancak, çalışanların %36'sı bu eğitim olanaklarına erişimlerinin olmadığını belirtiyor. Türkiye'de bu oran %60'a kadar çıkıyor ve işverenlerin bu konuda yeterince yatırım yapmadığını gösteriyor.
OFİSE DÖNÜŞ TARTIŞMASI DEVAM EDİYOR
Rapor, hibrit çalışma sisteminin artış gösterdiğini ancak tam zamanlı ofiste çalışmanın hala işverenler tarafından talep edildiğini ortaya koyuyor. Çalışanların %26'sı haftanın üç günü ofiste çalışmak istediklerini söylerken, işverenlerin %31'i tam zamanlı ofise dönüş bekliyor. Randstad'ın verilerine göre, tamamen uzaktan çalışma imkanları %50 azalırken, hibrit modeller %300 oranında artış gösterdi.
GÜVEN KRİZİ DERİNLEŞİYOR
Rapor, çalışanlar ile yöneticiler arasında güven eksikliğinin devam ettiğini gösteriyor. Çalışanların %30'u yöneticilerinin çıkarlarını en iyi şekilde koruduğuna inanmazken, %31'i liderlik ekibine olan güvensizlikleri nedeniyle işten ayrıldıklarını söylüyor.
Randstad CEO'su Sander van 't Noordende, çalışan beklentilerinin daha çok yönlü hale geldiğini ve şirketlerin bu yeni çalışma standartlarına uyum sağlamaları gerektiğini vurguluyor. "Başarılı işletmeler, bu standartları benimseyen ve çalışanların beklentilerini karşılayanlar olacak" diyor.
