Uluslararası Minimal İnvaziv Kardiyotorasik Cerrahi Derneği üyesi Prof. Dr. Serkan Durdu, Türkiye’de kalp krizi oranlarının oldukça yüksek olduğunu belirtti. Prof. Dr. Durdu, her 100 bin kişiden yaklaşık 353’ünün kalp krizi geçirdiğini, Almanya’da bu oranın 399, Fransa’da 179, Birleşik Krallık’ta ise 149 seviyesinde olduğunu ifade etti. Ancak Türkiye’deki asıl sorunun, kriz sonrası hayatta kalma oranlarının düşük olması olduğunu vurgulayan Durdu, “Her yıl yaklaşık 200 bin kişi kalp krizi nedeniyle hayatını kaybediyor. Almanya’da bu oran yüzde 45, Birleşik Krallık’ta yüzde 30, Fransa’da ise yüzde 33 seviyesinde. Türkiye’de ise kalp krizi geçirenlerin yüzde 66’sı hayatını kaybediyor. Bu oran, sağlık sistemimizde acil müdahale mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini açıkça gösteriyor.” dedi.
ERKEN MÜDAHALE ÖNEMLİ
Kalp krizinin sinsi ilerleyebileceğini ve belirtilerin erken fark edilmesinin hayati önem taşıdığını belirten Prof. Dr. Durdu, “Göğüs ağrısı, nefes darlığı, terleme ve çarpıntı gibi belirtiler ihmal edilmemeli. Kalp krizi şüphesi durumunda vakit kaybetmeden 112 acil yardım hattı aranmalı ve en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı. Zamanında müdahale, hayatta kalma oranlarını ciddi şekilde artırabilir.” diye konuştu.
TÜRKİYE AVRUPA'DA BİRİNCİ
Türkiye’nin kalp krizi istatistikleri, benzer nüfusa sahip Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında çarpıcı farklar ortaya koyuyor. Almanya’da her 100 bin kişiden 399’u kalp krizi geçirirken, ölüm oranı daha düşük seviyede seyrediyor. Fransa ve Birleşik Krallık ise hem kriz geçirme oranlarında hem de ölüm oranlarında Türkiye’nin gerisinde yer alıyor.
Sağlık sistemine erken erişimdeki zorlukların ve halkın kalp sağlığı konusunda yeterince bilinçlenmemesinin bu yüksek oranlarda etkili olduğunu belirten Prof. Dr. Durdu, “Özellikle düzenli sağlık kontrollerinin ihmal edilmemesi gerekiyor. Erken teşhis ve zamanında müdahale, ölümleri önemli ölçüde azaltabilir.” dedi.
SAĞLIKLI YAŞAM ŞART
Kalp krizinden korunmanın mümkün olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Durdu, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının benimsenmesi gerektiğine dikkat çekti. “Dengeli beslenme, düzenli egzersiz, sigaradan uzak durma ve stres yönetimi, kalp sağlığını korumak için en önemli adımlardır. Risk faktörlerine sahip bireylerin düzenli sağlık kontrollerini yaptırmaları şart. Unutmayalım ki kalbinizi korumak, hayatınızı korumaktır.” ifadelerini kullandı.
Uzmanlar, halkın kalp sağlığı konusunda bilinçlenmesi ve sağlık hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması gerektiğini vurgularken, bireysel önlemlerle bu risklerin azaltılabileceğine dikkat çekiyor.
