ARZU ERDOĞRAL /  HABER ANALİZ

Türkiye tarihinde tanık olunan en büyük ve en tehlikeli ihanet şebekesi FETÖ’nün ikonik ismi ve elebaşı Fethullah Gülen nihayet öldü. Kendi içinde birkaç parçaya bölünmüş durumdaki ihanet örgütünün bundan sonra ne olacağı, kimin tarafından yönetileceği merak ediliyor. 

İhanet şebekesi yıllar boyunca Türkiye’deki tüm devlet birimlerinde, kurum ve kuruluşlarında “sızma, şantaj, rüşvet, bal tuzağı” gibi birçok illegal yöntemle yerleşti ve oraları büyük oranda ele geçirdi. 2010’lu yılların başlarından itibaren devletin hemen yerine sızmış ve ele geçirmiş durumdaki FETÖ, doğrudan devletin/hükümetin yönetimini de ele geçirmek için çeşitli yollar denemeye, hükümeti istifaya zorlamanın yollarını aramaya başladı. MİT kumpası, Gezi olayları, 17/25 krizi gibi FETÖ kaynaklı senaryoların temel amacı mevcut hükümeti devirip, ülke yönetimini bizzat ele geçirmekti.

FETÖ yurt dışına 250 milyar dolar kaçırdı!

Devleti hükümet düzeyinde de ele geçirmek için yaptığı tüm girişimler sonuçsuz kalan ihanet şebekesi, TSK’ya sızdırdığı mankurtları üzerinden, 15 Temmuz 2016’da askeri darbe yapmaya kalkıştı. FETÖ’nün bu darbe girişimine karşı halk, Türkiye’nin darbeler tarihinin tanık olmadığı bir mucizeyi gerçekleştirdi ve milyonlarca kişi sokaklara dökülerek, 252 şehit verme pahasına bu hain girişimi önledi.

İhanet şebekesinin üyeleri gerçi 17/25 süreciyle birlikte yurt dışına kaçmaya, halktan ve devletten çaldığı milyar dolarları ülkeden götürmeye başlamıştı ama 15 Temmuz’daki darbe girişimi başarısız olunca örgüt, yurt dışına hem para hem eleman kaçırma işine hız verdi. 17/25 sürecinden itibaren FETÖ’nün yurt dışına kaçırdığı üye sayısının 30 bin dolayında, kaçırdığı para miktarınınsa 250 milyar dolar büyüklüğünde olduğu tahmin ediliyor.

İşte, örgütte, Gülen’in hastalıklarının artmasıyla son yıllarda iyice gün yüzüne çıkan kavgaların ve bölünmelerin asıl nedeni bu muazzam para! Örgütün halktan ve devletten çalarak kaçırdığı parayı kimin yöneteceği kavgası, son aylarda çok şiddetlenmişti.

FETÖ liderliği için en güçlü aday Mustafa Özcan

Gülen’den sonra örgütün başına kimin geçeceği konusu/sorunu, daha onun ölümünden birkaç yıl önce alevlenmeye başlamıştı. Örgütte bunun için birkaç isim ve cephe bulunuyor. Gülen’in ardından örgütün lideri olmak için şu anda en güçlü adayın Mustafa Özcan olduğu bildiriliyor. Özcan, uzun yıllar Gülen’in en yakınında bulunmuş ve en büyük sırlarını bilen, en pis ve karanlık işlerini yürütmüş Cevdet Türkyolu’nun desteğini de almış durumda.

Cevdet Türkyolu (aynı zamanda Gülen’in yeğeniyle evli olduğundan örgüt içinde ‘Damat’, uzun boylu olduğundan ‘Uzun’ olarak da anılıyor), geçtiğimiz aylarda Mustafa Özcan’la işbirliği yaparak, Gülen’i yıllardır yaşadığı villadan kaçırarak başka bir yere götürmüştü. Gülen son nefesini ‘Uzun Cevdet’ ve Mustafa Özcan’ın kontrolü altında vermiş oldu. Gerçi FETÖ dinsel görünümlü küresel istihbarat yapılanması ama, görüntü bakımından bakılacak olursa, dinsel yapılanmalarda geleneksel bir anlayış var: Tarikat lideri kimin yanında ölürse, liderden sonra onun başa geçme şansı artar. Bu yönüyle Mustafa Özcan, rakiplerine karşı bir üstünlük sağlamış durumda.

ABD’nin adayı Şerif Ali Tekalan

FETÖ’nün başına geçmek için mücadele eden ikinci önemli güç odağı, eski “ağabeylerin” oluşturduğu, “Başyüceler” de denen 12 kişilik “şura”. Gerçi Mustafa Özcan da bu şuranın üyesi ancak son dönemde şuranın kontrolünü Şerif Ali Tekalan’ın ele geçirdiği söyleniyor.

TBMM'de yoğun hafta başlıyor TBMM'de yoğun hafta başlıyor

Aslına bakılırsa FETÖ’nün kontrolünü ele geçirmek için şu aşamada iki ülkenin, Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya’nın çekiştiği gerçeğini belirtmek gerekiyor. Gerçi Gülen ölene kadar ABD’de yaşadı ve o ülke FETÖ için bir tür merkezi üs haline geldi ancak Almanya’da yaşayan Mustafa Özcan, yıllar içinde örgütçülükteki ustalığını gösterdi hem bu ülkede hem de birçok ülkede kendine yakın isimleri “ülke imamlığı” ve diğer yönetim kademelerine getirmeyi başardı. Örgütün para musluğunu büyük oranda elinde tutan Özcan, şura içinde bu yönüyle de bir ağırlığa sahip.

Başyüceler Tekalan’ın yanında fakat…

Ancak ABD’nin desteğini aldığı söylenen Şerif Ali Tekalan ve çevresindeki “ağabeylerin” kolay pes etmesi de beklenmiyor. FETÖ’nün ABD ve dünyanın birçok ülkesinde bulunan üniversiteler ve diğer eğitim kuruluşlarının Tekalan’ın kontrolünde olduğu söyleniyor. “Başyüceler” içindeki eski “ağabeyler” büyük oranda Tekalan’ı destekliyor. Bu isimlerden İsmail Büyükçelebi, Naci Tosun, Erdoğan Tüzün, Harun Tokak, Mustafa Yeşil, Talip Büyük, Suat Yıldırım gibi örgütün ağır topları Tekalan’ın yanında. Şura üyelerinden Almanya imamı Abdullah Aymaz ise Mustafa Özcan’ı destekliyor.

Diğer yandan, İsmail Büyükçelebi, şura içinde Tekalan’ın yanında görünmekle birlikte, Gülen’den sonra örgütün başına geçme niyetini gizlemeyen isimlerden biri. Büyükçelebi, Tekalan’ın tökezlemesini bekleyebilir ya da fırsatını bulup aradan sıyrılarak örgütün başına geçmenin yollarına bakabilir.

Fethullah Gülen’den sonra bir “damat” olur mu?

Diğer yanda, FETÖ’nün perde arkasındaki gerçeklerinden biri de “damatlar”. Aralarında Cevdet Türkyolu, Adam Kalaç, Ahmet Kurucan gibi isimlerin de bulunduğu yaklaşık yarım düzine “damat” bulunuyor örgüt içinde. Fethullah Gülen, kendi erkek ve kız kardeşlerinin kızlarını, örgüt içinde bizzat eğiterek yetiştirdiği bazı parlak öğrencileriyle evlendirmişti. Örgüt içinde bunlara “damat” deniyor.

Gülen’in ardından örgütün başına geçmek için damatlardan Cevdet Türkyolu ya da Ahmet Kurucan’ın girişimde bulunabileceği değerlendiriliyor. Türkyolu gerçi, liderliğin en önemli adaylarından biri olan Mustafa Özcan’la birlikte hareket ediyor ancak süreç içinde yollarının ayrılması durumunda tek başına hareket edip liderliğe oynayabilir. Kurucan ise FETÖ tabanındaki gençlerden destek görüyor; bu desteği kullanıp, örgütün Gülen’den gelen geleneksel öğretisini ve yapısını modernlikle birleştirerek sürdürme iddiasıyla ortaya çıktığında bir başka güç odağı haline dönüşme olasılığı bulunuyor.

Halihazırda FETÖ liderliği için iddia sahibi en az beş kişi/cephe bulunuyor. FETÖ liderliği için ortaya çıkabilecek ya da bir hizip oluşturabilecek durumdaki isimler Mustafa Özcan, Şerif Ali Tekalan, İsmail Büyükçelebi, Ahmet Kurucan, Cevdet Türkyolu şeklinde sıralanabilir.

FETÖ yeni lideri nasıl seçecek?

Örgüt içinde yeni liderin, “Başyüceler” yani şura üyeleri arasında oylama yapmak biçiminde gerçekleşmesi bekleniyor. Şurada 12 üye bulunuyor ve çoğunluğun oyunu alan aday, FETÖ’nün yeni lideri olacak. Tamamı yaşlı ve birbiriyle bir “geçmişe ve hukuka” sahip olan şura üyelerinin çoğunun Şerif Ali Tekalan’ı seçme eğiliminde olduğu söyleniyor.

FETÖ en az üçe bölünür

Ancak liderliğin önemli adaylarından Mustafa Özcan’ın hırslı kişiliğinin, bu seçime rıza göstermesini beklemek saflık olur. Özcan hem para gücüyle hem entrikacı ve muhteris kişiliğiyle şurada sonuç almaya çalışıp kendini tüm örgütün “seçilmiş lideri” haline getirmeye çalışacaktır. Eğer bunu başaramazsa ve şuradan başka bir isim lider olarak çıkarsa, Özcan’ın bu sonuca rıza göstermeyeceği ve ikinci bir lider olarak ortaya çıkması bekleniyor. Üstelik FETÖ’nün “Özcan kolunu” kontrol eden Almanya’nın, bu cazip maşadan kolay vazgeçmesini beklemek de mantıklı değil.

Öte yandan, “damatların” ayrı bir yol tutturup bir grup/hizip oluşturmayacağını da kimse garanti edemiyor. Yani FETÖ bu durumda en az üçe bölünecek gibi.

Editör: Yasin Paşalı