Milliyet 'ten Gürkan Akgüneş Avrupa Birliği Gıda Alarm Sistemi’ne düşen uyarıya göre, Türkiye’den gönderilen narda tolere edilebilir limiti onlarca kat aşan 5 farklı tarım zehri olduğunu yazdı. Hatta 12 yıl önce yasaklanan “fenvalerate” bile o zehirler arasında. Antioksidan açısından en yararlı meyve olan narın, âdeta zehir kokteyline dönüştüğünü anlıyoruz uyarıdan. Peki, bu nasıl oluyor? Çünkü çiftçi, ruhsatlı; yani kullanımına izin verilen tarım zehrini ya eksik ya da yanlış kullandığı için, zararlılara çare bulamıyor. Bunun üzerine de yasaklansa bile bir şekilde ulaşılabilen kimyasallara yöneliyor.

ZEHİR NARIN SUYUNA DA GEÇİYOR

Akgüneş yazısında şu bilgileri verdi: “Daha önce bu köşede yer verdiğim bir çalışma, Ege Bölgesi’nde yetiştirilen her 2 sebze-meyveden 1’inde tarım zehri kalıntısı saptandığını göstermişti. O çalışmada incelenen nar örneklerinde, 11 farklı çeşit pestisit bulunmuştu. Necmettin Erbakan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Çevre Mühendisliği Anabilim Dalı’nda gerçekleştirilen bir yüksek lisans tezi de, nardaki zehrin suyuna da geçtiğini gösteriyor. İncelenen nar sularının bir bölümünde, çocuklar için akut risk yaratabilecek imazalil ve chlorpyrifos kimyasalları saptanmış. Farklı meyvelerden elde edilen 93 meyve suyu örneğinin 25’inde pestisit kalıntısına rastlandığını ve örneklerin 7’sinde yasaklı pestisitler tespit edildiğini de not düşelim.”