Bolivya'da bir grup asker, hükümet binasına zorla girerek darbe girişiminde bulundu. Devlet Başkanı Arce'nin çağrısı üzerine halk sokağa indi. Bastırılan darbe girişiminin ardından Arce halka seslenirken, darbe girişimini yöneten General Zuniga başsavcılığın talebi üzerine gözaltına alındı. Başarısız darbe girişiminin ardından Türkiye'deki darbe girişimi ile kıyaslandığında halkların sokağa inmesi ile darbe dönemleri bitiyor mu? sorusunu yanıtlayan İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Yaşar Hacısalihoğlu "Darbeler dönemi bitti diyemeyiz de en azından darbelerin girişimleri bitmez, öyle diyebiliriz. Ama sonuç itibarıyla halkın duyarlılığı, bugün iletişim çağında özellikle etkileşimin öne çıkması, siyasi zeminde de Türkiye'nin 15 Temmuz'daki büyük direnişinin halkın yaptığı o destansı tepkinin olabildiğince tüm dünyada yankı bulması önemli. Mesela biz Brezilya'ya gidip anlatmıştık 15 Temmuz'dan bir süre sonra. Çünkü orada da FETÖ'nün ciddi faaliyetleri var. Bu açıdan oldukça kıymetli, bu tür deneyimlerin, bu tür siyasi bilincin oluşması açısından değerlendirilebilir. Ama sonuçta şer odaklarının planlarının hedeflerinin içinde her zaman iktidarlarla uğraşmak, onları devirebilmek, darbe ya da darbenin değişik yöntemlerini uygulamak, ekonomi yoluyla, hukuk yoluyla onları değerlendirerek, o açıkları kullanarak toplumsal iç karmaşa çıkartarak, iç cephelerde fitne çıkartarak bu tür faaliyetlerin eksileceğini hiçbir zaman düşünmemek gerekir." dedi.
İletişim çağının olumlu yansıyan yanı
Hacısalihoğlu "Sonuç itibarıyla o ülkelere ilişkin ekonomik ve politik çıkarların bir anlamda beklentileriyle oluşan şer ve hevesler. Ama dediğim gibi özellikle iletişim çağının bir yanıyla da olumlu yansıyan yanı da bu. Artık dünyada her şey her yerinde çok açık bir şekilde yani Gazze'deki soykırımı daha önce haritada Filistin neresidir, kimdir, ne yaşadılar bilmeyen birçok vicdanlı insan, en azından vicdanları körelmemişse, zihni kelepçeli değilse, şimdi büyük bir tepki koyuyor. Dünyanın her yerinden o tepkiler var. O açıdan bu yönüyle bakıyorum ben meseleye." ifadelerini kullandı.
Amerika'nın arka bahçesi olarak gördüğü bir yer
"Peki bu sizce Batı destekli bir darbe girişimi mi?" sorusunu da yanıtlayan Hacısalihoğlu sözlerine şöyle devam etti;
Bolivya'da tabii, daha öncesinde de biliyorsunuz, bu özellikle Elon Musk'ın da adının karıştığı bir durumdu. Oranın hammadde kaynaklarının bu elektrikli otomobillerin hammadde kaynağı açısından çok uygun koşullarla alındığı bir yerdi. Sonra hükümet değişikliği oldu. "Bu kadar kaynaklarımız sömürülüyor" diyerek, hukuki şekliyle buna izin vermeyi istemeyen bir iktidar gelmişti. Sonra bir darbeyle el değiştirdi. O süreçte çok tartışıldı. "Bunun arkasında Musk var mı yok mu?" diye. En sonunda, bu sonradan satın aldığı eski adıyla Twitter'da bir tweet attı ve dedi ki: "Ne olacak, biz dediğimiz her yerde darbe yaparız." Bunu ben yayınladığı zaman hatırlıyorum. Yani 21. yüzyılın en ileri teknolojiyi, işte onun parlak beyinlerinden biriydi. Bizimle de diyaloğu var, gelip gidiyor, sayın Cumhurbaşkanı'yla görüşüyor. Böyle bir tweeti de hatırlıyorum attığını. Dolayısıyla, Güney Amerika, Latin Amerika, Amerika'nın arka bahçesi olarak gördüğü bir yer. Bu çok eski bir başkan doktrinidir. "Bir dönemin hiçbir şekilde Latin Amerika'da, Güney Amerika'da bizim arka bahçemizdir, Amerikan çıkarlarını zedeleyecek bir politik gelişmeye asla izin vermeyiz." Dolayısıyla, bundan bağımsız olmasını düşünemem.