Oruç tutmayı kolaylaştıran besinler neler? Ramazan ayında yeterli ve dengeli beslenmenin oruç tutmayı daha da kolaylaştıracağını belirten uzmanlar, oruç tutmayı kolaylaştıran gıdaları sıralarken uzak durmamız gereken gıdalara da dikkat çekti. İşte o besinler...
Tok tutan besinler
Yumurta: Puanı yüzde 150 olan yumurta; bol miktarda protein, vitamin ve mineral içerir. Tok tuttuğu kadar oldukça besleyici bir gıda olan yumurtaların düzenli tüketilmesi oldukça faydalıdır.
Yulaf: Yulaf, yüksek lif içeriği ve su tutma özelliği sayesinde oldukça doyurucudur. Az kalori içermesine rağmen tok tutma özelliğine sahiptir.
Balık: Balık eti, protein içermesinin yanında, omega-3 ve omega-6 yağ asitleri ile mineral yönünden zengindir. Protein yönünden zengin besinler arasında doygunluk indeksinde en üst sıradadır.
Çorba: Sıvı özellikteki besinlerin mideden çıkışı daha yavaştır. Bu besinler daha uzun süreli tokluk hissi verir.
Kırmızı et: Balık gibi kırmızı et de yüksek protein içeriği sayesinde toklukta etkilidir. Protein yönünden zengin besinler arasında, balık etinden sonra en çok tok tutan besindir.
Yoğurt: Yoğurt; süt proteinleri, kalsiyum içeriği ve probiyotik özelliği sayesinde hem sağlıklı hem de uzun süre tok tutan bir besindir.
Sebzeler: Yüksek hacimli ve düşük kalorili olan brokoli, pırasa, havuç veya karnabahar gibi farklı türlerdeki sebzeler tokluk hissine katkıda bulunur.
Peynir: Özellikle yağ ve karbonhidrat oranı düşük olan peynirler protein yönünden zengindir ve uzun süre tokluk hissi verir.
Baklagiller: Bezelye, fasulye, barbunya veya nohut gibi protein ve lif yönünden zengin baklagiller, uzun süreli tokluk hissi sağlayan besinler arasındadır.
Tam tahıllar: Tam buğday, Çavdar gibi tam tahıllar içeriklerindeki yüksek lif sayesinde beyaz unla kıyaslandığında tok tutucu özellikleri çok daha fazladır.
Uzak durulması gereken besinler
Kızartma çeşitleri: Kızartma yöntemi ile pişirilmiş her türlü yiyecek sağlıklı beslenme önerilerinde yer almamakla birlikte oruç tutarken de tercih edilmemelidir. Çünkü yüksek yağ içeriğine sahip öğünlerden sonra kan şekeri hızlı bir şekilde düşebilmekte; gün içerisinde susuzluk hissi artabilmektedir.
Şarküteri ürünleri: Salam, sucuk, sosis, pastırma gibi şarküteri ürünleri yüksek miktarda yağ ve tuz içermekte, bu nedenle uzak durulması gereken besinler arasında yer almaktadır.
Hamur işi: Kek, poğaça, börek gibi hamur işleri ve beyaz ekmek, tüketildikten sonra kan şekerinin hızlı bir şekilde yükselip daha sonra düşmesine neden olmaktadır. Bu ürünlerin sahur menüsünde yer alması gün içinde daha fazla acıkma hissi yaratabilmektedir.
Çay ve kahve: Sahurda çok fazla çay ve kahve tüketmek vücuttan sıvı kaybını artıracağı için susuzluk hissine neden olacaktır.
Meyve suyu: Meyveler kabuklu ve bütün şekilde tüketilmeli, suyu sıkılmamalıdır. Meyve suyu tüketimi gün içerinde dengeli bir kan şekeri profili sağlamazken; meyve suyunda diyet lifinin olmaması iştah üzerine olumsuz etki göstermektedir.
Kavrulmuş ve tuzlu kuruyemiş: Kabuklu yemişler mutlaka kavrulmamış ve tuzsuz şekilde tüketilmelidir, aksi takdirde susuzluğu tetikleyebileceği unutulmamalıdır.
Yağlı et ürünleri: Genel olarak besinlerin yağ, tuz ve baharat içeriğine dikkat edilmeli; kavurma ve diğer yağlı etlerin tüketiminden kaçınılmalıdır.
İftar nedir?
İftar, Ramazan ayında Müslümanların oruçlu geçirdikleri günün sonunda akşam ezanı okunduktan sonra (güneşin batmasında) yenilen yemektir. İftar, Ramazan'ın dini geleneklerinden biridir ve genellikle bir topluluk olarak, Müslümanların oruçlarını birlikte açmak için bir araya geldikleri şekilde yapılır. Yemek, gün batımına yakın akşam ezanından hemen sonra tüketilir.
İftar sofralarında genel olarak, sahurdakinin aksine biraz daha ağır yemekler bulunur. Geleneksel olarak bazı Müslümanlar, İslam peygamberi Muhammed'e (S.A.V) öykünerek oruçlarını hurma ile açmayı tercih ederler. Hurma olmadığında ise, su ile açarlar.
Maddi imkâna sahip olanların, özellikle fakir kimselere iftar yemeği yedirmesi güzel bir davranış olarak görülür. Peygamber Muhammed de Müslümanları orucunu açacak kimseleri sofralarında bulundurmaya teşvik ettiğinden dolayı bazı Müslümanlar buna son derece önem verirler. Oruç ve iftarların fert ve aile hayatında taşıdığı öneme paralel olarak, İslam toplumlarında öteden beri birçok Ramazan âdeti ortaya çıkmış ve bir dizi iftar geleneği oluşmuştur.
Sahur nedir?
Sahur, sabahın erken saatlerinde, orucun başlamasından önce, yani imsak vaktinden önce Müslümanlar tarafından tüketilmesi sünnet olan son yemektir. Sahur, Ramazan ayında normal günlerdeki geleneksel üç öğünün yerini alır (kahvaltı, öğle ve akşam yemeği). Sahurda genellikle daha hafif olan kahvaltılık yiyecekler tüketilir.
Ramazan ayında Müslüman nüfusunun çoğunlukta olduğu ülkelerde, görevi insanları gece vakti sahur için uyandırmak olan kişiler bulunur. Bu kişilere
musaharati denmektedir. Bu kişiler genellikle davul ve maniler ile sokaklarda gezerek insanları uyandırırlar.
Bu gelenek Endonezya, Bangladeş, Mısır, Suriye, Sudan, Pakistan, Suudi Arabistan, Ürdün ve Filistin gibi ülkelerde hâlâ uygulanmaktadır.
Ramazan ayında Müslümanların oruç tutmadan önce yedikleri son yemek olan sahur, İslami gelenekler tarafından nimetlerin bir faydası olarak kabul edilir. Çünkü oruç tutan kişinin, orucun neden olduğu huysuzluk veya zayıflıktan kaçınmasını sağlar. Müslümanlar, Muhammed Peygamber'in
''Sahur yemeği yiyin, zira sahurda bereket vardır.'' sözü dolayısıyla sahur yemeğine çok önem verirler.
Kaynak:
wiki