Trakya Üniversitesi ev sahipliğinde Balkan Kongre Merkezi'nde "Her Yönüyle Deprem" sempozyumu düzenlendi.

Sempozyumda önemli isimler sunumlar gerçekleştirdi.

O isimlerden biri Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi Müdürü Doç. Dr. Doğan Kalafat'tı.

"DEPREMDEN SONRA DENİZ KENARINA GİDİLMEMELİ"

650x344-1521720469242

"Türkiye'de depremlerin izlenmesi ve deprem oluş düzenleri" konusunda sunum yapan Kalafat Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğuna işaret ederek, deprem tehlikesinin farkında olunması ve gerekli önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.

Kalafat, Marmara Denizi'nde meydana gelebilecek bir depremin çevresindeki 7 ili etkileyeceğine dikkati çekti.
Depremin ardından tsunamilerin oluşabileceği uyarısında bulunan Kalafat, "Marmara'da büyük bir deprem olduktan sonra denizin kenarına gidilmemesi gerektiğini kesinlikle bilmemiz gerek" dedi.
 

Marmara'da beklenen tsunamilerin heyelan kaynaklı olduğunu ifade eden Kalafat, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Marmara Denizi'nin dibinde 3 çukur var, yaklaşık 900-1200 metre civarında. Üzerinde 15-20 metreye yakın alüvyonlar var. Bunlar depremin sarsıntısıyla sallanacak, o heyelan kütleleri denize akacak ve dolayısıyla tsunami oluşacak. Bu tsunamiden korunmak için seyretmek yerine kıyılardan uzaklaşmak lazım."
 

"İSTANBUL'DA BEKLENEN DEPREM 7 ÜSTÜ"

721025Image1

"2011'de Japonya'daki depremin ardından meydana gelen tsunamide Sendai Körfezi'ndeki ölenlerin çoğu yaşlı insanlar. Orada tsunamiye karşın 10 metrelik taşkın duvarları yapılmış ancak tsunami dalgaları 32 metreyi aştı. Orada beklenen 7,5 büyüklüğünde bir depremdi, fakat 9 büyüklüğünde bir deprem oldu. İstanbul'da 7'nin üzerinde bir büyüklükte deprem olacak, bu kesin. Ortalama 7,2 bir deprem bekleniyor, belli hata payları olabilir. Dolayısıyla oluşabilecek bir tsunamiye karşı sahilden uzaklaşmamız lazım, yüksek yerlere gitmemiz gerekli."

YÜCEL YILMAZ: KUZEY ANADOLU FAY HATTI DÜNYANIN EN BÜYÜK FAYLARINDAN

Sempozyumda sunum yapan bir diğer önemli isim de yer bilimci emekli akademisyen Prof. Dr. Yücel Yılmaz'dı.

Yılmaz "Anadolu'da depremler neden oluyor? Edirne'de deprem olur mu?" başlıklı sunumunda Kuzey Anadolu Fay Hattı'ndan boşalan kuvvetin Marmara Denizi'nin açıklarında biriktiğini, bunun İstanbul ve çevresinde depreme neden olacağını söyledi.


Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın dünyanın en büyük faylarından biri olduğuna ve Türkiye'de depremler ürettiğine dikkati çeken Yılmaz en çok merak edilen konulardan birinin "İstanbul ve çevresinde beklenen deprem" oluğunu dile getirdi.

Yılmaz, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Fayın geçtiği düzlemin vadilerde yırtık oluşturduğunu görebilirsiniz. Kollarından birisi İzmit Körfezi'ne, diğeri de Gemlik Körfezi'ne gidiyor. İkisi de Marmara Denizi'nin suları altına gidiyor. Marmara Denizi'nin altına giden fay beklendiği gibi bir İstanbul depremi oluşturacak mı? En çok merak edilen soru bu. 1939'da Erzincan'da deprem oldu, orada enerji boşaldı. Kuvvet o fay boyunca göç etmeye başladı. Bir süre sonra ilerisi kırıldı. Ondan sonra göç ede ede en son Adapazarı çevresindeki iki büyük depremle Marmara'nın önüne kadar geldi."

TÜRKİYE'NİN GÜNEYİNDE DEPREM BEKLENTİSİ

Yılmaz, İstanbul çevresindeki sismik oluşumlara bakıldığında geçmişte bölgede büyük depremlerin görüldüğüne işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tarihsel depremler diyor ki 'Bakın ben burada çok büyük iki deprem zaten yaptım'. Bir tanesi 1530'larda padişahı Edirne'ye göç ettiren büyük deprem. Diğeri de 1760'lardaki deprem, ikisi de çok büyük. Dolayısıyla 200 yılda bir 7'nin üstünde, 100 yılda bir 6'nın üstünde. İstanbul arşivinden o depremler neler yapmış, nokta bazında biliyoruz. Kuzey Anadolu Fay Hattı'ndan boşalan kuvvet Marmara Denizi'nin açıklarında birikiyor. İstanbul çevresini etkileyecek çok büyük bir deprem olacak, İstanbul'u buna hazırlamak lazım."

Doğu Anadolu Fay Hattı'nda da kuzey ve güney yönlü sıkışmalardan kaynaklı kırılmalar ve çok sayıda deprem yaşandığını anlatan Yılmaz  Türkiye'nin güneyinde deprem beklediğini söyledi.

Yılmaz, Edirne ve çevresinde ise riskin düşük olduğunu ancak çevresindeki depremlerin kenti etkileyebileceğini ifade etti.