ELİF ERBAY

28 Haziran'da gerçekleştirilen İran Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda, hiçbir aday yüzde 50'yi geçememişti. En çok oy alan reformist aday Mesut Pezeşkiyan ve muhafazakar aday Said Celili ikinci tura kalmıştı. İkinci turda ise Pezeşkiyan, 16 milyon 384 bin 403 oy alarak yüzde 53,7 oy oranına ulaştı. Celili ise 13 milyon 538 bin 179 oy ile yüzde 44,4'te kaldı.

A348A518 3074 473C 8D16 C7Ffe3884Ec4

Süleyman Arslantaş, İran seçimlerinin sonuçlarını ve süreçte yaşananları değerlendirdi. Arslantaş, "İran çeşitli olaylarda sıkışmış durumda. Halkın biraz nefes alması gerekiyor. 2021'de Mesut Pezeşkiyan'ın adaylığı veto edilmesine rağmen, bu kez veto edilmedi. Halk, başörtüsü konusu, Batı ile olan ilişkiler ve Türkiye gibi komşu ülkelerle olan ilişkiler noktasında daha açık ve net bir şekilde İran'ın rahat bir nefes alması için mesajlar verdi. Halk da tercihini bu yönde kullandı" dedi.

UCM'nin Netanyahu ve Gallant kararına tepkiler UCM'nin Netanyahu ve Gallant kararına tepkiler

Türk kökenini öne çıkarmasa da etkisi büyük!

Arslantaş, İran'daki seçim sonuçlarının bu şekilde ilerlemesine neden olan olaylara dikkat çekti: "Ali Hamaney Tebrizli. Tebriz'in Hamaney kasabasında doğmuş. Keza doktor Mesut Pezeşkiyan da Tebrizli. Bunların Türk kimlikleri öne çıkıyor. Aslında her ne kadar o kimliğini öne sürmese de, orada çok ciddi anlamda bir Türk kökenli, Azeri kökenli seçmen kitlesi var. Buna karşılık, Fars kökenli ve diğer etnik grupları oluşturan seçmen kitlesi ise bir bakıma rehberlik makamının tercihi olan ve radikal diye isimlendirilen cumhurbaşkanı adaylarından bekledikleri sonuçları alamadılar. Artık halk biraz daha savunma ağırlıklı bir İran'dan, refah düzeyini öne çıkaran ve etrafıyla daha iyi ilişkiler geliştiren bir İran arzu ediyorlar."

Arslantaş, Mesut Pezeşkiyan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesini toplumun beklentilerine verilen bir cevap olarak değerlendirdi ve "Bunu bir proje demekten daha çok, toplumun beklentilerine verilen bir cevap olarak görmemiz gerekir. Nitekim, Said Celili de seçim sonuçlarını değerlendirirken "Halkın seçtiği herkese saygı duyulmalıdır ve ona karşı saygı korunmalıdır" gibi ifadelerde bulundu." diyerek İran'daki seçim atmoseferine de değindi.

Seçimin ikinci tura kalmasıyla ilgili de gözlemlerini dile getiren Arslantaş " Burada çok ciddi anlamda bir Azeri seçmen kitlesi olduğunu belirtmek gerekir. Reisi'nin cumhurbaşkanlığı dönemindeki başörtüsü konusu çok ciddi bir sorun oluşturmuştu. Başörtüsüne yönelik baskılar ve muhafızlar gibi uygulamalar toplumda gerilim yaratmıştı.

Birinci turda, Azeri seçmen çoğunlukla sandık başına gitti ve yüzde kırk civarında bir katılım oldu. İkinci tura gelindiğinde, Celili'nin kazanma ihtimalini dikkate alarak, rehberlik makamının seçtiği veya tercih ettiği radikal olarak isimlendirilen kimliğin tekrar cumhurbaşkanı olmaması için, Azeri kökenli olmayan seçmenler de böyle bir tercihte bulundular." dedi.

Sonuç olarak İran'da reformist aday Mesut Pezeşkiyan'ın zaferi, halkın değişim ve rahatlama arzusunun bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Seçimlerin sonuçları, İran'ın iç ve dış politikalarına yönelik beklentilerin de bir göstergesi niteliğinde. Pezeşkiyan'ın Cumhurbaşkanlığı dönemi, İran'ın gelecekteki yönelimi açısından kritik öneme sahip olacak.

Editör: Haber Merkezi