Dilan ve Engin Polat’ın da aralarında bulunduğu kişilere "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme", "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" ve "Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun’a muhalefet" suçlarından haklarında dava açılmıştı.

Dilan ve Engin Polat’ın da aralarında bulunduğu 4’ü tutuklu 28 sanık Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı.

Tutuklu bulunan Engin Polat, Sezgin Polat, Alper Kürşat Polat ve Ahmet Gün duruşma salonunda bulunarak yerlerini aldı. Dilan Polat, Sıla Doğu ve Can Doğu gibi tutuksuz olan diğer sanıklar da duruşmaya geldi. Sanıkların kimlik tespitinin ardından savunmalara geçildi.

ASELSAN, yerli üretim telsizleri paylaştı ASELSAN, yerli üretim telsizleri paylaştı

Engin Polat savunmasında, “Ben ve ailemin yönettiği tüm şirketlerin kazançları yasal yolla elde edilmiş ticari varlıklardır. 10 aydır yalan ve iftiradan dolayı ailemden ayrıyım. İtibarımız ve hayatlarımız paramparça oldu” dedi.

Engin Polat'ın ayrıntılı ifadesi ise şu şekilde:

“Aylardır bu günün gelmesini bekliyoruz. Yasadışı bahis iddiaları ilk önce sosyal medyada başladı. İlk başta ciddiye almamıştım lakin gözaltına alındım. Bu soruşturma evresinde kalıp kovuşturmaya geçmeyeceğini sanarken bugün kara para aklama suçlamasıyla karşınızdayım. İddianamede Kıbrıs'a yasadışı yollarla gittiğim iddia edilmektedir. Eşim ve baldızım ile kısa tatil amaçlı gittik. Derkan Başer ve Veysel Şahin'i tanımıyorum. İddianamede bahis organizasyonlarından aktarılan paranın soğuk cüzdan aracılığıyla yurtdışına çıkardığım iddiası var. Lakin bizim kazançlarımızın hepsi nihai aklama raporunda belirtilmişti. Soğuk cüzdanın ne olduğunu bilmiyorum, böyle bir hesabım olmadı. Türkiye'de güzellik sektöründe öncü firmayız. Hiçbir paravan şirketimiz yoktur. Ben ve ailemin yönettiği tüm şirketlerin kazançları yasal yolla elde edilmiş ticaretten varlıklardır. Türkiye'nin konuştuğu bu davada tüm kriminal raporlar, teknik ve fiziki takipler, şirket adreslerimde ve evlerimizin bahçelerinde yapılan aramalarda bile delil bulunamazken iddianame tanık beyanlarıyla düzenlenmiştir. Çıkarı olarak kişiler tarafından organize edilerek bize kumpas kurulduğunu düşünüyorum. Tanıkların hepsi hükümlü. Bu kişiler medyada çıkan gizli tanığın beyanları üzerine kendilerince çıkarlar sağlamak için beyanda bulunmuşlardır. Cezaevinde kaldığım sürece hükümlülerin sadece dışarı çıkabilmek için sabun yediklerine bile şahit oldum. Bu tanıklar dışarı çıkmak için yalan ifade vermiş olabilir”

Editör: Uğur Kaçar