Son dönemde evlerde oldukça yaygınlaşan robot süpürgelerin, ev içerisindeki sesleri kaydederek güvenlik açıklarına yol açabileceği ifade ediliyor. Bu tür cihazların güvenilirliği, özellikle sosyal medyada paylaşılan görüntülerin ardından sorgulanıyor. Konuyla ilgili şirketler, kullanıcıları rahatlatmak amacıyla açıklamalarda bulunuyor.

Bir grup Maryland Üniversitesi araştırmacısına göre, robot süpürgelerin evdeki sesleri kaydetme potansiyeli bulunuyor. Bu durum, cep telefonları ve evdeki kameralı bilgisayarlar gibi diğer cihazlardaki benzer riskleri akıllara getiriyor.

"VİDEO KAYDI DEVAM EDİYOR"

Bu gelişmeler üzerine, robot süpürgelerin güvenilirliği ve gizlilik ihlali potansiyeli tartışma konusu haline geldi. Şirketler, bu tür cihazların gizlilik açısından hassas verileri kaydetmediğini vurgulayarak kullanıcılarına güvence vermeye çalışıyor. Hatta bazı şirketler, geliştirme amaçlı dağıttıkları robot süpürgelerin üzerine "Video kaydı devam ediyor" gibi uyarılar bile ekliyor.

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı ve Bilişim Uzmanı Doç. Dr. Ali Murat Kırık, robot süpürgelerin ses ve görüntü kaydedebildiğini ancak genellikle sadece süpürgenin kontrolü ve haritalama işlemleri için kullanıldığını ifade ediyor. Ancak, bu tür cihazların kullanıcı gizliliği ve güvenliği konusunda potansiyel riskleri de beraberinde getirebileceğini belirtiyor.

Robot süpürgelerin gizlilik risklerine karşı korunmak için, güvenilir markaları tercih etmek, güncel yazılım güncellemelerini düzenli yapmak ve gizlilik ayarlarını kontrol etmek gerektiğini ifade eden uzmanlar, özellikle kamera ve mikrofon gibi özellikleri kullanmak gerektiğinde devre dışı bırakarak güvenliği artırmanın önemini vurguluyor.

YETERİNCE KORUNMAMASI HALİNDE...

Bilişim Hukukçusu Av. Ömer Yılmaz ise robot süpürgelerin oluşturduğu haritaların bulut ortamında depolandığını ve bu verilerin yeterince korunmaması durumunda korsanların bu verilere erişebileceğini belirtiyor. Bu durumun gizlilik ihlallerini beraberinde getirdiğini ve hukuki açıdan suç teşkil ettiğini ifade ediyor. Özellikle izinsiz ses ve görüntü kaydı gibi durumların Türk Ceza Kanunu kapsamında cezai yaptırımlara yol açabileceğini belirten Yılmaz, üretici ve satıcı şirketlerin sorumlu olduğunu ve mağdurların bu tür durumlarla ilgili hukuki adımlar atabileceğini belirtiyor.