Her ne kadar nadir bir olay gibi görünse de, Gregoryen takvimi nedeniyle ayın 13’ü diğer günlerden daha sık Cuma'ya denk gelir. Ancak bu inanç evrensel değildir. Örneğin, Yunanistan ve İspanyolca konuşulan ülkelerde uğursuz gün Salı 13 iken, İtalya'da 17. Cuma kötü bir gün olarak kabul edilir.

Peki, bu batıl inanç nereden geliyor?

Cuma 13’ün kesin kökenlerini belirlemek zor olsa da, hem Cuma gününün hem de 13 sayısının tarih boyunca bazı kültürlerde uğursuz kabul edildiğini biliyoruz. Charles Panati, Günlük Şeylerin Olağanüstü Kökenleri kitabında, bu inancı İskandinav mitolojisine dayandırır. Yaramazlık tanrısı Loki, Valhalla’daki bir ziyafete izinsiz katılır ve sayıyı 13’e çıkarır. Loki’nin kandırmasıyla, kör tanrı Hodr kardeşi Balder’i öldürür.

Panati’ye göre bu batıl inanç İskandinavya’dan Avrupa’ya yayıldı ve Hristiyanlıkla daha da güçlendi. Özellikle İsa’nın son akşam yemeğinde 13. kişi olan Yahuda’nın ihanet etmesi ve İsa’nın çarmıha gerildiği günün Cuma olması, bu inancı pekiştirdi.

Hristiyan geleneğinde, Cuma’nın uğursuz olduğu inancı daha da eskiye dayanır. Adem ve Havva’nın yasak meyveyi yediği gün, Kabil’in Habil’i öldürdüğü gün, ve Nuh’un Büyük Tufan için gemiye bindiği günün Cuma olduğu söylenir.

Ancak Cuma 13’ün bugünkü anlamıyla talihsizlik getiren bir gün haline gelmesi, 19. yüzyıla dayanır. 1907’de Thomas W. Lawson’ın Friday, the Thirteenth adlı romanı, bu tarih etrafındaki batıl inançları kullanarak borsayı çökerten bir sahtekârın hikayesini anlatır. Bu eser, bu batıl inancı yaygınlaştıran önemli bir etken oldu. 1980’lerde ise Friday the 13th adlı korku filmi serisi, bu inancın pop kültüründe daha da yerleşmesine katkı sağladı.

Cuma 13'ün gerçekten uğursuz olduğuna inanmak kolaydır, ancak hem Cuma gününün hem de 13 sayısının tarih boyunca şans getirdiğine dair inançlar da vardır. Pagan zamanlarda, Cuma gününün dişi ilahlarla güçlü bir bağ kurduğuna inanılırdı. Bu inancın ilk ipucu Cuma gününün adından gelir; bu isim Eski İngilizcede "Frigg günü" anlamına gelir. Frigg, aşk, evlilik ve annelikle ilişkilendirilen güçlü bir İskandinav tanrıçasıdır.

Frigg, evleri ve aileleri koruyan, toplumsal düzeni sağlayan bir tanrıçaydı. Ayrıca kehanet yeteneğiyle doğurganlığı bahşedebilir veya engelleyebilirdi. Frigg’in yanı sıra aşk, doğurganlık ve savaş tanrıçası Freyja da doğurganlık ve savaşların kaderini belirleyen güçlü bir tanrıçaydı.

Ayrıca 13 sayısı, bir takvim yılında gerçekleşen ay ve adet döngülerinin sayısıyla bağlantılı olduğu için pagan kültürlerinde şanslı bir sayı olarak kabul edilirdi. 25.000 yıllık Laussel Venüsü heykelciğinde, hamile bir kadının elinde 13 çentikli bir boynuz tutması bu sayının doğurganlıkla ilişkilendirildiğine dair en eski kanıtlardan biridir.

Meşhur börekçide çıkanlara inanamayacaksınız Meşhur börekçide çıkanlara inanamayacaksınız

Bir itibarın yeniden yazılması

Ancak Hristiyanlık Orta Çağ’da yayılmaya başladıkça, pagan inançları yeni ataerkil düzenle çelişmeye başladı. Cuma gününün ve 13 sayısının kutlanması yasaklanırken, bu günlerin simgelediği aşk, seks, doğurganlık ve büyü kavramları da olumsuz bir anlam kazandı. Özellikle kadın tanrıçalar cadı olarak damgalandı.

Günümüzde Cuma 13 hâlâ pek çok insan tarafından uğursuz olarak görülse de, kadınların tarih boyunca nasıl susturulduğuna dair tartışmalar arttıkça, bu tarihin ve kadın tanrıçaların hikayesinin yeniden yazılması olasıdır.

Taylor Swift-9

Örneğin, ünlü şarkıcı Taylor Swift, 13 sayısının kendisine şans getirdiğini savunuyor. Swift, MTV’ye verdiği bir röportajda, “13’ünde doğdum. 13. Cuma günü 13 yaşıma bastım. İlk albümüm 13 haftada altın madalya kazandı. Her ödül kazandığımda 13. koltukta oturuyordum,” demişti.

Bu tür anlatılar çoğaldıkça, belki de Cuma 13 bir gün korku yerine şansla anılacak.

Editör: Elif Erbay