Avusturya'nın merkez partileri, ülkenin önde gelen aşırı sağ partisinin ulusal oyların büyük bir kısmını kazandığı seçimlerden beş ay sonra bir koalisyon hükümeti kurma konusunda anlaştı.
ÜÇLÜ KOALİSYON
Avusturya'nın muhafazakâr Halk Partisi, (ÖVP) Eylül ayındaki seçimlerde birinci gelen aşırı sağı dışlayan iki merkez partiyle koalisyon hükümeti kuracağını duyurdu.
Modern tarihinin en uzun süre hükümetsiz kalan AB üyesi Alpler'de, Özgürlük Partisi'nin (FPÖ) oyların neredeyse üçte birini alarak tarihi seçim zaferinin ardından aylarca süren müzakerelerde sonunda anlaşmaya varıldı.
Avusturya'nın ilk aşırı sağcı hükümetini kurmak için Eylül ayında ikinci olan FPÖ ile ÖVP arasındaki müzakereler bu ay başarısızlıkla sonuçlandı.
“KAYBEDENLER KOALİSYONU”
ÖVP'nin Eyalet Partisi Başkanı Karl Mahrer, özellikle Avrupa'ya yönelik şüpheci görüşleri ve Rusya yanlısı tutumuyla tartışma yaratan FPÖ lideri Herbert Kickl'i suçladı.
Mahrer Avusturya Televizyonuna verdiği demeçte, "Herbert Kickl'in değiştiğini sanıyordum. Son haftalar, günler ve saatler onun hala bir güvenlik riski olduğunu kanıtladı," dedi.
Bu arada Kickl, partisini iktidardan uzak tutan bir hükümeti "kaybedenler koalisyonu" olarak nitelendirdi ve yeniden seçime gidilmesini talep etti.
“EN ZORLU HÜKÜMET GÖRÜŞMELERİ OLDU”
Ocak ayında ilk hükümet kurma girişimlerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından koalisyon görüşmelerine yeniden başlandı.
ÖVP lideri Christian Stocker, perşembe günü diğer iki partiyle birlikte "Avusturya için şimdi doğru şeyi yapın" başlıklı hükümet programını sundu.
Stocker, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Ülkemizin tarihindeki belki de en zorlu hükümet görüşmelerini yeni tamamladık" dedi.
AB YANLISI KOALİSYON
Üç partili iktidar koalisyonu, Avusturya'nın 1949'dan bu yana ilk koalisyonu olacak.
SPÖ Genel Başkanı Andreas Babler, anlaşmanın sağcı aşırılıkçı FPÖ'nin ülkedeki en önemli kurumlara girmesini engellediğini ve "Avusturya'da hukukun üstünlüğünü ve demokrasiyi güvence altına aldığını" söyledi.
GÖÇ, ANTİSEMİTİZM VE BAŞÖRTÜSÜ SORUNLARI
Yeni hükümetin programına göre, entegrasyon güçlendirilecek, sığınma hakkı alan herkesin antisemitizme karşı olduklarını belirten bir bildiri imzalaması sağlanacak ve "başörtüsüne yönelik anayasal bir yasal yasak" üzerinde çalışılacak.
Stocker, ayrıca mülteciler için aile birleşimini "derhal yürürlüğe girmek üzere" geçici olarak askıya almayı planladığını ve sığınmacı sayısının artması halinde sığınma taleplerini kabul etmeyi durdurabileceğini söyledi.
Polis bu ayın başlarında, yetkililerin "İslamcı saldırı" olarak adlandırdığı olayda, güney Avusturya'da bir gencin ölümcül bıçaklanmasıyla ilgili olarak sığınmacı statüsüne sahip 23 yaşındaki bir Suriyeliyi tutukladı.
Olay, sığınmacılığa karşı sert önlemler alınması yönündeki çağrıların yeniden artmasına yol açtı.
Koalisyonun programı ayrıca AB'nin diğer yerlerinde yaygın olan bir “federal savcılık ofisi” de vaat ediyor. Avusturya son yıllarda bir dizi kapsamlı yolsuzluk skandalıyla sarsıldı.
Programda hükümetin "güçlü ve daha iyi bir Avrupa Birliği'ne bağlı" olduğu vurgulandı.
YENİ ŞANSÖLYE ÖVP LİDERİ CHRİSTİAN STOCKER
Cumhurbaşkanlığı, X'e yaptığı açıklamada, Van der Bellen'in programı "dikkatle kontrol edeceğini" söyledi.
FPÖ, eylül ayındaki yüzde 29'luk artışın ardından, mevcut kamuoyu yoklamalarında yüzde 33'ün üzerine çıkarak ilk sırada yer aldı.
1987'den bu yana dokuz milyonluk ülkeyi yöneten ÖVP, seçmen anketlerinde Eylül ayında aldığı yüzde 26'nın üzerindeki oy oranına kıyasla yüzde 19'un altına düştü.
On binlerce kişi, FPÖ öncülüğünde daha önce yapılan hükümet kurma görüşmelerine karşı protesto gösterisinde bulundu.