Gündem

Anket şirketlerinden "ittifak" yorumları: Seçmen yerel seçimlerden ne bekliyor?

Abone Ol

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, geçtiğimiz hafta sonu Afyonkarahisar Kocatepe Mitingi'nde yerel seçimlere ilişkin açıklamalarda bulunarak, "Her yerde tek başına girecekmişiz gibi çalışma yapıyoruz" ifadesiyle ittifak tartışmalarını başlattı. Ancak Akşener, yerel seçimlerde işbirliğine açık olmasına rağmen tüm siyasi partilere ayrı ayrı girme çağrısı yaptı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise bu çağrıya yanıt vererek, "Bizim nazarımızda ciddiye alınacak bir tarafı yoktur. Seçime ayrı girmek isteyenlerin elinden tutan yoktur" şeklinde konuştu ve Cumhur İttifakı'nın işbirliğini sürdüreceklerini ifade etti.

Öte yandan, Saadet Partisi, Zafer Partisi ve Yeniden Refah Partisi de 2024 yerel seçimlerine kendi adaylarıyla gireceklerini ve ittifak anlayışından uzak olduklarını açıkladılar.

Duvar'dan Didem Mercan'ın haberine göre, bu gelişmelerin ardından anket şirketleri, siyasi partilerin ayrı ayrı yerel seçimlere girmesi durumunda ortaya çıkabilecek tabloyu ve seçmenin bu konudaki tavrını değerlendirdi.

"MUHALEFETTEN BİR ŞEY OLMAZ"

ORC Araştırma Genel Müdürü Mehmet Pösteki, büyük olasılıkla büyükşehirlerde ittifakın olabileceğini ancak İYİ Parti ve diğer partilerin AK Parti ve CHP'ye en yüksekten başlayarak pazarlıklara girişeceklerini belirtti. Ancak bu tutumun İYİ Parti seçmenini, "Muhalefetten bir şey olmaz" düşüncesiyle CHP adaylarına oy vermemeye itebileceğine dikkat çekti.

Her yerde olmasa da büyükşehirlerde ittifak olacağına dikkat çeken Pösteki, şöyle konuştu:

"İYİ Parti ve diğer partiler (Zafer, Yeniden Refah vs) iki büyük partiye (AK Parti ve CHP) en yüksekten pazarlığa başlayacaklarının sinyalini veriyorlar. Ancak bu blöfün tonu (özellikle İYİ Parti’nin) seçmeni 'muhalefetten bir şey olmaz' hissiyatına itiyor. Yani İYİ Parti’nin bu tavrı ittifak olmazsa muhalefete oy vermem diyen seçmeni baştan keskinleştiriyor ve ileride ittifak olsa bile seçmenin en azından önemli bir kısmının CHP adaylarına oy vermemesine sebep oluyor. Tıpkı 3-6 Mart'tan sonra masaya döndüğü halde yaklaşık 5 puanlık İYİ Parti seçmeninin Kılıçdaroğlu'nun dışındaki adaylara oy vermesi gibi."

YENİDEN REFAH PARTİSİ'NİN KARARI AK PARTİ İÇİN SORUN MU? 

Aksoy Araştırma Şirketi kurucusu Ertan Aksoy ise İYİ Parti'nin pazarlığa yüksekten başladığını ve Türkiye'deki siyasi partilerin yerel seçimlerde başarı elde etmek zorunda olduğunu belirtti. Yeniden Refah Partisi'nin tek başına yerel seçimlere girmesinin AK Parti için büyük sorunlar yaratmayacağını söyledi.

"DEVA, GELECEK GİBİ PARTİLERİN GÜCÜ KALMADI"

İYİ Parti’nin aday çıkarması başta büyükşehirler olmak üzere CHP’yi aşırı zorlamayacağına dikkat çeken Aksoy, "İYİ Parti seçmeninin karar sürecinin merkezinde Erdoğan karşıtlığı var. Ona kaybettirmek için, sınırlı bir grup dışında İYİ Parti seçmeninin ezici çoğunluğu CHP adaylarına oy verecektir. Bana göre asıl belirleyici olan HDP’nin aday çıkarıp çıkarmayacağı. Çünkü HDP büyükşehirlerde aday çıkarırsa seçmeni çok az fire ile kendi partisinin adayına oy verecektir. Bu da muhalefetin adaylarını zora sokar. DEVA, Gelecek gibi partilerin ise kime destek verdiğinin bugün itibariyle belirleyici gücü kalmadı" diye konuştu. 

"AKŞENER KENDİNİ CHP'DEN AYIRMAK İSTİYOR"

Rawest Araştırma Genel Müdürü Roj Girasun ise yerel seçimlerin, genel seçimlerin etkilerini yansıtmadığını belirtti. Muhalefetin yaşadığı dağınıklık ve moral bozukluğunun etkili olduğunu vurguladı ve seçim sonuçlarının öngörülebilir olmadığını ifade etti.

Akşener’in 26 Ağustos’ta yaptığı konuşmanın tavsiye mi bağlayıcı mı olduğunun henüz netleşmediğine dikkat çeken Girasun sözlerine söyle devam etti:

"Akşener'in yerel seçimlerin özellikle kilitleneceği İstanbul ve Ankara’da mevcut belediye başkanlarını halen desteklenebileceği gibi bir kanaat taşıyorum. Son cumhurbaşkanlığı seçimlerinde devleti teslim etmeye layık gördüğü bu iki belediye başkanına iki kenti tekrar teslim etmekten uzak bir tutum sergilemesinin izahı zor olacaktır. Pek tabii Akşener’in bu çağrısının bir başka arzusu da kendisini CHP’den ayrıştırma arzusu ve milliyetçi seçmenlere göz kırpması olarak da okunabilir. Ve pek tabii bütün bunların yanında en önemlisi HDP ve seçmenlerinin yerel seçimlerdeki kararı olacaktır. Üçüncü yol stratejilerine ete kemiğe büründüren bir strateji izleyebilecekler mi? Sorulardan biri de bu."