Gündem

Yine yeniden sömürgecilik... Ukrayna, Amerikan sömürgesi olmaya çok yakın

Hukukçu Zeki Arıtürk, ABD’nin Ukrayna’ya çökme planını ve oradaki madenleri halkın çıkarları yerine kendi çıkarları doğrultusunda kullanacağını belirterek, güçlülerin hukukunun hâkim olduğu bir dünyaya doğru evrildiğimizi vurguladı. Arıtürk, Türkiye’nin bu yeni düzende askeri, ticari ve sanayi alanlarında güçlü olmasının gerekliliğine dikkat çekti.

Abone Ol

MERT SAYAN – HABER MERKEZİ

Uluslararası arenada güç dengeleri hızla değişirken, dünya yeni bir düzenin eşiğine geliyor. Özellikle ABD’nin Ukrayna’daki etkisi arttıkça, uluslararası hukukun giderek zayıfladığı bu süreçte, güçlü devletler kendi çıkarlarını dayatıyor.

“YENİ SEVR ANTLAŞMASI GİBİ”

Hukukçu Zeki Arıtürk, günümüzdeki uluslararası durumu değerlendirerek Samimi Haber’e önemli tespitlerde bulundu. Birinci Dünya Savaşı sonrası kaybeden devletlere dayatılan Sevr Antlaşması'nın maddelerinin, günümüzdeki durumu çok daha ağır bir şekilde yansıttığını belirterek; “Sevr Antlaşması'nda sadece toprak kaybı söz konusu değildi, aynı zamanda madenler de kaybediliyordu. Ancak o dönemde, kaybeden devletler özgürlüklerini bir şekilde kazanabiliyorlardı” dedi.

Günümüzdeki duruma atıfta bulunan Arıtürk, Ukrayna örneğini vererek; “Şimdi büyük bir yapıya çökmüş olan Amerikan anlaşmasından bahsediyoruz. Bu tabiri caizse yeni bir Sevr Antlaşması gibi” şeklinde konuştu. 

Arıtürk, Batı medeniyetinin ve ABD’nin artık evrensel insan hakları, demokrasi ve insan hakları gibi temel değerlerden söz edebilecek bir durumda olmadığını vurguladı. Ayrıca, küresel düzeydeki adaletsizliklere dikkat çekerek; “Güçlülerin hukukunun hâkim olduğu bir dünyaya doğru ilerliyoruz. Artık, ölümle tehdit edilip, sıtmaya razı olma noktasına gelindi” diye konuştu.

Ukrayna savaşının arka planını değerlendirirken, Avrupa ve ABD’nin kışkırtıcı rolüne dikkat çeken Arıtürk, ABD’nin Ukrayna’yı NATO’ya dahil etme çabalarını hatırlatarak; “ABD, Ukrayna’yı NATO’ya almak istiyordu. Bu adımın gerekçelerini ise Batı dünyasına şu şekilde sundu: ‘Rusya tehlikesi var, ama asıl önemli olan, Ukrayna’nın Batı’nın uç karakolu olmasıdır’” ifadelerini kullandı. 

ABD’nin bu söylemiyle Batı’yı ikna etmeye çalıştığını belirten Arıtürk, bu adımın ardından Putin'in harekete geçtiğini söyledi.

Arıtürk, aynı zamanda küreselci ve ulusalcı güçlerin arasındaki farklara değindi ve özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın seçimi kazanmasının ardından küreselci düşüncenin değiştiğini ifade etti. 

Trump’ın ABD’nin iç sorunlarına da değinen Arıtürk; “Trump, artık küreselciler gibi düşünmüyor. O, ulusalcıların terk ettiği noktadan itibaren ABD’nin hak ve menfaatlerini korumaya yönelik bir strateji izliyor” dedi. 

ABD İÇİN TEHLİKE ÇANLARI

ABD’nin ekonomik durumuna dikkat çeken Arıtürk; “Amerika, yıllık 600 milyar dolar cari açık veren, trilyonlarca dolar borcu olan, altyapısı bitmiş ve teknoloji açısından sadece savaş sektöründe ilerleyen bir ülke haline gelmiş durumda” şeklinde konuştu.

Arıtürk, ABD’nin mevcut ekonomik ve altyapı sorunlarının ülkenin küresel hegemonyasını tehlikeye soktuğunu ve bu durumun, ABD’nin ulusal çıkarlarını savunmaya yönelik yeni bir döneme işaret ettiğini vurguladı.

Zeki Arıtürk, ABD’nin küresel stratejilerini ve Trump’ın politikalarını değerlendirirken; “Trump söylemleriyle yeniden büyük ABD’yi inşa etmek için geliyor” dedi ve bu sürecin dünya üzerinde yeni bir sömürü düzeni kurmayı amaçladığını belirtti. 

ABD’nin bu dönemde kan kusturup kızılcık şerbeti içtirmeyi hedeflediğini ifade eden Arıtürk, şunları söyledi:

 “Bu yeniden büyük ABD’yi inşa etmenin temelleri, aslında dünya sömürülerek atılacak. Ayrıca, güçlülerin hakimiyetinin pekiştirildiği bu yeni dönemde, ölümü gösterip sıtmaya razı edecek bir noktaya gelindi”.

UKRAYNA ARTIK ABD GÖLGESİNDE

Arıtürk, Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesini de eleştirerek, Putin’in de benzer bir amacın peşinden gittiğini ancak ABD’nin Ukrayna üzerindeki etkisinin arttığını vurguladı. Özellikle Kiev’deki durumu değerlendiren Arıtürk, şöyle devam etti:

“Putin de Ukrayna’ya aynı amaçlarla girmişti fakat şu anda Zelenski’nin karşılaştığı durum, ABD’nin bölgedeki etkisinin artmasıyla farklı bir noktaya evrildi. Artık Kiev’de ABD’nin oturduğundan ve Ukrayna’daki madenlerin, halkın çıkarları için değil, ABD’nin geleceği ve mutluluğu için çıkarıldığından bahsedebiliriz”.

Arıtürk, bu durumda ABD’nin emperyalist bir yaklaşımı benimsediğini ve Ukrayna’nın, ABD’nin çıkarları doğrultusunda şekillenen bir zemine dönüşmeye başladığını savundu. Ayrıca, bu noktada, küresel güçlerin çıkar çatışmalarının, bölgesel halklar üzerinde nasıl derin etkiler yarattığını da gözler önüne serdiğini vurguladı.

“ARTIK GÜÇLÜ OLANIN HUKUKU BELİRLİYOR”

Hukukçu Zeki Arıtürk, uluslararası hukukun mevcut durumunu değerlendirerek önemli bir tespit yaptı. Mevcut durumun hukuken kabul edilemez olduğunu vurgulayan Arıtürk, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bir hukukçu olarak, uluslararası anlamda hukuki değerlendirme yapacak olursak, hiçbir hukuk kuralı bu durumu asla cevaz vermez. Güçlülerin hukukunun hâkim olduğu bir dünyaya doğru evriliyoruz. Bu noktada, uluslararası hukukun eskisi gibi işlediğini söylemek mümkün değil. Çünkü artık güçlü olanın hukuku belirliyor.
 
Türkiye, kendi bölgesinde hem askeri hem ticari hem de sanayi anlamında güçlü olmak zorunda. Artık uluslararası kuralların geçerliliği kaybolmuş durumda. Bu dönemde uluslararası hukuk sizin hakkınızı korumuyor. Siz güçlü olursanız, hukuk sizi koruyor”.