İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi hakkında yürütülen soruşturma tamamlanarak fezleke hazırlanmıştı. Fezleke değerlendirme yapılması için Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmişti. İddianame Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanarak Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmişti.
Davanın görülmesine 4’üncü gününde devam ediliyor
Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine ilk celsesinin görülmesine 4’üncü gününde devam ediliyor. Bakırköy Adliyesi konferans salonunda görülen duruşmaya bir kısım tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı. Duruşmada mahkeme heyeti de yerini alarak duruşmayı başlattı. Duruşmada bugün sanık savunmalarının alınmasına devam edileceği öğrenildi.
“Yenidoğan yoğun bakımdaki epikrizler sadece Fırat Sarı'nındı”
Duruşmanın dördüncü gününde 14. sanık medikal muhasebeci Funda Özen'in savunması başladı.
Yenidoğan yoğun bakımının faturalandırmasını yaptığını belirten Özen, "Dolandırıcılıkla suçlanıyorum ama hiçbir para hareketim yok.
Örgüt varsa da bilmiyorum. Sadece 6 kişiyi tanıyorum. Onlarla da aynı hastanede çalıştığım için biliyorum.
Benim tıbbi bir raporu değiştirmek gibi bir durumum olamaz, basamaklarla bir ilgim yok. Ben faturalandırmayı yapıyorum.
Ben hasta sevki prosedürünün nasıl yapıldığını bilmiyorum.
Hekimler günlük olarak ilaçlarını isterler, eczacı birimi onaylandıktan sonra sisteme otomatik olarak düşer.
Yenidoğan yoğun bakımdaki epikrizler sadece Fırat Sarı'nındı." ifadelerini kullandı.
Funda Özen'in avukatı telefon dinleme kararı bulunmadığını iddia ederek müvekkilinin gelen raporları sisteme yüklediği için sorumlu tutulduğunu belirtti. Özen'in avukatı, "Tapeler usulsüz şekilde elde edilmiştir" diye konuştu.
"Fırat Bey'e ben para gönderiyordum onun bana göndermesinden öte”
Davanın 15. sanığı Renas Kılıç savunma yapmaya başladı.
Mahkeme, Esenyurt Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü'nde çalışan Renas Kılıç'ı dinlemeye başladı.
Renas Kılıç Reyap'ın sahiplerini tanıdığını söyledi. Kılıç ifadesinde şunları söyledi:
"İşçi kadrosundaydım, yarı zamanlı Reyap'ta çalıştım.
Başkan Kemal Deniz Bozkurt özverili çalışmalarım nedeniyle beni memur kadrosuna aldı.
Başkan dedi ki; "Ben seni çok sevdim. Tekrar kazanmak istiyorum, muhtarlarla, özel hastanelerle iletişimimi sağlamanı istiyorum".
Ben de kabul ettim. Hedeflerim vardı. Siyasi olarak da. İşçi olarak başladım tutuklanmadan önce müdür olmuştum.
Reyap'ın sahiplerini tanıyorum, bağım vardı. İhtiyaçları olduğunda bana doktor sorarlardı yönlendirirdim.
Fırat Sarı'yı çocuğum doğduğunda tanıdım.
Esenyurt dışında herhangi bir yere hasta göndermem mümkün değil.
Esenyurt Belediyesi'nde isim yapmak istedim."
Mahkeme Başkanın "Senin işin mi Fırat'ın hastalarını takip etmek?" sorusu üzerine sanık Kılıç, "Takip etmiyorum. Bana ulaştılar, Fırat Beye ulaşamamışlar, o yüzden ulaştım" yanıtın verdi.
Sanık Kılıç, Medisense üzerinden para transferiyle ilgili ise, "Fırat Bey'e ben para gönderiyordum onun bana göndermesinden öte. Onun bana gönderdiği tarih 2019" diye konuştu.
Sanık, "Senin görevin hastanelere hasta göndermek mi?" sorusuna, "Yani bana hasta yakınlarından talep gelirse, hastalar bize ulaşıyor. Bir menfaat elde etmek için değil" yanıtını verdi.