İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan ’Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine ilk celsesinin görülmesine 3'üncü gününde devam ediliyor. Bakırköy Adliyesi konferans salonunda görülen duruşmaya 22’si tutuklu 47 sanık ve tarafların avukatları hazır bulundu.
Duruşma, tutuklu sanık hemşire Cansu Akyıldırım'ın savunmasıyla başladı. Savunması alınan hemşire Cansu Akyıldırım: "Maaşlı çalışan biriyim. Ailem de maddi destek oluyor. Para için kesinlikle dolandırıcılık yapmadım. Böyle bir çete olduğuna da inanmıyorum" dedi.
Akyıldırım, Fırat Sarı ile hesap hareketleri hakkında ise, "Fırat Sarı bana ve hemşirelere toplu motivasyon ücreti atardı. Ben de bu paraları kıdemlerine göre hemşirelere dağıtırdım. Hesap hareketlerindeki para akışı bundan ibaret" ifadelerini kullandı.
Cansu Akyıldırım ifadesine şöyle devam etti
"2023 yılı içerisinde bir gün sabah Fırat Sarı beni aradı bekle bir şey konuşacağız dedi. Fırat Hasan Basri ve ben oturduk. Fırat, Hasan'a 'Yaptın mı gerçekten' dedi. Hasan'da Paraya ihtiyacım var dedi. Bunun üzerine Fırat söylesen yardımcı olurduk dedi. Hasan kredi çektiğini gösterdi. Ortalama 20 kutu kadar curusorf satıp para aldıklarını söyledi.
Ben bu zamana kadar maaşlı çalıştım. Örgüt, çete varlığını kabul etmiyorum. Varsa bile üye değilim. 7 aydır tutukluyum artık bir şeylerin sonuçlanmasını istiyorum. Dosya, medya tarafından dallanıp budaklandı. Basın yanlış ithamlarda bulundu. Böyle bir dosyada adım geçtiği için çok üzgünüm. Fırat Sarı ile 3 yıl ilişkim oldu"
“Fırat Sarı basamağı yüksek göstererek kazanç elde ediyordu”
Cansu Akyıldırım'ın ardından çete üyesi hemşire Çağla Durmuş savunmaya çıktı. Durmuş savunmasında, "Ben herhangi bir örgüte üye değilim. Örgüt olduğunu düşünmüyorum. Hiç bir hastanın ölümüne neden olacak davranışım olmadı. Hastane maaşıyla geçinen bir insanım. Bir sürü borcum var. Hiç bir hastayı ihmal edecek davranışta bulunmadım. Tüm çalışma hayatımda böyleydi" dedi
Ben bıraktım ölüyorsa ölsün şeklindeki dinleme tapesinin sorulması üzerine Cağla Durmuş, "Aslında orada düşünmeyi bıraktım diyorum. Makinede ayarsızlık olduğu için dedim. Bir çıkıp bir azalıyordu değerler. Malzeme sıkıntısı hastaneden kaynaklıdır. Bağcılar Medilife hastanesinde oldu. Sürekli mail atıyordum yönetime." dedi.
Çağla Durmuş savunmasında, "Fırat Sarı basamağı yüksek göstererek kazanç elde ediyordu. Her hastanın sgk ödemesi farklı oluyordu" savunması yaptı.