Hollanda'nın Amsterdam şehrinde 30 Ocak 1984 doğan ve asıl adı Önder Doğan olan Murda, yaşantısının büyük bir çoğunu Hollanda'da geçirmiş. Müzik kariyerinde ilk EP'sini ise 2008 yılında çıkarmıştır.Bizzey, Kraantje Pappie ve Ronnie Flex dahil birçok ünlü isim ve Hollandalı Hip hop sanatçısı ile çalışmalar yapmış, Türkiye'de ise Ezhel ile tanınmıştır.
Çocukluğu merak konusu olan ünlü rapçi nasıl bir evde doğdun sorusuna "Ben çok kültürlü sanata önem veren okumuş anne ve babanın oğlu olarak dünyaya geldim. Annem ve babam her zaman beni bunlarla iç içe büyüttü."
Bu konuda şanslı olduğunu söyleyen rapçi büyüdüğü ev hakkında "O evde sevgi vardı, o evde anlayış vardı, o evde sanat vardı, edebiyat vardı bir insanı doğru bir şekilde besleyecek her şey vardı. Annem babam beni çok sevgiyle büyüttü. Ergenlik çağında bazı sebeplerden dolayı onlardan koparıldım beni korumak için halama yolladılar o dönemde babamın eksikliğini çok hissettim. Çocukluğumdan kalan bütün pozitif duygularımı kaybettim o zamanlar beni çok zorladı. Ama onları hiçbir zaman suçlamadım" dedi.
En güzel terapi baba olmak
Hayatını iki döneme ayıran ünlü rapçi düşüncelerini şöyle ifade etti:
"Hayatımda iki dönem var biri baba olmadan önce biri baba olduktan sonra. Baba olmadan önce kendimle derin savaşlar içindeydim baba olduktan sonra onun verdiği sorumluluk hayatımı değiştirdi. Çocuklarımla geçirdiğim saatler benim için en değerli saatler" dedi. En büyük hayalinin çocuklarına karşı baba olmak olduğunu dile getiren Murda: "Müzik kariyerim benim için geçici çocuklarımdan öte bir şey yok en büyük hayalim onlara iyi layık bir baba olmak."
Evlat acısı çok zor
Yakın bir dönemde 13 günlük kızını kaybeden ünlü rapçi duygularını şöyle dile getirdi:
"Bütün yaşadığım zorlukarı siler geçer evlat acısı asla atlatamayacağım bir acı çok zor, asla iyileşmeyecek bir yara. O her zaman hayatımızın bir parçası olarak kalacak."
Baba albümü hakkında konuşan rapçi: "Baba albümü benim yaptığım son Hollandaca albüm. O albüm sürecinde ben yılbaşı gecesi en yakın arkadaşımı kaybettim. 3 ay sonra aynı hastanede kızım doğdu çok garipti. Bir binada en iyi arkadaşımı kaybedip diğer yandan en değerli varlığımı kazandım ve albümü de baba olmanın sevinci ve bir kardeş kaybetmenin üzütüsüyle yaptım ve ikisine adadım" dedi.
Türk müzik sektöründe önemli bir yer edinen Murda bu müzik piyasasına nasıl geldiğini şu sözlerde anlattı:
"Arkadaşım bana Türkçe bir şey denemek ister misin dedi "eh baba "beatini açtı ve hiç yazmadan nakaratı mırıldanmaya başladım kulağımıza çok güzel geldi ve biz böyle devam ettik. Ezhel'le daha sonra iletişimimiz oldu zaten onun şarkıları hep Hollanda'da çalıyordu. Ezhel bana 2008'den beri senin şarkılarını dinliyorum dedi. Ben de çok şaşırdım bu kadar tesadüf olamaz dedim ve biz öyle birlikte işler yapmaya başladık. Birbirimizi çok iyi anlıyoruz bir kardeşlik bağımız var. Bana çok yol gösterdi ve önümü açtı. Şu an çocuklarıma sunabileceğim hayatta bana büyük bir desteği oldu. "
Ezhel türk müziğinin Messi'si
Ünlü rapçi Ezhel'in müzik piyasasında çok iyi olduğunu şu sözlerle dile getirdi: "O sabah kalkıyor ve şarkı yapıyor ben ise Cristiano Ronaldo gibi oturup kendimi geliştirdim, kendime zaman verdim Ezhel doğal bir yetenek bu insanları elimizin üstünde tuttmamız lazım" dedi.
Bir dönemler şarkılarının uyuşturucu maddeye özendirdiği gerekçesiyle hakkında soruşturma açılan rapçi bu iddiaları reddetti ve şu sözlerle o günleri anlattı: "Büyük bir hayal kırıklığı, bütün şarkılardan üç satır alıp beni ona göre yargılamak benim için hayal kırıklığıydı. Sadece benim başıma gelmediği için süreci biliyordum ama benim için zordu. Sahnelere çıkarken korkuyordum acaba burada sivil var mı? Acaba tutuklanacak mıyım? Doğrusu biraz karanlık kafayla sahneye çıkıyordum."
Uyuşturucuya kesinlikle öznedirmediğini iddia eden ünlü rapçi "100 bölüm kurtlar vadisi izleyip dışarıda adam vurmadıysam o zaman benim şarkılarımı dinleyip de kimsenin uyuşturucu bağımlısı olacağını düşünmüyorum" dedi.
Bu hayattaki en büyük kavgasının kendisi olduğunu dile getiren Murda:
"Uzun seneler boyunca kimsenin beni anlamadığını hissettim, çok yalnızdım. Benim savaşım daha çok içsel bir savaştı. Ben müziği ilk yazmaya başladığımda hayatımdaki deneyimleri doğru şekilde kağıda aktaramıyordum. Yani kendime daha anlam veremediğim için dile getirmek de zordu onun için ben aslında yazmayı ve müziği ordan bir kaçış olarak kullandım. Beni zamanında mutlu eden şeyleri yazmaya başladım, pozitif girdim isyansız girdim bu müziğe" dedi.
