İnsan hakları çalışmalarıyla tanınan Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) bugün yayınladığı 300 sayfalık raporunda İsrail ordusunun (IDF) kasıtlı olarak savaş suçu işlediğini kaydetti.
Raporda, "kurumun yürüttüğü araştırmaya göre, İsrail’in işgal altındaki Gazze Şeridi’nde Filistinlilere soykırım uyguladığı ve uygulamaya devam ettiği sonucuna varmak için yeterli dayanak olduğunu" belirtti.
'İnsan Değilmiş Gibi Hissediyorsun: İsrail’in Gazze’de Filistinlilere Yönelik Soykırımı'
Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard rapora ilişkin açıklamasında "Şok edici bulgularımız uluslararası topluma bir uyarı niteliğinde olmalı. Bu bir soykırım. Hemen durdurulmalı" dedi.
İsrail'in 7 Ekim 2023'ten sonra Gazze'ye düzenlediği saldırılarda can kaybı 44 bin 500'ü geçti, 105 binden fazla kişi de yaralandı. Bir yılı aşkın süredir süren aralıksız saldırılarda Gazze'de yapıların büyük bölümü kullanılamaz hale geldi.
Raporda İsrail'in Filistinlileri topluluk olarak yok etmeyi amaçladığı vurgulanırken IDF'ye silah desteği sağlamaya devam eden ülkelerin suç ortağı olma riskisyle karşı karşıya oldukları uyarısı yapıldı.
Amerikan yapımı silahların Gazze'de "insan haklarının ciddi şekilde ihlal edildiği" vakalarda kullanıldığına dair kanıtlara rağmen ABD ve Almanya'nın İsrail'e silah sağlamaya devam ettiği kaydedildi.
İsrail'e silah sevk eden ülkeler suç ortağı
Callamard, "Halihazırda İsrail'e silah sevk eden ülkeler soykırımı önlemek konusundaki sorumluluklarını ihlal ediyorlar ve suç ortağı olma riskiyle karşı karşıyalar" ifadeleriyle uyardı.
İsrail üzerinde etkiye sahip tüm devletlere, özellikle de "önemli silah tedarikçileri ABD ve Almanya'ya" harekete geçme çağrısında bulunan Callamard, "İsrail'in Gazzeli Filistinlilere uyguladığı vahşet hemen sonlandırılmalı" dedi.
Af Örgütü Gazze'de derhal ateşkes ilan edilmesi ve Hamas'ın kaçırdığı tüm rehinelerin serbest bırakılması çağrısında da bulundu.
Nasıl hazırlandı?
Uluslararası Af Örgütü'nden raporun hazırlanış süreciyle ilgili yapılan açıklamada, İsrail’in Gazze’deki eylemlerini, tekrarlanmalarını ve aynı anda meydana gelmelerini dikkate alarak ve ilk andaki etkileri ile kümülatif ve karşılıklı olarak birbirini kuvvetlendiren sonuçlarını göz önünde bulundurarak yakından ve bütünlüklü olarak incelendiği belirtildi.
Kayıpların ve tahribatın zaman içinde değişen boyutlarının ve şiddetinin göz önüne aldığı vurgulanan raporda ayrıca yetkililerin kamuoyuna yaptıkları açıklamaların da incelendiği bildirildi.
7 Ekim baskını, soykırımı haklı göstermez
Agnès Callamard, “Bu eylemlerin gerçekleştirildiği, önceden var olan mülksüzleştirme, apartheid ve hukuksuz askeri işgal bağlamı göz önüne alındığında, akla yatkın tek bir sonuca ulaşabiliriz: İsrail’in niyeti, Hamas’ı ortadan kaldırma askeri hedefine paralel veya bunu başarmanın bir yolu olarak olsun veya olmasın, Gazze’deki Filistinlilerin fiziksel varlığına son vermektir” değerlendirmesinde bulundu.
Callamard, “Hamas ve diğer silahlı grupların 7 Ekim 2023’te İsraillilere ve diğer uyruklu kişilere karşı işlediği, toplu halde kasten öldürme ve rehin almayı da içeren katliam suçları hiçbir şekilde İsrail’in Gazze’de Filistinlilere yönelik soykırımını haklı gösteremez.” dedi.
İsrail bulgulara yanıt veremedi
İngiltere merkezli Uluslararası Af Örgütü’nün raporu hazırlarken 212 kişiyle görüşme gerçekleştirdiği, saha çalışması yürüttü ve uydu görüntüleri de dahil geniş kapsamlı görsel ve dijital kanıtları incelediği bildirildi.
Ayrıca, İsrail hükümeti ve ordusundan üst düzey yetkililerin ve İsrailli resmi kuruluşların açıklamalarını da analiz ettiği belirtildi.
Uluslararası Af Örgütü pek çok kez bulgularını İsrail yetkilileriyle paylaştığı ancak raporun yayımlandığı tarihe kadar kayda değer bir yanıt almadığı da vurgulandı.