‘Altılı Masa’ sonunda Cumhurbaşkanı adayını açıkladı: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu.

Öncelikle ülkemiz adına hayırlısı olsun diyorum.

Demokrasi ile yönetilen bir ülkede olması gereken oldu ve muhalefet partileri bir araya gelerek (sıkıntılı bir süreç sonrasında) bu ortak paydada buluştular. Bence bu bile demokrasi adına sevindirici bir durum.

Ancak…

Siyaset adına; gelinen noktanın çok da iç açıcı olduğunu söylemek mümkün değil.
…
Düşünebiliyor musunuz?

Altı değişik ideoloji, altı değişik düşünce yapısı ve altı farklı bakış açısı bir araya geliyor ve tek bir noktada buluşuyor: İktidar olmak. Diyelim ki istedikleri oldu.

Sonra?

Cumhurbaşkanı’nın alacağı her karar tartışılacak ve sonuca öyle gidilecek. Bunun ne kadar mümkün olacağına varın siz karar verin. İki ortaklı bir şirkette bile nasıl sorunlar çıktığını ve sonuçlarının neler olduğunu hepimiz biliyoruz.

Ki burada mevzubahis ülke yönetmek…
…

Hızlı karar almak, hızlı hareket etmek, devletin gizlilik gerektiren konularında yetki kullanmak Cumhurbaşkanı’nın temel görevleri arasındadır. Bu bağlamda ve geçmişte yaşadığımız ‘koalisyon’ deneyimlerini göz önüne aldığımızda, altılı masanın başarılı olacağına inancım olmadığını söylemekte bir sakınca görmüyorum. Yanlış anlaşılmasın; kimseye veya hiçbir partiye karşı önyargılı değilim.

Benim önemle üzerinde durduğum konu…

Devletin işlerliğinin hiçbir şekilde sekteye uğramaması…

Önümüzdeki sorunların hızlı bir şekilde çözülmesi…

Dış siyasetteki dik duruşun devam ettirilmesi…

Terör konusunda taviz verilmemesi…

Toplumsal barışın bozulmaması…

Özellikle de deprem tehlikesi konusundaki kararların hızla devreye sokulması…
…

Yukarıda da yazdığım gibi; tüm bunların sekteye uğramaması ‘altı’ ayrı bakış açısında mümkün gibi (keşke mümkün olsa) görünmüyor. Bu insanoğlunun fıtratına uygun bir durum değil. Keşke tüm parti liderleri (özellikle de CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu) kendine güvenip, halkı da arkalarına alarak bu seçime girselerdi. Böylesi bir durumda, kim seçimi kazanırsa kazansın saygı duymak bir boyun borcudur.

Bu bağlamda; geçmiş tecrübelerime dayanarak, ‘Altılı Masa’nın başarılı olamayacağını söyleyebilirim. Çünkü, sadece mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı devirmeyi hedef alan bir ‘ortaklığı’ bu seçmenin tasvip etmeyeceğini, söyleyebilirim.

Bunu seçim sonucunda göreceğiz.
…

Seçmen ne istiyor?

Kendine güvenen, ilkeli, proje üreten, toplumsal uzlaşıyı hedef alan, kadrolarını liyakat sahibi kişilerden seçen, olaylar karşısında dik durmasını bilen, her şeyden de önemlisi; devletin çıkarlarını ve geleceğini her şeyin üstünde tutan bir lider istiyor seçmen…

Emin olun; iktidar olmak için ‘her yolu mübah’ sayan siyasi şahsiyetlerin, seçmen gözünde yeri olmadığını seçim sonrasında göreceğiz. Yine de tüm bu gelişmelerin ülkemiz açısından hayırlara vesile olmasını temenni ediyor; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve bu yarışa tek başına girecek olan diğer adaylara başarılar diliyorum.

…

Ülkemiz adına hayırlısı olsun!..