Beşiktaş tribünlerinde son üç senedir anlamsız bir Uğurcan Çakır tepkisi var. İş o hale geldi ki neredeyse protestonun çıkış nedenini kimse hatırlamıyor bile. Ve tepkinin anlamsız hale geldiğinin farkında değil tribünler…
Önce gerilimin başlangıcını bir hatırlayalım; 6 Kasım 2021, Beşiktaş-Trabzonspor maçı. Siyah beyazlılar kendi evinde yenik durumda. Derken maçın son dakikalarında Souza-Uğurcan arasında gerilim yaşandı. Aksiyon-reaksiyon derken tribünler küfürle devreye girdi. Beşiktaş maçı kaybetti, maç sonu Uğurcan’a küfürlü tepki devam etti, Uğurcan tepki verdi. Mağlubiyet etkisi adrenalin bunlar olağan. Tribünlerin bir sonraki iç saha maçında da tepkisi normal ama bence iş fazla uzadı ve anlamsız hale geldi.
1984’ten beri Beşiktaş tribünlerindeyim, her tribünle olduğu gibi Trabzonspor tribünleriyle ufak tefek olaylar yaşandı. Ama asla kan davası güdülecek olaylar yaşanmadı. Bizim dönemimizde Trabzonspor camiasına yönelik en ağır tezahürat, “Burası leş gibi hamsi kokuyor” oldu. Camiaları gerecek olaylar yaşanmadı.
Beşiktaş tribünleri anlamsız Uğurcan tepkisi yüzünden maçtan kopuyor. Mesela son maçta Trabzonspor son 10 dakika Beşiktaş kalesini ablukaya aldı. O sırada tribünler bestede ya da top Uğurcan’a geldiğinde cılız tepkideydi. Tribünler maçta olsa, Atletich Bilbao maçındaki gibi olsa yeni bir takım olan Trabzonspor o kadar rahat hücum yapamazdı.
Bu arada son iki senedir Uğurcan meselesini kaşıyıp Beşiktaş maçları öncesi ortamı terörize eden “no name” troll hesapları unutmamak lazım. Bu sene “Uğurcan’ın büyüklük—>Beşiktaş tarihi” provokasyonuyla sahne aldılar. Maçtan bir gün önce stat önünden paylaşılan kurgu fotoğraflarla kışkırttılar. Gördüğüm kadarıyla istedikleri etkileşimleri aldılar.
Velhasılı tribünler her Beşiktaş maçında ortalama 6 gol kurtarışı yapan Uğurcan Çakır’a yönelik anlamsız tepkiyi bırakıp takıma odaklanmalı. Trabzonspor maskesi arkasına gizlenen troll hesapların algı oyununa gelmekten vazgeçmeli.