Türkiye'den 15 yayınevi "74. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı"nda yerini aldı
Abone Ol
"Bakü'de bizi el üstünde tuttular"
Basın Yayın Birliği Derneği Yönetim Kurulu üyesi Emrah Kısakürek de Türkiye'nin Frankfurt Kitap Fuarı'nda 2008'de onur konuğu olmasından sonra Türkiye'deki yayıncıların katılımında ciddi bir yükseliş olduğuna vurgu yaparak, "Bakanlığın bu konudaki destekleri arttı. Ayrıca fuarlarda, ülkeler de komşu ziyareti gibi kültür alışverişi yapmaktan memnun oldu." diye konuştu.
Türkiye'nin Bakü'de onur konuğu olmasına da değinen Kısakürek, şunları söyledi:
"Gerçekten bizi el üstünde tuttular. Fuarın en güzel yerini verdiler. Aslında bu, bize ne kadar önem verdiklerini gösteriyor. Onun haricinde Tiflis'te de bu sene konuk ülkeydik. Orada da aynı şekilde ilgi gördük. Zaten neredeyse fuarın dörtte birini Türkiye kaplıyordu. Bu ilişkiler gittikçe artıyor. Bu sene Abu Dabi'de konuk ülke olma durumumuz var. Dün Abu Dabili yetkililerle bir görüşme yaptık. Onlar çok heyecanlıydı. Özellikle Türk kültürünün, Türk filminin, Türk yemeğinin, her şeyin içinde olduğu bir konukluk görmek istiyorlar. Bu onların bizim katılımımızdan duyduğu heyecanı da biraz gösteriyor. Bu bakımdan onun da iyi geçeceğini düşünüyorum."
Emrah Kısakürek, Kültür ve Turizm Bakanlığı katkılarıyla bu yıl Guadalajara'ya da gideceklerine dikkati çekerek, "Guadalajara çok uzak bir yer olmasına rağmen özellikle Türk edebiyatının dışa açılması politikasında çok önemli. Amerika kıtası üzerinde Latin Amerika pazarının şekil aldığı bir yer. Orada da Türk edebiyatına ilgi var. Hatta neredeyse orada bir yayın evimiz var artık, Türk edebiyatı kitaplarını basan ve onları İspanyolcaya çeviren. Bu bakımdan oranın da faydalı olacağını düşünüyorum. Zaten fuarlara giderken hangi fuarın bize faydalı olacağını kendi yayıncı arkadaşlarımız arasında tartışıp öyle talepte bulunuyoruz. Bakanlık da bizi bu şekilde destekliyor. O yüzden hem Bakanlığımıza hem de stant açarken bize katkılarından dolayı İTO'ya çok teşekkür ediyoruz." dedi.
Frankfurt Kitap Fuarı'na en son 2019'da geldiklerini ve salonların dolu olduğunu dile getiren Kısakürek, "Bu sene geçen senelere göre yayıncıları daha heyecanlı gördüm. Ama bu tabii iki senedir uçuş yasakları ve seyahat sıkıntılarından dolayı aslında. Bu sene iki hol yok. Beşinci hol olmamasından dolayı epeyi sıkışmış olmamız lazımdı. Fakat o sıkışıklığı çok hissetmedik. Daha önceki yıllarda dar koridorlardan geçmek sıkıntı olurdu. Bu sene belki pandemi alışkanlığından, biraz geniş tutulmuş salonlar." ifadelerini kullandı.
Emrah Kısakürek, Türkiye'deki bazı yayıncıların bireysel katılım sağladığına işaret ederek, şöyle konuştu:
"Bu da artık buradaki sosyalleşmenin aslında bir gelenek haline geldiğini gösteriyor. İşler online veya gelmeden de halledilebiliyor ama buraya gelmek, arkadaşları görmek önemli hale gelmiş, onu gördüm. Türkiye geçen yıl katılmadı. Katılmadığımız için hem üzüldük hem de bir bakıma biraz sevindik çünkü gerçekten boş koridorlar ve çok az kişinin girdiği bir fuar olduğunu katılan arkadaşlar söyledi. O bakımdan zaten yayıncılarımızın tercihi de bu yöndeydi. Bu yıl daha heyecanla geldik. İTO ile Kültür ve Turizm Bakanlığının destekleri çok önemli. Çünkü pandemi sonrası bir fuara uçak bileti ve stant desteğiyle gelmek yayıncılarımıza bir avantaj sağladı. Burada arkadaşlarımızın çok ciddi randevuları var. Özellikle bizim İstanbul Fellowship programını yapıyor olmamızdan dolayı, 'Fellowship'i ne zaman yapıyorsunuz, ne zaman başlayacak? sorularıyla Türkiye'ye ilgi var. Bu da bizi gururlandırıyor. Fuara tekrar gelmek zaten heyecan vericiydi. O yüzden memnunuz."
"Frankfurt Kitap Fuarı'nın yeni bir forma ihtiyacı var"
Türkiye’den fuara katılan Nar Yayınları Yayın Yönetmeni Tayfur Esen ise Frankfurt Kitap Fuarı'nın da korona sürecinden etkilendiğinin altını çizdi.
Esen, fuarın biraz kan kaybettiğini gördüklerini söyleyerek, şu tespitlerde bulundu:
"Özellikle katılımcı sayısının azalmış olması, uzak ülkelerdeki yayıncıların gelememesi bunda etken. Mevcut hollerin de küçültülmüş olması yine katılımcı sayısının azlığını bize gösteriyor. Bütün bunlara rağmen Frankfurt kendi içinde Avrupalı yayıncıları domine edecek bir yapı olarak öne çıkıyor. Amerika ve Latin Amerika ülkeleri muhtemelen gelip gidecek. Fakat Frankfurt Kitap Fuarı yeni bir form oluşturmazsa mevcut o ağırlığını zannedersem biraz kaybedecek. Yeni birtakım şeyler katabilmesi gerekiyor yayıncıları buraya çekebilmek için. Yayıncıyı eskiden olduğu gibi burada buluşturup, yayıncının geleceğini tartışabileceği bir ortama dönüştürecek bir yapı gerekiyor."
Frankfurt Kitap Fuarı'na yıllardır katıldıklarını aktaran Esen, "Bugüne kadarki bütün izlenimlerimiz çok yoğun bir atmosferin olduğu şeklindeydi ancak bu yoğunluğu doğrusu bu yıl gördüğümüzü söylemek pek mümkün değil." dedi.
Esen, buna karşılık Türkiye sektöründeki matbaacılar açısından çok olumlu gelişmeler olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"Çünkü Avrupalı yayıncılar süreç dolayısıyla Çin'i bırakıp Türkiye'ye yöneldi. Bizim çoğu matbaacımız şu an burada. Hiç gelmeyenler de dahil, burada yer alarak müşteri bulmaya ve Avrupa'ya açılmaya çalışıyorlar. Mevcut kendi müşteri portföylerini ciddi olarak geliştiriyorlar. Yayın sektörü adına çok olumlu şeylerden bahsetmek mümkün olamasa da matbaa sektörü açısından çok olumlu gelişmeler olduğunu özellikle söyleyebilirim. Bakanlığımızın ve İTO'nun ulusal stant temsili noktasında ciddi katkıları var. Bizler burada yine var olmaya çalışacağız, gayret göstereceğiz. Çünkü bu tür bazı olumsuzluklar da yeni fırsatları doğurabilir. Herkes gelemiyor ama daha atomize, daha iyi ilişkiler kurmak belki mümkün olacak. Biz Frankfurt'u belli bir süre daha devam eder görüyoruz. Sonrası ne olur, hep birlikte göreceğiz."
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te Samimi Haber sitemize
abone olun.