Ercan Küçük - Haber Merkezi
EYT kapsamına alınmayan staj ve çıraklık sigortası mağdurları mücadelelerine devam ediyor. Yıllardır emeklilik hakkı için mücadele veren staj ve çıraklık sigortası mağdurları e-Devlet'te yazan işe giriş tarihlerinin SGK başlangıcı olarak kabul edilmesini istiyor.
Samimi Haber’e konuşan Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu Başkanı Selçuk Aydın, 17 dernek, bir federasyon ve 24 temsilcilikle Türkiye’nin yarısında faaliyet yürüttüklerini vurguladı. Aydın, gerek sosyal medya gerek yazılı ve görsel basın gerekse sendikalar ve ticaret odaları gibi kuruluşlarla görüşmeler şeklinde faaliyetler yaptıklarını belirtti. 8 Eylül 1999 öncesi hak gaspına uğradıklarını vurgulayan Aydın, hükümetin soruna mesafeli olduğunu ifade etti. Aydın şunları söyledi:
“Hükümet kanadında şu anda bir ilerleme gözükmüyor. Son yıllarda özellikle aranan eleman sıkıntısı ülkenin geleceği açısından çok önemli. Çünkü Sn. Cumhurbaşkanı dahil olmak üzere bir çok yetkili aranan eleman sıkıntısının had safhada olduğunu iş yerlerinde teknik elemanların maalesef meslek liselerinden yetişmediği ve çıraklık okullarından yetişmediği için sıkıntı yaşadıklarını dile getiriyorlar. Bizler de özellikle bu husus üzerine devam ediyoruz. Meslek liselerinin geliştirilmesi oradaki yapılacak her türlü özlük haklarının iyileştirilmesi konusunda hükümet kanadıyla görüşmelerimiz devam ediyor.
“Hem bizim hem evlatlarımız için”
Staj ve çıraklık mağdurları olarak 8 Eylül 99 öncesinde hak gaspına uğradık. Bizim ellerimize birer sigorta kartı verildi ve bu sigorta kartlarının üzerindeki tarihler maalesef emeklilik sistemi içerisinde başlangıç olarak kabul edilmedi. Bizim mücadelemizde bir taraftan da hem bunun yani bu tarihlerin geçerliliği hususunda mücadele hem de ülkenin geleceği açısından ve şimdiki stajyer ve çırak evlatlarımız açısından da onların geleceğine dair bir mücadele.”
Aydın, Adli tatil ve meclis tatilinin olduğu dönemi de çalışarak geçirdiklerini belirtti. Aydın, siyasi partilerle ve SGK ile yaptıkları görüşmeler hakkında şu ifadeleri kullandı:
"Milletvekilliği, genel başkan seviyesinde parti genel merkezleri ziyaret edilmeye devam edildi. Bunun içerisinde Sayın Özgür Özel’le, yeniden Sayın Fatih Erbakan'la görüşme ve diğer partilerin hemen her birisinin genel başkanıyla görüşmeleri sağladık sağlamaya devam ettik. Meclis çatısı tatile giriyor ama bürokrasi kanadı devam ettiği için bürokrasi kanadında da görüşmeler devam etti. SGK tarafıyla görüşmeler devam edecek.
Ayrıca sendikaların genel yetkilileriyle DİSK, HAK-İş, Türk-İş genel başkanlarıyla görüşüp desteklerini de arkamıza aldık. Özellikle son dönemde Türk-İş, HAK-İş ve DİSK’in sahalarda yapmış oldukları mitinglerde staj ve çıraklık hususunun başlangıç olmasıyla ilgi birçok konuşmaları var. Bunların hepsi arşivlerde kayıtlı.
Biz boş durmuyoruz. Bir taraftan da ulusal medya ve yazılı basında da yer almaya devam ediyoruz. Meclis tatilini bitirdikten sonra bizler de tekrar meclisin içerisinde olup görüşmelerimize devam edeceğiz.”
Aydın, mücadeleleri için mitinglerin önemine de değindi:
“Miting planlarımız var. 15 Eylül'de bir basın açıklamamız var Ankara'dan bütün stajyer ve çırak kardeşlerimiz davetliler. Ekim ayı içerisinde de bir miting planımız var. Mitingler yapılmak zorunda. Çünkü ses getirmenin ve bu konuda baskı oluşturmanın maalesef sadece meclis görüşmeleriyle olmadığını bizzat farkındayız ve görüyoruz.”
Sorumlu EYT’liler değil
Aydın, “İktidar kanadıyla görüştüğünüzde ne tür tepkiler alıyorsunuz?” Sorusuna verdiği cevapta ekonomik krizden EYT’lilerin sorumlu tutulmasına da karşı çıktı. Aydın şu şekilde devam etti:
“Aslına bakarsanız tepki kendi çıkarmış oldukları EYT yasasını vurmakla başlıyorlar. EYT yasasına vurgu yaparak ekonominin bu bozulduğunu dile getiriyorlar. Ama biz ısrarla şunu söylüyoruz; EYT kendi primlerini ödemiş sigorta kasasında birikimlerini yapmış insanların haklarıydı. Ve bu konuyu kesinlikle ve kesinlikle ülke ekonomisine bir zararmış gibi göstermenin bir anlamı yok. Bunu her Türk vatandaşı açık ve net görüyor. Şuna çok dikkat edilmesi gerekiyor: Bizler 8 Eylül 99 öncesinde haklarımızı istediğimiz gibi ülkenin geleceği açısından da bakarsanız bir farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Bu farkındalık özellikle hükümet kanadının son dönemde dile getirdiği aranan eleman sıkıntısı ve ilk ülke ekonomisine nasıl katkı sağlanabilir? Bizim buna getirdiğimiz çözüm önerilerimiz var. Örneğin sigorta sisteminin genişletilmesi. Hali hazırda 1.5 milyon stajyer ve çırak öğrenci var. Bunların her birisi bugün sigortaları başlasa bile 40 yıl sonra emekli olabilecekler. Ama ülke ekonomisine şu şekilde katkı sağlanıyor: Bu öğrenciler yıllık SGK kasasına yaklaşık 150 milyar gibi bir meblağ bırakıyorlar. Eğer sigortaları işverenler tarafından ödenirse.
Milli Eğitim Bakanlığı kasasından herhangi bir şekilde öğrencinin adına bir sigorta yatırılmamış oluyor. Bu da ekstra bir gelire sebep oluyor. Bununla ilgili önerilerimiz var. Ayrıca da 8 Eylül 1999 öncesindeki arkadaşlarımızın da haklarını alabilmesi için; çünkü uzun yıllar geçti üzerinden bu birçok işyeri kapandı, herhangi bir şekilde bunların alınması belki mümkün değil. Bizler de diyoruz ki o dönem içerisinde sizlerin yapmış olduğu kısa kol vadeleri bizim elimize vermiş olduğunuz sigorta kartlarının tescili açısından biz bunları borçlanalım ve normal sigorta başlangıçları olarak kabul edilsin. Yaklaşık olarak da bu insanların 40 milyar gibi bir para girişi sağlanıyor.
Kendi mağduriyetimizin çözümünü de içerisinde sunuyoruz. Zaten slogan haline de geldi. Kendi mağduriyetimizin çözümüyle birlikte kendilerine defalarca sunduk. Tabii ki bakış açıları şu anda ekonomik durum. Sürekli söyledikleri ve markasında EYT’nin olduğunu söyledikleri bir durum var. Ama tabii ki ülke gündemi hızlı değişiyor, erken seçim dillendiriliyor. Dolayısıyla da bu partilerin beklentileri halktan oydur. Halkın beklentisi de çözüme kavuşmamış mağduriyetleridir ve bunların bir an önce çözülmesidir. Bizler de bu konuyla ilgili bizim yanımızda olan bütün vatan sevdalısı partilere destek vereceğimize açık ve net beyan ediyoruz.”