Çin'in başkenti Pekin'de iki gün süren toplantıların sonunda, tüm Filistinli güçler Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) çatısı altında kapsamlı bir ulusal birliğe ulaşma ve geçici bir ulusal uzlaşı hükümeti kurma konusunda anlaşmaya vardıklarını açıkladılar.
Filistinli 14 grubun üst düzey temsilcileri, 21 Temmuz'da başlayan uzlaşı görüşmelerinin ardından , Pekin Diyaloğu’nu imzaladı.
Toplantının sonunda, Filistinli grupların temsilcileri ve Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, hatıra fotoğrafı çektirdi.
Wang Yi, Diyalog Bildirisi’nin önemine dikkat çekerek, “Uzlaşma, Filistinli grupların iç meseledir, ancak aynı zamanda uluslararası toplumun desteği olmadan da başarılamaz” dedi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, bildirinin maddelerine ilişkin basına açıklama yaptı.
Mao, bildiride, geçici ulusal uzlaşı hükümeti kurma, Gazze'nin yeniden inşası, mümkün olan en kısa sürede genel seçimleri düzenleme niyeti ve seçim yasasına uygun yeni "Ulusal Komisyonun" oluşturulması için atılan adımların yer aldığını belirtti.
Çin tarafından açıklanan bildiriye göre, "Geçici Birleşik Liderlik Çerçevesi" yürürlüğe sokulacak. Taraflar, siyasi kararlar alırken bundan fayda sağlanması ve eksiksiz uygulanması için kolektif bir mekanizma kurulacağı bildirildi. Bu mekanizmanın uygulanması için de bir takvim belirlenmesi konusunda da anlaşıldı.
Bildiride, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) bünyesinde tüm grupları kapsayan ulusal birliğin sağlanması konusunda mutabık kalındı.
Bildiride ayrıca, Birleşmiş Milletler (BM) kararlarına uygun olarak başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin Devleti kurmak ve Batı Şeria, Kudüs ve Gazze dahil olmak üzere, Filistin topraklarının bütünlüğünün korunması kararının alındığı belirtilerek, BM öncülüğünde, bölgesel ve uluslararası katılımla bir konferansa ihtiyaç duyulduğu aktarıldı.
Hamas'ın Uluslararası İlişkiler Ofis Başkanı Musa Ebu Merzuk, Çin'de Filistinli gruplar arasında varılan uzlaşının uygulanmasını ve öncekiler gibi kağıt üzerinde kalmamasını, uygulamaya geçirme konusunda başarılı olunması temennisini ifade etti.
Filistin halkının direnişini etkisiz hale getirme ve Filistinlileri topraklarından sürme planının başarısızlığa uğradığını belirten Ebu Merzuk, "Topraklarımızı özgürleştirme ve halkımızın geri dönüşünü sağlama kararlılığımızı sürdüreceğiz." dedi.
Ebu Merzuk, çabaları için Çin'e, aralarında Türkiye'nin de olduğu bazı ülkelere ve gruplara da yanlarında durdukları için teşekkür etti.
Ramallah’taki Filistin yönetiminden yapılan açıklamada da, "Filistin devletinin toprakları olan Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs'ü yönetmesine olanak sağlama yönüne ortak çabaları artırma talebini de memnuniyetle karşılıyoruz." denildi.
Filistin Diyalog Grubundan Sadık ebu Amer de, anlaşmayı ‘temkinli atmosfer’ ifadeleriyle değerlendirerek, anlaşma metninin Filistinlilerin soykırım savaşına karşı en uygun kolektif tepkisini temsil ettiğini belirtti.
Ebu Amer, Gazze Şeridi'ni ulusal projeden ayırma ve kurumlarının meşruiyetini tartıştırma amacına karşı olumlu bir adım olarak gördüklerini bildirdi.
İsrail’in işgali, uluslararası sponsorların desteği ve Filistinlilerin bölünmesinden yararlanarak yürütüldüğüne dikkat çeken Ebu Amer, siyasi ve stratejik bu çabaların sonuçlarını tersine çeviren makul bir uzlaşı olduğunu ifade etti.
Ebu Amer, Bu iyi niyetli fikir birliği ve siyasi iradenin, Filistinlilerin uygulama becerisini aşan zorluklarına rağmen korunması gerektiğini vurgulayarak, yerel, bölgesel ve uluslararası düzeyde bu çabaları sabote eden faktörlere karşı siyasi ve ekonomik bir güvenlik ağının kurumasının önemine dikkat çekti.
Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ise Çin'in katkılarının takdirle karşılandığı ifade edilirken, Filistinli siyasi oluşumların bir araya gelmelerinden ve milli birliğin sağlanmasına yönelik bir bildiri kabul etmelerinden memnuniyet duyulduğu bildirdi.
Birleşmiş Milletler (BM) Sözcüsü Stephane Dujarric ve Genel Sekreteri Antonio Guterres de görüşmelerin uzlaşıyla sonuçlanmasından memnuniyet duyduklarını bildirdi.
Sözcü Dujarric, gelişmeyi Filistin birliğini ilerletmek için "önemli bir adım" olarak nitelendirirken, Guterres, Çin'in ve sürece katılan diğer ülkelerin çabalarını takdir ettiğini belirtti.
Çin öncülüğünde Filistinli gruplar arasında sağlanan anlaşmadan ABD ve İsrail memnun olmadı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Pekin Diyaloğu’nun metnini henüz incelemediklerini belirterek , "Ancak, çatışma sonrası Gazze'nin yönetimi ele alındığında, Hamas'ın bir rolü olamaz." dedi.
Anlaşmaya tepki gösteren İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz ise Mahmud Abbas’ı, Hamas ile işbirliği yapmakla suçladı.
