Türkiye'nin terörden kurtulması yolunda çok önemli bir köşe dönüldü. PKK'nın kurucusu ve hapisteki lideri konumundaki Abdullah Öcalan, örgüte silah bırakma ve fesih kongresini toplama çağrısı yaptı.

Yaklaşık 3 sayfalık çağrı metni iki dilde okundu. Çağrı, bugün İmralı'da Öcalan'ı ziyaret eden ve çağrı metnini getiren 7 kişilik DEM Parti heyetince İstanbul Elite World Otel'de açıklandı. İki dilde okunan çağrının Kürtçesini Ahmet Türk, Türkçesini Pervin Buldan okudu. Çağrıyı otelde onlarca yerli ve yabancı gazeteci ve basın organı izledi.

Sıra dışı hakim Mine Cebeci! Hizmetleriyle farkını ortaya koyuyor Sıra dışı hakim Mine Cebeci! Hizmetleriyle farkını ortaya koyuyor

Sırrı Süreyya Önder'in ilk sözü aldığı basın toplantısı Türkçe ve Kürtçe olmak üzere iki dilde halkı selamlayarak başladı. Metnin 3 sayfa olduğu bilgisinin paylaşılmasının ardından DEM Heyeti ile Abdullah Öcalan'ın elinde çağrı metnini tuttuğu fotoğraf basına servis edildi.

Ekran Görüntüsü 2025 02 27 165504

Teröristbaşı Abdullah Öcalan tarafından yapılan terör örgütü PKK'ya silah bırakma çağrısı, yazılı ve fotoğraflı olarak Türkçe, Kürtçe, Arapça ve İngilizce dillerinde servis edildi.

ÖCALAN'IN AÇIKLAMASI

Öcalan’ın açıklaması şöyle:

"PKK; tarihin en yoğun şiddet yüzyılı olan 20. asrı, iki dünya savaşı, reel-sosyalizm ve dünya genelinde yaşanan soğuk savaş ortamları, Kürt realitesinin inkarı, başta ifade olmak üzere özgürlükler konusunda yasaklardan kaynaklı oluşan zeminde doğmuştur.

Teori, program, strateji ve taktik olarak yüzyılın reel-sosyalist sistem gerçeğinin ağır etkisinde kalmıştır. 1990’larda reel-sosyalizmin iç nedenlerle çöküşü ve ülkede kimlik inkarının çözülüşü, ifade özgürlüğünde sağlanan gelişmeler, PKK’nin anlam yoksunluğuna ve aşırı tekrara yol açmıştır. Dolayısıyla ömrünü benzerleri gibi tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır.

Kürt-Türk ilişkileri; 1000 yılı aşan tarihler boyunca Türkler ve Kürtler, varlıklarını sürdürmek ve hegemonik güçlere karşı ayakta kalmak için gönüllülük yönü ağır basan, hep bir ittifak içinde kalmayı zorunlu görmüşlerdir.

Kapitalist modernitenin son 200 yılı, bu ittifakı parçalamayı esas gaye edinmiştir. Etkilenen güçler, sınıf temelleriyle birlikte buna hizmeti esas bellemişlerdir. Cumhuriyetin tek tipçi yorumlarıyla birlikte bu süreç hızlanmıştır. Günümüzde çok kırılgan hâl alan tarihsel ilişkiyi, kardeşlik ruhu içinde inançları da göz ardı etmeden yeniden düzenlemek esas görevdir.

Demokratik toplum ihtiyacı kaçınılmazdır. Cumhuriyet tarihinin en uzun ve kapsamlı isyan ve şiddet hareketi olan PKK’nin; güç ve taban bulması, demokratik siyaset kanallarının kapalı olmasından kaynaklanmıştır.

Aşırı milliyetçi savruluşunun zorunlu sonucu olan; ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist çözümler, tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamamaktadır.

Kimliklere saygı, kendilerini özgürce ifade edip, demokratik anlamda örgütlenmeleri, her kesimin kendilerine esas aldıkları sosyo-ekonomik ve siyasal yapılanmaları ancak demokratik toplum ve siyasal alanın mevcudiyetiyle mümkündür.

Cumhuriyetin ikinci yüzyılı ancak demokrasiyle taçlandırıldığında kalıcı ve kardeşçe bir sürekliliğe sahip olabilecektir. Sistem arayışları ve gerçekleştirmeler için demokrasi dışı bir yol yoktur. Olamaz. Demokratik uzlaşma temel yöntemdir.

Barış ve demokratik toplum döneminin dili de gerçekliğe uygun geliştirilmek durumundadır. Sayın Devlet Bahçeli'nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihi sorumluluğunu üstleniyorum.

Varlığı zorla sona erdirilmemiş her çağdaş cemiyet ve partinin gönüllü olarak yapacağı gibi devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın; tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir.

Ortak yaşama inanan ve çağrıma kulak veren tüm kesimlere selamlarımı iletirim."