Değerli okurlarım bu hafta lojistik sektöründeki istihdam konusunda yazmak istedim.
Ülkemiz Avrupa'yı Asya'ya bağlayan konumu ile bulunduğu coğrafyada tam bir lojistik merkez olmaya adaydır. İpek Yolu’nun tekrar canlandırılması ile birlikte Avrupa ile Uzakdoğu arasındaki trafik çok daha fazla artacaktır. Dolayısı ile sektördeki istihdam da artacaktır. Bu fırsatı ülkemizin kaçırmaması gerekiyor.
Bunun için yasal düzenlemelerin iş yapmayı biraz daha kolaylaştırılması gerekiyor. Ülkemizde işsizlikten söz ediliyor. Oysa biz lojistikçiler sektörde çalışacak arkadaş bulamıyoruz. Çalışacak insan bulamamak bizim sektörün en büyük sorunlarından birini oluşturuyor. Nedense özellikle gençler lojistik sektörüne mesafeli bakıyor. Hâlbuki önceki yazılarımda da belirttiğim gibi lojistik olmadan hiç bir şey olmaz.
Yaklaşık 15 yıl önce Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) lojistik üniversitelerinin açılmasına öncülük etmişti. Üniversiteli lojistik çalışanlarının artması sektöre beyaz yakalı arkadaşlarımızın kazandırılmasını sağladı. Ancak yine de yeterli değil.
Beyaz yakalı çalışan bulma konusunda olduğu gibi şoför bulma konusunda da benzer sıkıntılar yaşamaktayız. Günümüz gençleri şoförlük mesleğine oldukça mesafeli yaklaşıyor. Hâlbuki şoförlük çok keyifli ve günün şartlarına göre oldukça da kazançlı bir meslek. Evet, kolay bir meslek değil. Kolay bir meslek olduğunu da iddia edemem ama severek yapılabilecek bir meslek olduğunu düşünüyorum. Karavanla seyahat etmeyi seven insanlar bu işi ona benzeterek yapabilirler. Bence şoförlük mesleği, meslek liselerinde ders olarak okutulmalıdır. Böylece sektöre eğitimli arkadaşlar yetişebilir ve işsizliğin azalmasına katkı sağlanabilir.
Sevgiyle kalın