MERT SAYAN – HABER MERKEZİ
Almanya’da hükümetin geleceği, son dönemdeki ekonomik sıkıntılar ve sosyal politikalar ışığında yeniden şekilleniyor. AFD Genel Başkanı’nın sosyal yardımların kesilmesi yönündeki talepleri, ülkede derinleşen ekonomik krizin etkisiyle daha da dikkat çekiyor.
Uluslararası İlişkiler Uzmanı Ali Fuat Gökçe, Samimi Haber’e yaptığı değerlendirmede AFD’nin aşırı sağ milliyetçi bir parti olduğunu belirterek, AFD’nin milliyetçilikten ziyade aşırı sağ politikaları benimseyen bir yapısı olduğunu vurguladı. Avrupa’da yükselen milliyetçilik akımlarına dikkat çeken Gökçe; “AFD’nin oylarını artırabileceğini düşünmüyorum fakat iktidar ortağı olabilir. Bir koalisyonda yer alabilir. Şu an için AFD’nin tek başına iktidara gelme ihtimali düşük” diye konuştu.
“AFD KAZANIRSA NESNEL POLİTİKA İZLEYEBİLİR”
Gökçe, AFD’nin iktidara gelmesi durumunda Almanya’daki yabancı düşmanlığını körükleyebilecek bir politika izleyebileceğini, bu durumun parti taraftarlarını etkileyebileceğini belirtti. Ancak, seçim dönemi propagandalarıyla iktidara geldikten sonra, daha nesnel bir politika izlemelerinin mümkün olabileceğine dikkat çeken Gökçe, AFD’nin seçim sürecinde aşırı sağ vurguları yapsa da iktidara geldiklerinde gerçekçi bir politikaya yönelme olasılığının bulunduğunu ifade etti.
“TÜRKİYE İLE OLAN İLİŞKİLERDE KAYIP OLMAZ”
Gökçe, Türkiye’nin Almanya ile olan ilişkilerinin ekonomik açıdan herhangi bir kayıp yaşanmayacak şekilde devam edeceğini belirtti. Türkiye-Almanya ekonomik ilişkilerinin sürdürüleceğini vurgulayan Gökçe, siyasi ilişkilerde özellikle Avrupa Birliği üyeliği ekseninde bir değişiklik beklemediğini ifade etti. Almanya’daki mevcut siyasi partiler, AFD, Sosyal Demokrat Parti veya Yeşiller Partisi’nin, Türkiye ile olan siyasi ilişkilerde belirli bir duruşa sahip olduklarını ve bunun değişmesinin olası olmadığını söyledi.
Gökçe, Avrupa’da yükselen sağın, özellikle Türk işçileri ve Türk vatandaşları üzerinde yerel düzeyde etkilerinin olabileceğini vurgulayarak; “Bu durumun Türkiye ile olan genel siyasi ilişkilere yansıması mümkün değil. Türkiye-Almanya ilişkilerinin ekonomik olarak etkilenmeyeceğini ve devam edeceğini düşünüyorum. Siyasi açıdan ise ilişkilerin daha sert bir çizgide olacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“MÜSLÜMAN KARŞITLIĞI VAR”
Gökçe, Almanya’daki bazı bölgelerde aşırı sağın Türk karşıtlığı yerine daha çok Müslüman karşıtlığına odaklandığını belirtti. Özellikle Suriyeli mülteciler ve Orta Doğu’dan gelen diğer mültecilerin Almanya’ya gelmesiyle birlikte bu karşıtlıkların arttığını ifade eden Gökçe, bunun da yaşam tarzını etkileyebileceğini söyledi. Ancak, Almanya’ya uzun süre yerleşmiş ve entegre olmuş Türk vatandaşlarına yönelik bir sorun olacağını düşünmediğini ifade etti.
Gökçe, yeni gelen göçmenlerin kabulü ve yerleşmesi konusunda ise tehdit unsurlarının olabileceğine dikkat çekerek; “Özellikle siyasetçiler bu konuda yaptırım uygulama yoluna gidebilir. Ayrıca, halk arasında da bu duruma yönelik tepkilerin olabilme ihtimali var. Yeni gelenlerin bölgesel yerleşimleri konusunda halkın tepkileri artabilir ve siyaset bu durumu şekillendirilebilir” ifadelerini kullandı.
“AFD KOALİSYON ORTAĞI OLABİLİR”
Uluslararası İlişkiler Uzmanı Ali Fuat Gökçe, Almanya’daki siyasi dengeleri değerlendirirken, Hristiyan Demokrat Parti’nin (CDU) daha güçlü bir konumda olduğunu belirtti. Gökçe, Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) özellikle Olaf Scholz’un liderliğinde bazı konularda başarısız olduğunu ifade etti. AFD Genel Başkanı’nın sosyal yardımların kesilmesi yönünde çağrı yapmasının, bu konuda bir kriz yaratmış olduğuna dikkat çeken Gökçe, AFD’nin, Almanya’nın sosyal devlet yapısını eleştirdiğini ve sosyal yardımların azaltılmasını istediğini söyledi. Gökçe, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Almanya hepimizin bildiği gibi tam bir sosyal devlet formunu koruyor. Hatta işsizlere, dezavantajlı gruplara çok net bir şekilde sosyal yardımlar yapan bir ülke. Zaten bu Sosyal Demokrat Parti’nin özünde var. Ama bir de sahadaki gerçeklik var, durum var, orada ekonomik gelişmeler var. Bu halkın oy vermesine bağlıdır. Sosyal demokratlar bu konuda iyi bir, etkili bir propagandayla halkın gönlünü alabilirler. Sanayinin daha iyi dönebilmesi için de kapitale ihtiyaç var. O da Hristiyan demokratların bu konuda biraz daha etkin olabileceğini gösteriyor. Ama ikisi arasında gider gelir gibi duruyor. AFD ya da Yeşiller koalisyon ortağı olabilirler. Hristiyan demokratlarla sosyal demokratlar arasında çok az bir fark var. Birisi kazanabilir”.