Samimi Haber Analiz

Pandemide kopan tahıl zinciri; Ukrayna Rusya savaşı ile dünyanın tahıl ambarına düşen bombalar ve küresel ısınma dünyada bir kıtlığın sinyallerini veriyor.

Belki bugün ya da yarın değil ama kıtlık kapıda!

Çin’in gıda stokladığı belirtiliyor. Yıl sonuna kadar, 266 milyon ton yani küresel mısır rezervinin üçte ikisi Çin’de. Pirinç rezervinin yüzde 60’ı, buğdayın ise yüzde 51’i Çin stoklarında olacak.

GIDA MİLLİYETÇİLİĞİ Pandemi döneminde gündeme gelen gıda milliyetçiliğini, stokçuluktan ayıran nokta ülkelerin tarım politikasında belirleniyor.

Söz gelimi Türkiye önümüzdeki yılın haziran ayına kadarki buğdayı yeterli görürken, bunu 2-3 yıl hatta daha uzun erimli bir stoklamaya gitmesi, gıda stokçuluğu olarak yorumlanıyor.

GIDA ÜRETİMİ DÜNYAYA YETMİYOR MU?

Küresel dünyadaki gıda üretimi aslında insanlığa yetecek seviyede. Hali hazırda, dünyanın 3 aylık tüketimine yetecek gıda var. Sorun paylaşım noktasında başlıyor.

Hal böyle olunca Afrika’nın pastadan aldığı pay azalıyor.

KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Dünyada 828 milyon insanın gıdaya erişimi sorunlu!

Üretimin, tüketimi karşıladığı bir dünyada, nüfusun onda birinin gıdaya erişememesi dağıtımda sorun olduğunun ispatı durumunda.

Küresel ısınma ile görülen kuraklık, gıda üretiminde kendini dağıtım noktasında gösteriyor.

TÜRKİYE KITLIĞA KARŞI NE YAPMALI? Türkiye bir tarım ülkesi ve bulunduğu konum itibariyle de şanslı. Arzda sıkıntı olduğunda ithalat yapan Türkiye orta uzun vadede aynı kıtlık sorunu ile yüzleşecek. Ve Türkiye’nin gıdada en kritik sorunu, ekilebilir topraklarının yüzde 14’ü (ki bu oran giderek artıyor) atıl durumda ve ekilmiyor.

İklim krizinin etkisi ile dünya gıda stokluyor.

Sırada kıtlık mı var!