Gündem

Kılıçdaroğlu’ndan ‘adaylık’ sinyali! Demirel'i örnek verdi...

Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Tekrar genel başkan olmak istiyor mu?" sorusuna yanıt verdi. İmamoğlu ile sürpriz bir görüşme gerçekleştiren Kılıçdaroğlu, "Aktif siyasi hayatımı sürdüreceğim" dedi.

Abone Ol

Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) eski Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Ekrem İmamoğlu ile evinde sürpriz bir görüşme gerçekleştirmişti.

Yapılan görüşme "Kılıçdaroğlu yeniden mi aday olacak?" sorusunu gündeme getirmişti.

Söz konusu iddia T24'ten Murat Sabuncu tarafından Kılıçdaroğlu'na soruldu.

Kılıçdaroğlu, "Tekrar genel başkan olmak istiyor mu?" sorusuna ise "Aktif siyasi hayatımı sürdüreceğim" yanıtını verdi.

Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Ben partide genel başkanlık yapan bir kişi olarak elbette ki siyasetle yakından ilgilenmek zorundayım. Siyaseti göz ardı etmek, Türkiye'nin sorunlarına bakmamak, sorunlar konusunda üretilen çözümleri irdelememe gibi bir lüksüm yok. Bunlarla ilgilenmek zorundayım. Benim böyle bir sorumluluğum var. Bu sorumluluğu elbette yerine getiriyorum. Zaman zaman yazılar yazıyorum. Zaman zaman düşüncelerimi televizyonlarda açıklıyorum.

Vatandaşlarımız geliyor konuşuyorum. Belediye başkanları geliyor. Siyasi partiler geliyor. Sivil toplum örgütleri geliyor. Bazen üniversite öğrencileriyle konuşurken bazıları "Biz siyasetle ilgilenmiyoruz" dediklerinde onlara şunu söylüyorum: Doğrudur siz siyasetle pek ilgilenmiyor olabilirsiniz ama siyaset sizinle ilgileniyor. Çünkü bindiğiniz otobüsün fiyatını siyaset belirliyor, aldığınız ekmeğin fiyatını siyaset belirliyor. Dolayısıyla siz siyasetle ilgilendiğiniz ölçüde siyaset kurumu daha sağlıklı bir yapıya kavuşur, diye onlara da düşüncelerimi aktarıyorum.

"Siyasetin çıkış kapısı yoktur"

Rahmetli Demirel'in dediği gibi, 'Siyasetin giriş kapısı vardır ama çıkış kapısı yoktur.'

Öncelikle aktif siyasi hayatımı sürdüreceğimi söyleyeyim. 10 günde bir felsefeci, tarihçi veya sosyolog, akademisyenlerle bir araya geliyoruz, oturuyoruz. Dört beş saat görüşmeler yapıyoruz. Türkiye'nin içinde bulunduğu tablodan Türkiye'nin çıkmasıyla ilgili düşüncelerim oluyor. Zaman zaman bunları yazıya döküyorum, yazılar yazıyorum. En son yazı Karar'da çıktı. Ahlaksızlığın kurumsallaşmasıyla ilgili altıncı makaleydi o. Bundan sonra da devam edecek. Türkiye ahlaksızlık zemininden çıkmak zorundadır. Çok karanlık bir zemin, çok kaypak bir zemin. Ülkenin geleceği açısından son derece tehlikeli bir zemin. Ahlaki değerleri mutlaka yüceltmek zorundayız. Aksi hâlde sonumuz felakettir."