Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti hükümetinin iktidara geldiği dönemden itibaren Türkiye'yi üreten bir ülkeyken borçlanan bir ülke haline getirdiğini belirtti.

Kılıçdaroğlu, yaşam koşullarının daha da zorlaştığını, son genel seçimlerden bu yana verilen ancak tutulmayan vaatleri eleştirerek, "Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan Erdoğan, laf kalabalığıyla siyaset yapmakla meşgul. İlk 100 gün, koca bir hiç ile geçti" dedi.

"'MÜLAKATI KALDIRACAĞIZ' DEMİŞTİ"

Kemal Kılıçdaroğlu'nun Sözcü gazetesinde yayımlanan yazısından öne çıkanlar şöyle özetlenebilir:

"Saray iktidarı seçim öncesinde birçok vaatte bulundu ve 'ilk 100 gün' planını millete sundu. Ancak bir kez daha, verdiği sözleri yerine getirmedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim öncesi vaatleri yineledi ve 'Mülakatı kaldıracağız' dedi. Ancak seçim sonrası Milli Eğitim Bakanı öğretmen atamalarında mülakat yapılacağını açıkladı. Yani torpil ve adam kayırma devam edecek.

TUTULMAYAN SÖZLER 

  • Memurlara 3600 ek gösterge sözü unutuldu.
  • Öğrencilere ücretsiz internet verilmedi.
  • Yeni evleneceklere evlilik kredisi verilmedi.
  • Ev hanımlarına emeklilik hakkı verilmedi.
  • Bağ-Kur'da emeklilik süresi 7 bin 200 güne indirilecekti, indirilmedi.
  • Gençlere cep telefonu ve bilgisayarda vergi muafiyeti sözü tutulmadı.

ENFLASYON TIRMANMAYA DEVAM EDİYOR 

Bu sözlerin tutulmamasının yanı sıra hayat şartları daha da ağırlaştı. Asgari ücretle geçinen insanlar yoksulluk sınırının altında bir gelire mahkum edildi. Döviz kuru yükseldi ve akaryakıt fiyatları tarihi rekorlar kırdı. Enflasyon rakamları tırmanmaya devam ediyor.

"GELECEK KUŞAKLAR İÇİN BÜYÜK RİSK"

Tüm bu olumsuzluklara rağmen Saray iktidarı bütçesini çıkardı, kanunlarını çıkardı, kararnamelerini çıkardı ve genelgelerini yayımladı. Geçmişte inşa edilmiş değerler satıldı, fabrikalar elden çıkarıldı ve gelecek kuşaklar için büyük bir risk oluşturuldu.

20 yıllık Saray iktidarı, Türkiye gibi üreten bir ülkeyi, borç bulduğunda sevinen ve hayatını borçla sürdüren bir ülke haline getirdi. İşte 'ilk 100 gün'ün özeti budur.

Açıkçası aksini beklememek gerekir, ahlaki ve siyasi meşruiyeti olmayan bir iktidarın elinden başka bir şey de çıkmaz."