İsrail ordusuna ait savaş uçakları ve topçuları, Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine yoğun saldırılarını sivil hassasiyeti gözetmeden savaşın 33'üncü gününün de aralıksız sürdürdü.
Filistin haber ajansı WAFA ve bölgeden gelişmeleri anlık aktaran güvenlir kaynakların bildirdiğine göre, İsrail hava saldırıları, Gazze'nin Nusayrat Mülteci Kampı, Şeyh Zayid Konutları, Tel el-Heva bölgelerinde yoğunlaşırken, Şatı Mülteci Kampı ise hava saldırılarının yanı sıra topçu atışlarının da hedefi oldu.
Nusayrat Mülteci Kampı'ndaki Vehbe Ailesi'nin evini hedef alan İsrail hava saldırısı sonucu, çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti. Saldırıda yaralananlar, Aksa Şehitleri Hastanesine kaldırıldı. Evin enkazından henüz çıkarılmamış kişilerin olduğu belirtildi.
Gazze'nin kuzeyinde Endonezya Hastanesi yakınlarındaki Şeyh Zayid Konutları da İsrail savaş uçaklarının hedefi oldu.
Şatı Mülteci Kampı ve Muhabarat Konutları yakın çevresi, aydınlatma fişekleriyle eş zamanlı olarak İsrail savaş uçakları ve topçularının roket ve bombalarıyla gece boyu sarsıldı.
Gazze'de, Şehd kentinin güneybatısında bulunan Tel el-Heva Mahallesi'ndeki sivillerin oturduğu evler İsrail savaş uçaklarının bombardımanına maruz kaldı. Saldırılarda ölü ve yaralıların olduğu ifade edildi.
İsrail'in Gazze'ye bombardımanı devam ederken çeşitli bölgelerde ilerlemeye çalışan İsrail kara birlikleri el-Kassam Tugaylarının direnişiyle engellendi.
Hamas Hareketi'nin Telegram sayfasından verilen bilgilere göre, kentin kuzeybatı ve güneybatısında yoğun çatışmalar yaşandı. Tel el-Heva bölgesinde bir İsrail askeri aracı hedef alındı.
Filistin direnişinin Şatı Mülteci Kampı sahillerinde bir İsrail hücum botunu bombaladığı belirtildi.
El Aksa Şehitleri Tugayları, kendilerine bağlı savaşçılarının Şeyh Rıdvan bölgesinin batısında bir İsrail askeri aracını roketle imha ettiklerini ve işgal güçleriyle girdikleri çatışmada İsrail saflarında yaralılar olduğunu açıkladı.
İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda can kaybı 10 bin 569'a çıktı
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in devam eden saldırıları nedeniyle yaşanan can kayıpları ve insani krizin boyutlarına ilişkin bilgi verdi.
İsrail'in son 24 saatte gerçekleştirdiği 27 katliamda 241 kişinin daha hayatını kaybettiğini aktaran Kudra, Gazze Şeridi'nde 7 Ekim'den bu yana ölenlerin sayısının 4 bin 324'ü çocuk, 2 bin 823'ü kadın olmak üzere 10 bin 569'a çıktığını belirtti.
İsrail ordusunun saldırılarında 26 bin 475 kişinin yaralandığını aktaran Kudra, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki sağlık çalışanlarına yönelik saldırılarının da arttığını ifade etti.
Ölenlerin yüzde 49'u "güvenli" olduğu iddia edilen Gazze'nin güney bölgelerinden
Kudra, son 24 saatte ölenlerin yüzde 49'unun İsrail ordusunun "güvenli bölge" olarak iddia ettiği Gazze Şeridi'nin güney bölgelerinden olduğunun altını çizdi.
İsrail'in saldırılarında bugüne kadar 193 sağlık çalışanının hayatını kaybettiğini ve 45 ambulansın kullanılamaz hale geldiğini belirten Kudra, İsrail'in şu ana kadar 120 sağlık tesisini hedef aldığını kaydetti.
Hastanelerde sadece yoğun bakım ve ameliyat odalarına elektrik sağlanabiliyor
Hastanelerde sadece acil servislerin yanı sıra yoğun bakım ve ameliyat odaları için jeneratörlerle elektrik vermeye çalıştıklarını söyleyen Kudra, "İşgalci İsrail'in hastanelere yönelik tehdidi artarak devam ediyor. Rantisi Çocuk Hastanesi'nin tahliyesine ilişkin talebini de ısrarla sürdürerek yerinden edilen binlerce hasta ve yaralının hayatını tehlikeye atıyor." dedi.
Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nden İsrail tehditlerinin önüne geçmeleri için hastanelerde varlıklarını göstermeleri çağrısında bulunan Kudra, tıbbi malzeme ve akaryakıt girişi için Gazze Şeridi'ne acil güvenli insani koridorun açılması talebinde bulundu.
Şifa Hastanesi'nde görevli doktordan dünyaya "acil çağrı"
Yeryüzü Doktorları Derneğinden yapılan açıklamaya göre, Dr. Ghaniem, Şifa Hastanesi'nin acil servisinden çektiği videoda son durumu anlatarak dünyaya seslendi.
Dr. Ghaniem, hastanenin sadece acil departmanında elektrik olduğunu, diğer tüm bölümlerinde elektriğin kesildiğini aktardı.
Artık ameliyat yapamadıklarını belirten Ghaniem, "Binada hiç elektrik yok. Çok sayıda insan var burada. Güvenli bir yer bakıyorlar ve hastanenin koridorlarında kalıyorlar. Şimdi hastane de güvenli değil. Eğer yeni yaralı veya hastalar gelirse ameliyat ihtiyaçları varsa artık ameliyat yapamayacağız." dedi.
Acil departmanında daha kaç saat elektrik olacağını bilmediklerine dikkati çeken Ghaniem, "Gazze Sağlık Bakanlığının açıklamasına göre, acil serviste sadece birkaç saatlik elektrik kaldı. Eğer şanslıysam ve bu videoyu gönderebilirsem belki de bu Şifa Hastanesi'nden gelen son videom olacak. Yakıt yok, elektrik yok, internet yok. Bu video sivillerin, hastaların ve sağlık çalışanlarının kurtulabilmesi içindir. Çok acil bir çağrıdır." diye konuştu.
Endonezya Hastanesinin 24 saatlik yakıtı kaldı
İsrail ablukası altındaki Gazze Şeridi'nde bulunan Endonezya Hastanesi Müdürü Atıf el-Kahlut, düzenlediği basın toplantısında, bölgenin kuzeyinde yer alan, yaralı ve hastaların yanı sıra yerinden edilmiş binlerce Filistinlilerin sığındığı Endonezya Hastanesinin çalışma durumuna ilişkin bilgi verdi.
Kahlut, 140 yatak kapasiteli hastanede şu an bekleme odalarında ve koridorlarda yatan yaklaşık 400 yaralı ve hastanın tedavi edilmeye çalışıldığını söyledi.
Ayrıca yerinden edilenlerle Gazze'nin kuzeyinden gelen yaklaşık 5 binden fazla Filistinlinin de hastanede yer aldığını aktaran Kahlut, "Daha önce Endonezya Hastanesindeki çalışmaların durmak üzere olduğu konusunda uyarmıştık. Şu anda bu noktaya geldik, hastane 24 saat içinde tamamen hizmet dışı kalacak." dedi.
Ana jeneratörün durmasının ardından en düşük kapasitedeki jeneratörle hizmet vermeye çalıştıklarını kaydeden Kahlut, halihazırda hayati öneme sahip bölümlerden bazılarının çalışmalarını durdurduğunu ifade etti.
Kahlut, "Eğer 24 saat içinde elektriği çalıştırmak için gerekli yakıt hastaneye ulaştırılmazsa hastanede çalışmalar tamamen duracak; bu da bazı hastaların ölümü anlamına geliyor." diye konuştu.
Nusayrat Mülteci Kampı'na düzenlenen saldırıda 18 kişi öldü
İsrail güçlerinin abluka altındaki Gazze Şeridi'nde yer alan Nusayrat Mülteci Kampı'na düzenlediği hava saldırısında ilk belirlemelere göre 18 Filistinli hayatını kaybetti.
Gazze'deki İçişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, İsrail, Nusayrat Mülteci Kampı'nda Filistinli "Şehhade" ailesinin evini hedef aldı.
Söz konusu saldırıda 18 Filistinli hayatını kaybetti.
Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail saldırısı nedeniyle Filistinli "Şehhade" ailesinin evi yıkılırken, çevredeki binalarda da hasar oluştu.
Sağlık ekiplerinin enkaz altında arama kurtarma çalışmalarını sürdürdüğü, yaralıların ise El-Aksa Hastanesi'ne nakledildiği aktarıldı.
Gazze Şeridi'ndeki elektrik şebekesinin yüzde 70'i tahrip edildi
Abluka altındaki Gazze Şeridi'nde devam eden İsrail saldırıları nedeniyle elektrik iletim ve dağıtım ağlarının yüzde 70'inin zarara uğradığı belirtildi.
Gazze'deki Filistin Enerji Otoritesi Başkanı Celal İsmail, İsrail saldırılarının elektrik şebekesinde yol açtığı hasara ilişkin yazılı açıklama yaptı.
İsmail, açıklamasında, "Bölgedeki elektrik iletim ve dağıtım ağlarının yüzde 70'i tahrip edildi. Hasarın 80 milyon dolardan fazla olduğu tahmin ediliyor." ifadelerini kullandı.
Gazze Şeridi'nde ayrıca ciddi bir yakıt krizi yaşanıyor. İsrail'in, saldırıların yanı sıra elektrik, su, ilaç ve yakıt tedarikinde kesintiler yapması bölgedeki insani koşulları trajik bir duruma sürüklüyor.
Yakıt sıkıntı nedeniyle bir ayı aşkın süredir İsrail saldırısı altındaki hastanelerin bir kısmı hizmet dışı kalmış durumda.
BM: Gazze'yi yaşanılmaz hale getireceğini bilerek askeri operasyon yürütmek savaş suçudur
Birleşmiş Milletler (BM) Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal, "Sistematik olarak sivil konutları ve altyapıyı yok edeceğini, Gazze'yi yaşanılmaz hale getireceğini bilerek askeri operasyon yürütmek savaş suçudur." ifadelerini kullandı.
BM'nin barınma hakları konusundaki özel raportörü Rajagopal, İsrail'in Gazze'ye yönelik sürdürdüğü yoğun saldırılar ve ablukaya ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Gazze'deki sivil konutlara ve altyapıya yönelik, insan hayatını etkileyen korkunç ve kitlesel saldırılara son vermek için dünyanın hemen harekete geçmesi gerektiğini belirten Rajagopal, "Sistematik olarak sivil konutları ve altyapıyı yok edeceğini, Gazze'yi yaşanılmaz hale getireceğini bilerek askeri operasyon yürütmek savaş suçudur." ifadesini kullandı.
Rajagopal, konutların, sivil tesisler ve altyapının sistematik veya yaygın şekilde bombalanmasının uluslararası insancıl hukuk, ceza hukuku ve insan hakları hukuku tarafından şiddetle yasaklandığını belirtti.
İsrail güçleri 2 gazetecinin de aralarında bulunduğu 65 Filistinliyi gözaltına aldı
İsrail güçlerinin işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 2 gazetecinin de aralarında bulunduğu 65 Filistinliyi gözaltına aldığı bildirildi.
Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail güçlerinin Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te gece ve sabah erken saatlerde gözaltı operasyonları düzenlediği aktarıldı.
Bu operasyonlarda, 3'ü kadın 65 Filistinlinin gözaltına alındığı ifade edildi. Gözaltına alınanlar arasında 2 gazetecinin de bulunduğu belirtildi.
Açıklamada, İsrail güçlerinin 7 Ekim'den bu yana gözaltına aldığı Filistinlilerin sayısının 2 bin 280'e çıktığı kaydedildi.
İsrail güçleri, Gazze'deki saldırılarının yanı sıra 7 Ekim'den bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te çeşitli iddialarla Filistinlilere karşı gözaltı operasyonlarını da sürdürüyor.
İsrail güçleri Batı Şeria'da 4 Filistinliyi gerçek mermiyle yaraladı
Yerel kaynaklar, Ramallah yakınlarındaki bir köy ile Beytüllahim kentinde İsrail güçleri ile Filistinliler arasında arbede çıktığını aktardı.
Olaylarda İsrail güçlerinin gerçek mermi kullandığı, Filistinlilerin de taş attığı ifade edildi.
Filistinli sağlık birimlerinden yapılan açıklamada, Ramallah yakınlarındaki köyde 1, Beytüllahim'de ise 3 Filistinlinin gerçek mermiyle yaralandığı aktarıldı.
Ramallah yakınındaki olaylarda yaralanan ve kimliği açıklanmayan Filistinlinin durumunun ağır olduğu kaydedildi.
İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin işgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’teki saldırılarında 7 Ekim'den bu yana 163 Filistinli hayatını kaybetti.
Kassam Tugayları: Gazze'de 8 İsrail askeri aracını imha ettik
Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, Gazze Şeridi'nde İsrail ordusuna ait 8 aracı imha ettiklerini duyurdu.
Kassam Tugaylarından yapılan yazılı açıklamada, Gazze kentinin kuzeyindeki Beyt Lahya bölgesinde İsrail'in 3 tankı, bir zırhlı araç ve bir personel nakliye aracının "Yasin-105" anti-tank roketleriyle vurulduğu belirtildi.
Gazze kentinin güneybatısında da "Yasin-105" anti-tank roketleri kullanılarak İsrail ordusunun 2 tankının imha edildiği kaydedilen açıklamada, ayrıca Beyt Lahya'nın kuzeyinde bir İsrail tankının vurularak kullanılmaz hale getirildiği ifade edildi.
Gazze'deki çatışmalarda öldürülen İsrail askeri sayısı 33'e yükseldi
Abluka altındaki Gazze Şeridi'nde 31 Ekim'den bu yana devam eden çatışmalarda öldürülen İsrail askeri sayısının 33'e yükseldiği bildirildi.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda ölen 2 askerin daha kimliklerini açıkladı.
Söz konusu askerlerin dünkü çatışmalarda öldürüldüğü ifade edildi.
Hamas: Gazze'nin yönetimi Filistin'in özel meselesidir, hiçbir güç bu gerçeği değiştiremez
Hamas Sözcüsü Abdullatif Kanu, Telegram sayfasından yaptığı açıklamada, "Gazze'yi veya topraklarımızın bir kısmını yönetmek; halkımızın, Filistin'in özel meselesidir ve sahadaki hiçbir güç bu gerçeği değiştirmeyi veya kendi iradesini dayatmayı başaramaz." ifadesini kullandı.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby'nin dün Hamas'ın Gazze Şeridi'nin geleceğinde denklemin bir parçası olamayacağı, buradaki yönetim şekline dair istişarelerin devam ettiği yönündeki açıklamalarını değerlendiren Kanu, "Kirby'nin Gazze'de Hamas sonrası durumla ilgili konuşmasının bir hayalden ibaret olduğunu, Filistin halkının direniş güçleriyle kenetlendiğini ve kendi kaderlerini kendilerinin tayin ettiğini" ifade etti.
Kanu, Hamas'ın ulusal bir kurtuluş hareketi ve Filistin halkının temel ayrılmaz bir parçası olduğunu, tüm yasa ve normlara uygun olarak işgale karşı direnme, mücadele etme hakkına sahip olduğunu belirtti.
Hizbullah'tan İsrail'e ait askeri noktaya saldırı
Lübnan Hizbullahı, 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile girdiği çatışmalara ilişkin yeni açıklama yayımladı.
Açıklamada, İsrail'e ait sınır üzerinde yer alan Şumera askeri noktasına "uygun silahlarla" saldırı düzenlendiği ifade edildi.
Hizbullah'ın saldırısından sonra İsrail ordusuna bağlı topçu birlikleri de Lübnan'ın Meys el Cebel ve Blida beldelerinin çevresini vurmaya başladı.