Hamas, İsrail sınırını geçerek 7 Ekim'de başlattığı "Aksa Tufanı" operasyonu ile İsrail'e büyük çaplı bir saldırı gerçekleştirdi. Bu operasyon sırasında İsrail içindeki bir festivale de baskın düzenledi. İsrail ise Hamas'ın saldırısına karşılık hava harekâtı başlattı ve Başbakan Netanyahu savaş ilan etti.
"İRAN SALDIRIYA YARDIM ETTİ" İDDİASI
Operasyon sonrası İran ile ilgili ortaya atılan iddialara göre, İran Hamas'a operasyonun planlanmasında yardım etti. Ancak ABD'li yetkililer, bu iddialara dair herhangi bir kanıt olmadığını belirtirken, İran da bu iddiaları reddetti.
İRAN DA İDDİALARI REDDETTİ
İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Ali Kerimi Makam, İran'ın Hamas'ın İsrail'e saldırısında parmağı olduğu iddialarını reddetti. İranlı yetkili, Hamas'ın saldırısını "meşru müdafaa" olarak niteledi ve Batı medyasında çıkan bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtti.
The Wall Street Journal (WSJ) gazetesinin bir önceki günkü haberinde, İran güvenlik yetkililerinin son birkaç haftadır Hamas'a İsrail'e yönelik saldırılar için yardım ettiği iddia edilmişti. Ancak İran'ın BM Komisyonu'nda yaptığı açıklamada, Filistin'e destek verdiklerini ancak saldırının planlanmasına dahil olmadıklarını vurguladı.
HAMAS VE HİZBULLAH İran
Hamas ve Hizbullah kaynaklarına göre, İran'ın açıklamalarını yalanlayarak, İranlı güvenlik yetkililerinin Hamas'ın İsrail'e cumartesi günü düzenlediği sürpriz saldırının planlanmasına yardımcı olduğunu iddia ediyorlar. İddialara göre, İran Devrim Muhafızları, ağustos ayından bu yana Hamas ile işbirliği yaparak hava, kara ve deniz operasyonlarını planladı. Cumartesi günü gerçekleşen bu saldırının, İsrail'in 1973 Yom Kippur Savaşı'ndan bu yana karşılaştığı en büyük sınır ihlali olduğu ifade ediliyor.
Söz konusu operasyonun detayları ise Beyrut'ta İran Devrim Muhafızları ile Hamas ve Hizbullah gibi İran destekli dört militan grubu arasında gerçekleştirilen toplantılarda belirlendi. Bu gelişmeler, Orta Doğu'da tansiyonun yükseldiği bir dönemde yaşanıyor.
ABD: "SOMUT BİR KANIT YOK"
Ancak ABD'li yetkililer, henüz İran'ın bu saldırıyı yönettiği veya arkasında olduğuna dair somut bir kanıt görmediklerini ifade ediyorlar. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, bu konuda kesin bir kanıt olmadığını belirtirken, Wall Street Journal'a konuşan Avrupalı bir yetkili ve Suriye hükümeti danışmanı da Hamas ve Hizbullah kaynaklarıyla aynı bilgiyi doğruluyorlar.
NE OLMUŞTU?
Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlatmıştı.
Gazze'den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, Filistinli silahlı gruplar Gazze-İsrail sınırındaki Beyt Hanun-Erez Sınır Kapısı'na baskın düzenleyerek burayı ele geçirmişti.
Silahlı gruplar daha sonra buradan İsrail içindeki yerleşim yerlerine girmiş, İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırı başlatmıştı.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze'ye saldırılarında 493 kişinin hayatını kaybettiğini, 2 bin 751 kişinin yaralandığını açıklamıştı.
İşgal altındaki Batı Şeria'nın çeşitli kentlerinde ise İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu 15 Filistinli yaşamını yitirmişti.
İsrail basınında, saldırılarda şu ana kadar 700'den fazla İsraillinin hayatını kaybettiği, 2 bin 315 kişinin yaralandığı belirtilmişti.
Öte yandan bugün ise (9 Ekim 2023) İsrail hükümeti, Gazze Şeridi'ni tam bir abluka altına alacağını açıkladı. Yapılan resmi açıklamada, "Elektrik, yiyecek, yakıt gibi hiçbir şeyin girişine izin verilmeyecek. Tüm faaliyetler durdurulacak" ifadeleri kullanıldı.