Dosyayı inceleyen İstinaf Mahkemesi, verilen birleştirme kararını bozdu. Bu gelişmelerin ardından, Küçükçekmece 3. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi, Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne dilekçe sundu. Dilekçede,
"3 Haziran günü duruşma salonu ile kalem arasındaki koridorda, sanık Dilan Polat'ın avukatı Hüseyin Kaya'nın mahkeme hakimini mübaşire sorduğu" belirtildi.
Dilekçenin devamında
"Avukat Hüseyin Kaya dosya hakkında bir şeyler söylemek istediğini, tutukluluğun devamına gerekçe olarak gösterilen üst haddin neyi ifade ettiğini sorduğunda kendisine yasada yazdığını beyan etmemden sonra taleplerinin reddedildiğini, yazılması gereken müzakerelerin yazılmadığını beyan ederek odamda görüşmek istediğini belirtmesi karşısında 'hiçbir şekilde avukatlarla hiçbir dosyayı odamda görüşmediğimi ve odama kabul etmediğimi' beyan ettim. 'Yapacak bir şey kalmadı sizi HSK'ya şikayet edeceğim' dedi. Bu aşamadan sonra şahsım yönünden mutlak surette tarafsızlığımdan şüpheye düşüldüğü bu aşamadan sonra ne karar verirsem vereyim tarafların hiçbir şekilde memnun olmayacakları, kararlarda tarafsızlığıma şüphe olarak bakacakları, hatta tarafsızlığımı kabul etmeyecekleri, şahsımın ve yargının tarafsızlığından şüpheye düşülmesinin olumsuz intibaalar bırakacağı değerlendirilmiş olup davadan çekilmiş bulunmaktayım. Çekilme talebinin kabulü ile dosyaya bakacak başka bir hakimin görevlendirilmesini talep ederim" ifadelerine yer verdi.
Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi, dosyanın aynı mahkemeye iadesine ve Dilan, Engin, Sezgin Polat'ın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.