Kültür Sanat

Osmanlı'nın gözde fabrikası şimdilerde içler acısı...

Abone Ol

Osmanlı döneminde feslerin dayanıklılığını artırmak amacıyla kurulan ve sanayileşmenin en önemli sembollerinden biri haline gelen Dinkhane, günümüzde harabe halinde ziyaretçilerini ağırlamayı bekliyor. 1832 yılında Kocaeli'nin Başiskele ilçesinde kurulan bu tarihi yapı, Osmanlı padişahı Sultan II. Mahmud’un emriyle inşa edilmişti. Feshane’de üretilen fesler, İzmit’e getirilerek burada dayanıklılığı artırıcı dinkleme işlemine tabi tutuluyordu.

Tunuslu Ustaların Emeği İzmit'te Hayat Buldu Araştırmacı-yazar Emin Öztürk, Dinkhane’nin kuruluş sürecine dair ilginç detaylar paylaştı. Öztürk’e göre, Sultan II. Mahmud döneminde fes kullanımının artmasıyla birlikte Osmanlı İmparatorluğu, fes ithalatını azaltmak için kendi üretim süreçlerini kurmaya karar verdi. 1831’de Feshane, Mimarbaşı Altunizade İsmail Zühtü Paşa’nın öncülüğünde İstanbul’da faaliyete geçti ve Tunus’tan getirilen 23 usta, Bursa’dan gelen 15 kalfa ile fes üretimi başladı.

Ancak Tunuslu ustalar, İstanbul'un suyunun feslerin rengini etkilediğini düşünerek, en uygun su kaynağı için İzmit’e gönderildi. İncelemeler sonucunda Kirazdere suyunun dinkleme işlemi için ideal olduğu belirlendi ve bu bölgeye bir dinkhane inşa edildi. Öztürk, “Yapı için kullanılan keresteler Samanlı Dağları'ndan, taşlar ise İzmit yakınındaki eski bir saraydan temin edildi” ifadeleriyle, yapının inşasında gösterilen özeni vurguladı.

Osmanlı’nın Sanayileşme Hamlesinin Kilit Noktasıydı İlk olarak iki katlı inşa edilen Dinkhane’nin üst katında memur odaları ve kahve ocağı, alt katında ise ahır, depo ve mahzen bulunuyordu. Ayrıca yapı içinde dört büyük çark ve her bir çarka bağlı ikişer tokmak, büyük bakır kazanlar, havuzlar ve kurutma alanları da yer alıyordu. İstanbul'dan gemilerle gelen fesler, rıhtımdan hamallar eşliğinde Dinkhane'ye taşınıyor ve günde ortalama 500 fes burada dinkleme işlemine tabi tutuluyordu.

1843'te İzmit Çuha Fabrikası’nın kurulmasının ardından Dinkhane, yalnızca feslerin değil, aynı zamanda yünlü kumaşların dayanıklılığını artırmak için de hizmet vermeye başladı. Öztürk, Dinkhane'nin Osmanlı sanayileşmesinin en önemli yapılarından biri olduğunu ve Sultan II. Mahmud'un sanayi hamlesinde büyük bir rol oynadığını belirtti.

Harabe Halindeki Dinkhane, Turizmle Yeniden Hayat Bulmayı Bekliyor Günümüzde Dinkhane, adeta bir harabeye dönmüş durumda. Kullanılan malzemeler yıpranarak kullanılamaz hale gelirken, yapıların çürüdüğü ve çevresinin otlarla kaplandığı görülüyor. Zamanında Osmanlı sanayisinin gözde merkezlerinden olan bu tarihi yapı, şimdi sessiz bir kalıntı olarak kaderine terk edilmiş durumda. Ancak tarih meraklıları ve yerel yetkililer, Dinkhane’nin yeniden canlanarak turizme kazandırılmasını umut ediyor. Dinkhane, Osmanlı’nın sanayileşme sürecinin simgesi olarak yeniden hayata döndürülmeyi bekliyor. Bu tarihi yapının restorasyonu ve turizme kazandırılması, geçmişin izlerini bugüne taşıyarak Kocaeli ve Türkiye'nin kültürel mirasına büyük bir katkı sağlayabilir.