Yaşam

Anadolu’yu yeniden keşfetmek ya da fotoğrafın gönüllüleri

Anadolu’nun derinliklerinde, Malatya’da bir gazeteci ve profesyonel fotoğrafçı, bir de onun arkasına takılıp köşe bucak gezerek “fotoğraf arayan” deklanşör tutkunları… BİLSAM organizasyonunda Alişan Hayırlı ve öğrencileri bu kez İzollu’yu fotoğrafladı.

Abone Ol

YAZI VE FOTOĞRAFLAR: ALİŞAN HAYIRLI Bir fotoğrafçı gittiği yeri bir anlamda “fetheder”. Ancak bu kez öyle olmadı; gittiğimiz yer bizi fethetti. İzollu’da doğaya da, fotoğrafa da doyduk. Bilgi Yolu Eğitim, Kültür ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (BİLSAM) Güz Dönemi Atölye Çalışmaları kapsamında fotoğrafçılık öğrencilerimizle birlikte, Malatya İzollu’nun eşsiz doğasını keşfe çıktık.

Biz İzollu’yu keşfe çıktık çıkmasına ancak, İzollu’nun bizi “fetfedeceğini” hiç beklemiyorduk. 'Fotoğraf Sunumu ve Gezi Atölyesi' kursiyerleriyle yaptığımız son Arapgir gezisinin ardından, bu defa rotamızı İzollu’ya çevirdik. Unutulmaz bir gezi deneyimi yaşayan kursiyer fotoğrafçı ekibi, İzollu’nun Fırat Nehri ve yüksek dağlar arasında kalan coğrafyasına hayran kaldı. Her mevsim başka bir güzellik barındıran İzollu’nun sonbahar renklerine bürünmüş manzarası karşısında büyülenmemek elde değil.

Gezimiz, Çınar Restoran’da kahvaltı ile başladı. Eski adı Pirot olan Kıyıcak köyünün kayısı ağaçlarıyla kaplı görüntüsünün fotoğraflanmasından sonra, Meydancık köyüne ulaşan ekibimiz, burada adeta kamp kurdu. Fotoğraf öğrencileri; yüksek tepelerden, sarı renkli kayısı ağaçlarının yaprakları arasından doğal çerçeve oluştururken, Demiryolu köprüsünü çekmeye doyamadı.

Çoban Mehmet Bingöl’ün evinde misafir edildik. Masmavi Fırat Nehri ve sapsarı kayısı ağaçlarının göz alıcı manzarasını da çektikten sonra, İzollu’nun en yüksek tepelerinde kurulmuş olan kadim yerleşim birimlerinden Kozluk köyüne hareket ettik.

Eski evler, tarihi kapılar, gürül gürül akan pınarlar, tatlı sohbetler, sokaklarda dolaşan kediler, ikram sahibi yaşlılar, misafirperver teyzeler, müzeler, para koleksiyonlarıyla her adımda farklı ve büyüleyici manzara sunan Kozluk, bizlere unutulmaz anılar ve fotoğraf kareleri bahşetti.

Saatler boyu süren gezinin ardından tatlı bir yorgunluk başgösterince, öğlen yemeği için tekrar Çınar Restoran’a misafir olduk. Buranın lezzetlerini tattıktan sonra günün son uğrak yeri Erdemli köyündeki “Tek Ağaç” için yola koyulduk.

Rivayetlere göre, zamanın birinde bir zat savaşta yaralanıyor ve “Tek Ağaç”ın bulunduğu yerde dinlenmeye çekiliyor. Ancak düşman askeri gelince aşağıdaki kayalardan inerken uçuruma yuvarlanıp şehit düşüyor. Tek ağacın köklerinin olduğu toprak şehidin kanı ile sulanıyor.

Tek ağacın yalnızlığına eşlik edip sürekli dalgalanan ay yıldızlı bayrağı fotoğraflayan ekibimiz, İzollu’nun geniş açı fotoğraflarını çekmeyi de ihmal etmedi. Günün sonunda kursiyerlerimizden Öğretmen Songül Akbalık’ın köy evine (Darıpınar köyü) misafir olduk. Sobalı evde ikram edilen çayla yorgunluklarımızı atıp, Malatya’ya revan oldu.