ARZU ERDOĞRAL / HABER ANALİZ
İstanbul’un Esenyurt ilçesinin CHP’li Belediye Başkanı Ahmet Özer’in “PKK üyeliği” suçlamasıyla tutuklanması siyaset gündemini gerdi. CHP olaya tepkisini göstermek için Merkez Yönetim Kurulu’nu (MYK) Esenyurt’ta bugün olağanüstü topladı.
Ancak bir de, son yıllarda giderek terör ve yasa dışılıkla özdeşleşen Esenyurt gerçeği var. Esenyurt bugün kaçakçıların getirip doldurduğu mültecilerin, kanun kaçaklarının, teröristlerin, torbacıların tam anlamıyla cenneti konumunda. Dışarıdan ilçeye gelip de, korku yaşamadan ya da en hafifinden tacize maruz kalmadan ayrılabilenler kendilerini şanslı sayıyor.
“Tekinsiz” semt Esenyurt!
Ana medyada ve sosyal medyada sık sık yapılan “girilemez semtler, tekinsiz bölgeler, polisin bile giremediği yerler” listesinin ilk sıralarında Esenyurt son yıllarda banko yer buluyor. İstanbul’un “tekinsiz” semtleri arasında Esenyurt’un yükselişe geçmesi, 2008’de ilçe yapıldığında ilk belediye başkanı olan Gürbüz Çapan’ın döneminde hız kazandı. Yalnızca “kayıtlı” nüfusunun 1 milyonu aştığı ilçede, sayısını kimsenin tahmin bile edemediği kaçak mülteci ve kanun kaçağı var. Bu kadar küçük bir alana sıkışmış bunca çok ve farklı insanın düzen içinde yaşamasını beklemek mantıklı değil.
Esenyurt’a yakın bölgelerde oturan İstanbul halkı için bu ilçenin imajı, Ankara’da bir dönemin kötü şöhretli Çinçin mahallesinin sahip olduğu tehlike ve olumsuz imaj algısını çoktan aşmış durumda. Çoktandır Esenyurt’a girmek cesaret isteyen bir iş haline dönüştü.
Esenyurt eşittir PKK mı?!
Esenyurt son birkaç yılda neredeyse yalnızca terör olayları, uyuşturucu, müteciler, kavgalar, çatışmalar, haraç istemeler, işyeri/ev kurşunlamaları, yaralamalar, cinayetler gibi konularla medyada haber oldu. Burası Atatürk heykelinin bile yakılıp, suçlunun/zanlının bulunamadığı bir yer. Mafya grupları, çeteler cirit atıyor ve bunlar bölge halkını/esnafını istediği gibi haraca bağlıyorlar. Haraç vermek istemeyenlerin evi/işyeri kurşunlanıyor, o da olmazsa öldürülüyor. Konu sadece haraç değil; esnafı bölgeden kaçırtarak evine ve işyerine çökmek, kendi çetesini/grubunu/örgütünü bölgeye yerleştirmek amacıyla da işyeri kurşunlamaları sıklıkla yapılıyor. Tüm bu illegalitenin en başında gelen failse PKK.
Yasadışı varoş kültürü genç kuşaklara aktarılıyor
1990’lı yıllara dek Büyükçekmece ilçesinin, Doğu ve Güneydoğu’dan göçenlerin yerleştiği gecekondu semtiydi. PKK terör örgütü bu hazır ve müsait demografik zeminin üzerinde buraya yerleşmekte güçlük çekmedi. Bizzat Esenyurt’ta yaşayanlar tarafından “Esencılıs, Teksas” gibi Amerikanvari sıfatlarla ünvanlandırılan bir yer.
Esenyurt’ta gençler, hatta ergenler sokakta gözlerini açıp serserileri, yasadışı iş yapanları görünce, aynı yola onlar da sapıyor. İlçede sokaklar serserilerle, çıkar grubu haline dönüşen bölge çeteleriyle dolu. Bu çetelerin yaptığı en “hafif” icraat, sokakta yürüyen insanları taciz etmek ya da torpil patlatarak çevreyi rahatsız etmek!
Terör örgütleri ve çeteler, Esenyurt’un özellikle 15-20 yaş arasındaki gençlerini ve ergenlerini kullanıyor. İlçede genç ve ergen davranışları adeta kodlanmış gibi yeni yetişenlere aktarılıyor.
Yalnızca PKK mı?
Başta PKK olmak üzere, çeşitli çetelerin, mafya gruplarının, hatta Afrikalı, Afgan, Tacik gibi mülteci gruplarının silah depolarına sahip olduğu iddiaları, Esenyurt olayını vahamet boyutuna çıkarıyor. Kendine farklı adlar ve ünvanlar veren çetelerin adı artık ulusal medyaya kadar çıkıyor.
İlçede PKK’nın güdümündeki siyasi yapıların sonuncusu DEM’in güçlü bir teşkilatı bulunuyor. Gösteriler, eylemler düzenleyen, yolları trafiğe kapatan PKK sempatizanı grupları Esenyurt caddelerinde sık sık görmek mümkün.
Herkesin kurtarılmış bölgeleri var
İlçede özellikle PKK bölücü terör örgütünün yandaşlarının ve militanlarının konuşlandığı, örgütlendiği ve faaliyet gösterdiği biliniyor. Esenyurt denince akla, “PKK’nın kurtarılmış bölgesi” imajı geliyor. Bunun yanında, Afrika kökenlilerin, Afganların “kurtarılmış bölgeleri” olduğu da biliniyor.
Merkez Mahallesi Köyiçi bölgesinde Romanlar da bulunuyor. Dünyanın hemen her yerinden gelmiş mültecileri Esenyurt’ta bulmak mümkün. İlçeyi iyi bilenler sayıyı abartıp “Yüzlerce” diyebiliyor ama Esenyurt’ta “onlarca” farklı dilin konuşulduğu kesin.
Polisin ilçedeki bazı noktalara “girmemeyi tercih ettiği”, cinayet ve işyeri kurşunlama gibi olaylar dışında kalan birçok “rutin” vakaya ise hiç gitmediği iddia ediliyor.
Kaotik bir Esenyurt işlerine geliyor!
Son yerel seçimlerde CHP’nin Ahmet Özer’i Esenyurt’ta belediye başkanı adayı göstermesinin belki de tek nedeni, ilçenin Kürt ağırlıklı nüfusu. Özer’in, tutuklanmasını gerektiren “PKK’lılığı” bir yana, o seçildikten sonra ilçede PKK’nın görünür biçimde artan etkinliği sayılamayacak kadar çok. Özer, belediye başkanı seçilir seçilmez, dört elle PKK’yı ilçe halkına sempatik gösterecek eylemler içine girdi.
Esenyurt türündeki kaotik bölgeler kaba gücün geçerli olduğu ortamlardır. Bölgede şu aşamada en güçlü olan taraf, PKK terör örgütü. PKK ve yandaşları Esenyurt’ta asayişin sağlanmasını istemez, ilçede huzurun hakim olmasını, yasadışı işlerin bitmesini istemez. Çünkü böyle bir Esenyurt’ta barınamayacağını bilir. Esenyurt’u son dönemde yöneten “seçilmiş”leri bir de bu pencereden değerlendirmek yerinde olacaktır. PKK ile derin ilişkileri yüzünden tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinin ardından burada koltuğa oturmasının ardından ilçede asayişin iyice çığırından çıkması, cinayetlerin ve ev/işyeri kurşunlamalarının artması, sokakların daha güvensiz hale gelmesi tesadüf sayılamaz.
PKK futbol turnuvası bile düzenledi!
Zaten yoğun olan PKK varlığı, Özer’in seçilmesinin ardından, günlük hayatın içinde daha hissedilir hale geldi. Bunlardan yalnız birini anımsatalım: Geçtiğimiz Ağustos ayında Belediye Başkanı Ahmet Özer’in himayesinde, bir yönüyle “PKK Futbol Turnuvası” adı verilebilecek güya bir spor etkinliği düzenlendi. Etkinliği, PKK’nın gençlik yapılanması DGH düzenledi; DEM’li milletvekili stada gelip PKK’yı dakikalarca öven konuşma yaptı, PKK pankartları açıldı.
Esenyurt’un cinayet bilançosu
Esenyurt’ta son birkaç ayda işlenen cinayetlerden (hepsi değil) sadece birkaçı (yaralamaları saymıyoruz): 12 Mayıs 2024: Giyim mağazası işleten karı-koca, işyerinde infaz edildi… 7 Haziran 2024: Ağabey, kardeşini silahla vurup öldürdü… 16 Temmuz 2024: Çorbacının kurşunlanması sırasında oradan geçen bir genç, başından vurulup öldürüldü… 2 Ağustos: 15 yaşındaki bir çocuk, 14 yaşındaki arkadaşını boğarak öldürdü…