Filistinli Gazeteci Muhammed Abu Taqiya, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas'ın ABD'nin yeni seçilen yönetimini gözüne girmek ve desteklerini kazanmak adına Cenin'e operasyonvari davranışlar sergilediğini, bu durumda da operasyonlara destek vermek adına kendisine silah verilmesi meselesinin gündeme geldiğini ifade etti.
ABD, İsrail’den Filistin Yönetimi’ne bağlı güçlere askeri yardım yapmasını istedi. Axios’a konuşan Filistinli yetkili, 'Mahmud Abbas yönetimi, ABD Güvenlik Koordinatörü’ne, Filistin güçlerinin ihtiyaç duyduğu mühimmat listesini verdi.' dedi.
Ramallah’ın Cenin operasyonunda ise iki direnişçi öldürüldü. Gelişmeler ile ilgili Samimi Haber'e konuşan Filistinli Gazeteci Muhammed Abu Taqiya, Çin ve Mısır'da direniş grupları arasında yapılan anlaşmaya ve seçime gidileceğine dikkat çekerek; "Seçime bir hafta kala Abbas seçimin yapılmasından vazgeçti. Yeniden temsil sorunuyla birlikte orada dayatılmış bir hükümet olarak kalmayı tercih etti" şeklinde konuştu.
“SİLAHLI DİRENİŞİ ORTADAN KALDIRMAK İSTİYORLAR”
Yaklaşık 10 gündür Abbas'a bağlı olan güvenlik teşkilatları tarafından bir operasyon düzenlendiğini ve bu operasyonlara Filistin halkından ve siyasilerden tepkiler geldiğini ifade eden Muhammed Abu Taqiya; "Özellikle operasyonun ilk hedefi Cenin mülteci kampındaki silahlı direnişin ortadan kaldırılmasına yönelik" dedi.
“ABBAS’IN EN FAZLA YÜZDE 5 DESTEĞİ VAR”
Direnişin silahının olmasının istenmediğini ifade eden Taqiya olayların gelişimini şu şekilde anlattı:
“Abbas güçleri Cenin'den iki direnişçinin esir alınmasını sağlarken oradaki insanlar ve direniş örgütleri tepki gösterdi. Abbas güçleri kamptan kovularak çıkarıldı. Ardından büyük bir operasyon düzenlendi. Operasyonun detaylarına bakılınca ABD'nin denetiminde yapıldığına dair ciddi deliller ortaya çıkmıştır ve bu ciddi bir şekilde konuşuluyor. ABD bunun üzerine İsrail'den bir izin istemişti. Abbas'ın silahlandırılmasına yönelik olarak. Burada sözde barışın gerçekleştirilmesi ve güçlendirilmesine yol açacak diye bir bahane öne sürüldü. Ama Filistin'deki bütün tepkilere, partiler ile birlikte halkın tepkisine baktığımızda bu tamamen bir ihanet olarak görülüyor. Zaten herkes biliyor ki Abbas'ın bir temsil sorunu var. Neredeyse bütün araştırmalar ve bütün oylamalar Abbas'ın en fazla yüzde 5’i temsil ettiğine gösteriyor”.
“ÇİN, FİLİSTİNLİ GRUPLARI BİR ARAYA GETİRDİ”
Yaşananların bu güvenlik operasyonundan ibaret olmadığını bununla birlikte siyasi adımlar da atıldığını belirten Taqiya sözlerini; “Çin bütün Filistinli grupları bir araya getirdi. Çin'de ciddi anlaşmalar yapıldı. Filistin'de iki ay içerisinde hem Gazze hem Batı Şeria hem Kudüs'ü yönetecek ulusal bir hükumetin kurulmasına destek verdi. Özellikle Çin Abbas'ın esir olduğu Amerika'ya karşın bir istikrar sağlanacağını söyledi. ‘Biz size siyasi, diplomatik, ekonomik destek sağlayabiliriz, yeter ki siz ulusal bir hükümet kurulmasına giden bir kararlılık gösterin’ denildi” şeklinde sürdürdü.
Bu aşamadan sonra Abbas’ın, sadece kendine bağlı bir hükümetin kurulmasına yönelik güncellemeler yaptığını savunan Filistinli gazeteci, ulusal hükumetin kurulmasına yönelik hiçbir kararın çıkarılmadığını anlattı.
“ABBAS KENDİ TEKLİFİNDEN CAYDI”
Taqiya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun üzerine Abbas, Mısır'dan telafi şeklinde bir teklifle geldi: ‘Birinci aşamada Gazze'yi yönetecek ulusal bir heyet oluşturalım’. En fazla 1 seneye kadar Gazze'yi yönetecek ama aynı zamanda Batı Şeria'daki yönetime bağlı bir şekilde ve bütün grupların onayladığı bir heyet oluşturulmak konusunda bir teklifte bulundu. Hamas ve Filistinli gruplar bunu kabul etti. 1 sene sonra da seçime gidilecekti. Ancak yine Abbas bunu da kabul etmedi ve anlaşmadan da vazgeçti. Hatırlanacağı üzere 2021'de Katar, Doha, Kahire ve İstanbul'da yapılan toplantıların sonucunda bütün gruplar tarafından bir seçime gidilmesine karar verildi. Seçime 1 hafta kala Abbas seçimden vazgeçti. Yeniden temsil sorunuyla birlikte orada dayatılmış bir hükümet olarak kalmayı tercih etti”.
“ABBAS, ABD’NİN GÖZÜNE GİRMEYE ÇABALIYOR”
Abbas'ın tavırlarının tutarsızlığını anlatmayı sürdüren Taqiya, Filistin liderinin, ABD’nin gözüne girmeye çalıştığını savundu. Taqiya; “Bana güvenebilirsiniz, ben bir şeyler yapabilirim mesajını veriyor. Ama bu aslında kendisini satmak anlamına geliyor. ABD'nin yeni yönetiminin gözüne girmek ve desteklerini kazanmak adına böyle davranışlar sergiliyor. Bu durumda da operasyonlarına destek vermek adına silah meselesi gündeme geliyor" yorumunda bulundu.
“AMERİKA, REJİMLERİ AYAKTA TUTMAK İÇİN ÇALIŞMA BAŞLATTI”
Esad’ın halk tarafından devrilmesinin ardından ABD’yi bir korkunun sardığını savunan Abu Taqiya, sözlerini şöyle tamamladı: “Suriye'de yaşananların ardında Filstin, Mısır ya da Ürdün'deki yönetimlerden memnun kalmayan bir kitle var ve oradaki yöneticiler halklarını neredeyse temsil etmiyorlar. Suriye'den örnek alıp halkların uyanmasına, ayaklanmasına karşı önlem almak adına Abbas'ın, Sisi'nin ve Ürdün'deki sistemin güçlendirilmesine yönelik ABD istihbarat çalışmaları ve çabaları başlatıldı. Özellikle Filistin'de devreye girildi. Çünkü Flistin, Filistin'den ibaret değil. İsrail ile yapılan sözde güvenlik işbirliğini sürdürerek İsrail'in de güvenliğini sağlamış oluyorlar. O sebeple desteklemeye Abbas'tan başlamışlar. Gazze'de soykırımın yaşandığı bir dönemde halkın öfkesi çok yüksek ve bu sürecin başından bugüne Abbas'a karşı hiçbir memnuniyet yok. Öfke var. Bunları engellemek ve önlem almak adına bu şekilde davranıyorlar”.